Buradasınız
Sağlık, Belediye, Liman işçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
Etlik Şehir Hastanesi’nde taşeron işçiler düşük ücretlere tepkili
Etlik Şehir Hastanesi’nde çalışan taşeron temizlik işçileri yoğun çalışma koşullarına rağmen ücretlerinin düşük olmasına karşı 12 Haziranda eylem yaptılar.
ISS şirketine bağlı çalışan taşeron işçiler asgari ücret alıyor. Başhekimlik önünde toplanan işçiler aynı işi yaptıkları kamu işçileriyle aralarındaki maaş farkını, banka promosyonlarına el uzatılmasını ve ağır çalışma koşullarını protesto ettiler. Birçok işi aynı anda yaptıklarını, hastalık gibi insani hallerde kötü muamele gördüklerini belirten işçiler mücadelede kararlılıklarını ifade ettiler.
Haklarını sendikalı olarak arayacaklarını belirten işçiler “Sendika Hakkımız Engellenemez”, “Direne Direne Kazanacağız” sloganları attılar.
İstanbul Tıp Fakültesi’nde sağlık emekçileri basın açıklaması gerçekleştirdi
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İstanbul/Aksaray Şubesine üye işçiler 12 Haziranda İstanbul Tıp Fakültesi bahçesinde enflasyon karşısında eriyen banka promosyonları ve “tasarruf tedbirleri” denilerek servis hakkının kısıtlanmasıyla ilgili basın açıklaması gerçekleştirdi.
Açıklamada özellikle pandemi döneminden sonra sağlık emekçilerinin artan iş yükü altında ezildiği ifade edildi. Halk Bank’la yapılan 4 yıllık promosyon sözleşmesinde promosyonun enflasyon karşısında iyice küçüldüğü belirtilerek promosyon farkı ödenmesi talep edildi. Kamuda tasarruf tedbirleri kapsamında kamu emekçilerinin servis hakkına saldırılmasına değinildi: “Ekonomik krize tedbir olarak kamuda tasarruf tedbirleri uygulayacağını söyleyen hükümet ve onun Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ne hikmetse ilk önce akıllarına gelen şey emekçilerin kazanılmış haklarını tırpanlamak, onları ellerinden almak olmuştur. Tasarruf tedbirleri kapsamında kamu emekçilerinin ulaşım servislerinin kaldırılacağı ve bundan tasarruf edileceği söyleniyor. Bizler buradan bir kez daha sesleniyoruz: Eğer kamuda tasarruf edecekseniz makam araçlarınızı satın, binlerce odalı saraylardan tasarruf edin. Kamu emekçilerinin servislerinden tasarruf olmaz.”
İşçiler sık sık “Servis Hakkımız Gasp Edilemez”, “Sağlıkçıya Değil Patronlara Tasarruf”, “Sağlıkta Tasarruf Ölüm Demektir” sloganlarını yükseltti.
Borusan Port’ta işçiler sendika düşmanlığına karşı mücadeleye devam ediyor
Bursa Gemlik’teki Borusan Port’ta sendika düşmanlığı devam ediyor. İşçilerin Liman-İş sendikasında örgütlenmesi üzerine Mart ayında 4 işçi işten çıkarılmış, kalan işçilere sendikadan istifa baskısı yapılmıştı. İşçilerin eylemleri üzerine 4 işçiyi geri alma sözü veren Borusan Holding yönetimi bu sözünü tutmadı. Atılan arkadaşlarının geri alınması ve sendika haklarının tanınması için işçiler 21 Martta direnişe başladılar. 21 Mayısta 30 işçi daha işten atıldı.
İşçiler 12 Haziranda Gemlik İskele Meydanı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. Liman-İş Genel Başkan Yardımcısı Musa Kizir yaptığı açıklamada yaşanan süreci özetledi. “Bir an önce anayasa aykırı, hukuksuz ve yasal olmayan bu yollardan vazgeçin. Yaptığınız reklamlar ve söylemler ile değil, gerçekte çalışanlarınıza verdiğiniz önemi ve değeri uzlaşma masasına sendikamız ile beraber oturarak gösterin. Şunu çok iyi bilin, emeğin gücünün önünde hiçbir şey duramaz” dedi. Eylem sırasında işçiler, “Zafer Direnen Emekçinin Olacak” sloganıyla kararlılıklarını dile getirdiler.
İzBB’de kamu emekçileri hak gaspına karşı ayakta
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Tüm Bel-Sen arasındaki toplu sözleşme görüşmeleri tıkandı. Toplu sözleşmede, kamu emekçilerine verilen sosyal denge tazminatı 14 bin liradan yasal sınır olan 8 bin liraya düşürülmek isteniyor. İşçiler hak gaspına karşı eylemdeler. Henüz ödenmeyen 1 Mayıs ve Ramazan Bayramı ikramiyeleri ile Kurban Bayramı ikramiyelerinin bayram öncesi ödenmesini istiyorlar.
Seçimler öncesinde CHP’li belediye başkanı tarafından verilen sözlerin tutulmamasına tepkili olan ve kitlesel eylemlerle haklarını arayan işçiler, 12 Haziranda toplu sözleşme görüşmeleri sonrasında iş bıraktı. Daha sonra belediye meclis salonunda toplanmak isteyen kamu emekçilerine polis saldırdı.
13 Haziranda ise işçiler bu kez tam gün iş bırakma eylemi gerçekleştirdiler. Sabah mesai saati başlangıcında belediye binası önünde toplanan işçiler konuşmalarla taleplerini ve kararlılıklarını dile getirdiler. Ardından sloganlar ve alkışlarla başkanlık ofisine yürüdüler. Açıklama yapmak isteyen işçiler yine polisin müdahalesiyle karşılaştılar.
- Kamu Emekçileri Sefalet Ücretine Karşı İş Bıraktı
- Sendikal Baskılara, Ücret Gaspına, Şiddete Karşı Eylemler
- Polonez İşçileri Fabrika Önünde Kazanımlarını Kutladı
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Sefalet Dayatmasına Karşı Eylemler Sürüyor
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Polonez İşçilerinin “Anayasal Hak Yürüyüşü”
- Sendika Düşmanlığı ve Ücret Gaspına Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Tekstil İşçilerinden Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- KESK Ankara Mitingi: “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!”
- DİSK: Gözaltılar Derhal Serbest Bırakılsın
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”
- Türk-İş’ten Ankara Mitingi: “Zordayız, Geçinemiyoruz”
- Sağlık Emekçileri: Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın sahte enflasyon verilerine dayanarak 2025 yılı için kamu emekçilerine yaptığı yüzde 11,54 oranındaki zam, kamu emekçileri tarafından ülke genelinde protesto edildi. 13 Ocakta iş durduran KESK, Birleşik Kamu-İş, Hür-Sen, ASİM-Sen...
- Aylardır uzmanların, siyasetçilerin, patronların hatta uluslararası finans kuruluşlarının yaptığı tartışma, analiz ve hesaplamaların sonunda 2025 yılı için asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Bu açıklamayı, Türkiye İşveren Sendikaları...
- Günümüzde fabrikalarda, işyerlerinde “kolay yoldan para kazanma” hayaliyle şans ve bahis oyunları oynamak gitgide yaygınlaştı. Teknolojiyle birlikte kumarhane herkesin cebine girdi. Her molada, her köşede tüm başlar cep telefonlarına eğiliyor,...
- Balıkesir Gönen’de bulunan Arıtaş Kriyojenik’te 19 Aralıkta başlayan grev 10 Ocakta anlaşmayla sonuçlandı. DİSK/Emekli-Sen 11 Ocakta Türkiye genelinde İzmir’den Trabzon’a, İstanbul’dan Denizli’ye pek çok ilde “TÜİK Verileri Kirli ve Yalan; Açlık,...
- Aralık ayında Birleşik Metal-İş sendikasının örgütlü olduğu Hitachi Energy, GE Grid Solutions, Schneider Elekrik, Arıtaş Kriyojenik ve Green Transfo fabrikalarında peşi sıra grevler başladı. Çok geçmeden de sermaye sınıfının tatlı kârlarını düşünen...
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...