Buradasınız
Korsan Duruşma!
Pendik’ten bir kadın işçi
2018 Kasımında, Şenbay-Kolin-Kalyon ortaklığı tarafından yapılan Dudullu-Bostancı metro hattında iş cinayeti yaşanmış ve 2 işçi yaşamını yitirmişti. Metro şantiyesinde gece saatlerinde meydana gelen göçükte, şantiyeye çok yakın konumdaki mobo kabini oluşan çukura yuvarlanmıştı. O kabinde, şantiyenin yakınındaki sitede güvenlik görevlisi olarak çalışan 23 yaşlarındaki Mehmet Altun ve Güray Halat vardı. Gece vardiyasında çalışan genç işçiler göçük sonrası devrilen kabinde yaşamlarını yitirdiler. Görecek günleri vardı elbette Mehmet ile Güray’ın. Ama göremediler…
İş cinayeti sonrasında başlatılan soruşturmada “taksirle ölüme sebebiyet vermekten” kamu davası açıldı. Metro inşaatının asıl işvereni Şenbay-Kolin-Kalyon yöneticilerinin, inşaatın taşeronu Yertaş İnşaat yöneticilerinin ve inşaatın müşavir firması Arcadis-Tümaş Ortaklığı görevlilerinin “asli kusurlu” oldukları tespit edildi. Ailelere ve avukatlara duruşma tarihi olarak 23 Eylül 2019 tarihi bildirildi. Ancak avukat Doğan Kocabey, duruşma öncesi dava dosyasını ve hazırlıklarını UYAP üzerinden gözden geçirdiğinde, 12 Haziran ve 17 Temmuzda iki ara duruşma yapıldığına ilişkin tutanakları gördü. Bu duruşmalarla ilgili ne ailelere ne de avukatlara yazılı veya sözlü tebligatta bulunulmuştu. Kısacası mahkemede korsan duruşma görülmüştü! Üstelik bu duruşmalarda iş cinayetinde asli kusurlu bulunan sanıkların yurtdışına çıkış yasakları da kaldırılmıştı!
Avukatların ve ailelerin şikâyetleri sonucunda sanıkların çapraz sorgusu yapıldı. Sorgu sonucunda, metro inşaatında güney tünelleri açılırken zeminde ve bazı binalarda çatlaklar oluştuğu, zeminde iyileştirmelerin yapılmasının ve binaların boşaltılmasının ardından projeye devam edildiği ortaya çıktı. Aynı sorguda, gerekli denetlemeler yapılmadan ve onay alınmadan kuzeye doğru tünel açılmasına karar verildiği anlaşıldı. Bir sonraki duruşma 8 Kasım 2019 tarihinde görülecek. Aileler avukatlarıyla birlikte davanın takipçisi olmayı sürdürürken, suçluların cezasız kalmaması için seslerinin duyulmasını istiyorlar.
Kolin, Kalyon, Şenbay gibi sermaye grupları, burjuva medyada havaalanları, madencilik, inşaat, enerji ve turizm gibi sektörlerde aldıkları ihalelerle boy gösteriyorlar. İşçi basınında ise, iş güvenliği önlemlerini maliyet olarak görmeleriyle, işçilere ölümcül çalışma koşulları dayatmalarıyla, daha fazla kâr için emeği ve doğayı sömürmeleriyle yer alıyorlar. Özellikle AKP’nin iktidara gelmesiyle palazlanan, aldıkları ihalelerle, açık ya da gizli iş ortaklıklarıyla semiren bu sermaye grupları, işçilerin canları üzerinde yükseliyorlar. Denetleme kurumlarını, medyayı, mahkemeleri seferber ederek sorumlusu oldukları facialardan sıyrılmak istiyorlar. İşçi sınıfının yeterince örgütlü olmadığı koşullarda, büyük ölçüde sorumluluğu üzerlerinden atıyorlar da. Çünkü işçiler örgütsüz olduğu sürece “adalet” yalnızca mülk sahibi sınıfları korumayı temel alır. Aynı Soma’da olduğu gibi… 7 yıl önce, iş cinayetinde yitirdiği kızını, hayalleriyle, umutlarıyla, yarınlarıyla birlikte toprağa veren acılı bir annenin söylediği gibi, “adalet saraya girmiş, halk ona ulaşamıyor!” İşçi ve emekçiler açısından durmaksızın yoksulluk, haksızlık ve adaletsizlik üreten bu sömürü sistemi yok olmadıkça, iş cinayetlerine yenileri eklenmeye devam edecek. Çünkü kapitalist kâr hırsı öldürür, insanın insan gibi yaşaması için bu sistemin değişmesi gerekiyor.
- Dev Maden-Sen: “İliç’te Toprak Altındaki 8 Maden İşçisi Sahipsiz, Maden İşçileri de Çaresiz Değildir”
- Gayrettepe’de 29 İşçinin Ölümü Protesto Edildi
- Beşiktaş’ta İşçi Katliamı: 29 İşçi Hayatını Kaybetti
- İktidarın Zihniyeti İliç’te de Aynı!
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- İliç’te Aileler Arama Çalışmalarının Durdurulmasını Protesto Etti
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- Öğrenci Olmak: KYK Kredisi ve Motokuryelik
- İSİG Meclisi: Son 11 Yılda 671 Çocuk İşçi İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybetti
- 2023’ün İş Cinayetleri Bilançosu: 1932 Can!
- Çocuklarımızın Canı Hiçe Sayılıyor
- Yangın Değil İhmal Can Aldı
- Onun Oğlu Suda Yüzme de Bilmezdi…
- Artık Acılarda Birleşmek İstemiyoruz!
- İşçiler Ölüyor Sorumlular Hesap Vermiyor!
- Davutpaşa Davası Yeniden Görüldü Ama Yine Adalet Yok
- Madenlerden Denizlere Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
- Tosyalı Demir Çelik’te İş Cinayeti
Son Eklenenler
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...