
Bütün dünyada patronlar sınıfı koronavirüs üzerinden bir oyun sergiliyor. UİD-DER’li işçiler en başından beri bu oyuna gelmedi. İşçi Dayanışması’nda, sitemizde bu oyunun arka planını anlatan, gerçekleri açıklayan çeşitli yazılar, mektuplar paylaşıldı. Yazıları, paylaşılan mektupları okuyarak yaratılan korku atmosferinden sıyrıldık. Evde kalma çağrılarına karşı birbirimize evlerimizin kapısını açtık. İşçi dostlarımızı ziyaret edip gerçek tehlikenin ne olduğunu anlattık. Egemenlerin işçilerin haklarına karşı açtığı savaşı UİD-DER’li işçiler olarak teşhir ettik. Aslında bu zamanlarda en çok da dayanışmaya, bir arada olmaya ihtiyacımız olduğunu anlattık, anlatıyoruz. Böylelikle çevremizdeki insanların akıl sağlığını korumasına yardımcı oluyoruz.
Patronlar sınıfı koronavirüs bahanesiyle emekçileri evlere hapsederek, birbirlerinden uzaklaştırmaya çalışıyor. Aslında uzun zamandır dünyada çok derin bir ekonomik kriz yaşanıyor. Koronavirüs salgınını fırsata çeviren egemenler biz işçilerin her türlü hakkına saldırıyorlar. Bu süreçte milyonlarca işçi işsiz kaldı, “yeni normal” adı altında esnek çalışma yaygınlaştırıldı. Ücretsiz izin yasalaştı. İşsizlik fonu yağmalandı. Sendikal örgütlülüğe saldırılar arttı, toplu sözleşmeler ertelendi. Dünya üzerinde işçi sınıfı derin bir yoksulluğa sürüklendi. Koronavirüs bahanesiyle siyasi iktidarlar her türlü baskıyı arttırdı. Sokağa çıkma yasakları, meydanlara tankların inmesi, rejimlerin otoriterleşmesi sağlığımızı korumak için alınan önlemler adı altında işçi ve emekçilere gönüllü olarak kabul ettirilmeye çalışılıyor.
Bütün bunlar yaşanırken 1 Mayıs geldi çattı. Egemenler oynadıkları bu koronavirüs oyunuyla elbette 1 Mayıs’ı da işçilerin meydanlarda, kitlesel olarak kutlamasının önüne geçtiler. Çünkü işçilerin ekonomik krizden kaynaklanan öfkesi günden güne birikiyor. Kısa süre önce dünya işçi sınıfı kendi demokratik ve ekonomik talepleriyle sokaktaydı. 1 Mayıs bu taleplerin ortak duygularla dillendirileceği bir gün olacaktı. 1 Mayıs, işçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi içinde ortaya çıkmış, 1886’dan bu yana da işçilerin taleplerinin ve kapitalist düzene karşı öfkelerinin haykırıldığı bir gündür. 1 Mayıs alanları işçi sınıfının gücünü gösterdiği ve taleplerini dillendirdiği, mücadele coşkusunun yeniden ve yeniden var edildiği bir gündür. Yani patronlar sınıfının hiç de hazzetmediği bir gündür. Tam da bu yüzden salgını bahane ederek 1 Mayıs’ın alanlarda kutlanmasının önüne geçtiler. Ancak UİD-DER’li işçiler nasıl ki en başından beri bu oyuna gelmedilerse 1 Mayıs günü de bu oyuna gelmediler. 1 Mayıs günü uidder.org üzerinden gençlerden, emekçi kadınlardan, farklı şehirlerden, hatta farklı ülkelerden işçilerin gönderdiği mesajlarla öfkemizi, umudumuzu, coşkumuzu, heyecanımızı birbirimize aktardık. Aynı coşkun duyguları paylaştık. Alanlarda yan yana olamasak da UİD-DER bizi bir araya getirdi.
UİD-DER’de örgütlenmiş, mücadeleci işçiler olarak yaşamın her alanında olduğu gibi hem koronavirüs üzerinden yaratılan korkuya, hem 1 Mayıs’ın yasaklanmasına karşı mücadele ettik, ediyoruz. Egemenler alanları yasakladıklarını, 1 Mayıs’ın kutlanmasının önüne geçtiklerini sanabilirler. Ama onların baskılarına, yasaklarına karşı UİD-DER’li işçiler olarak 2020 1 Mayıs’ımızı en güzel şekilde kutladık, umudumuzu ve mücadele azmimizi büyüttük!
Yaşasın 1 Mayıs!
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!