Buradasınız
Şimdi de İstirahat Parasına Göz Diktiler!
AKP iktidarı yine bir torba yasa teklifiyle, yine işçi haklarına yönelik bir saldırı hazırlığında. Geçtiğimiz günlerde AKP, Meclise bir torba yasa teklifi getirdi ve geçici iş göremezlik ödeneğini, yani işçinin SGK’dan aldığı rapor parasını hedef tahtasına koydu. Geçici iş göremezlik; sigortalı işçinin iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde SGK tarafından yetkilendirilen hekim veya sağlık kurulu raporlarında belirtilen istirahat süresince geçici olarak çalışamama halidir. Geçici iş göremezlik ödeneği ise; sosyal sigortacılık bakımından, iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık sigorta kollarından istirahatli bulunan sigortalıya işten geri kaldığı günler için SGK tarafından ödenen parasal yardımdır.
Mevcut uygulamaya göre raporlu işçiye yapılacak ödeme hesaplanırken işçinin son 3 aydaki ortalama günlük kazancı esas alınıyor. Yatarak tedavilerde işçinin günlük kazancının yarısı, ayakta tedavilerde ise günlük kazancının üçte ikisi kadar geçici iş göremezlik ödeneği veriliyor. Mesela günlüğü 150 lira olan bir işçi hastalandığında ve rapor aldığında, SGK’dan günlük 100 lira geçici iş göremezlik ödeneği alabiliyor.
AKP’nin sunduğu teklif yasalaşırsa bu ödenek son 12 ayın ortalaması alınarak hesaplanacak. Böylece işçinin alacağı geçici iş göremezlik ödeneği düşürülecek. Diyelim ki asgari ücretle çalışan bir işçi içinde bulunduğumuz Nisan ayı içinde hastalandı ve iş göremezlik raporu aldı. AKP’nin teklifine göre işçiye son üç ayda aldığı 2021 yılı asgari ücretinin ortalamasına göre ödeme yapılmayacak. Bunun yerine bu yılın ilk dört ayında ve geçtiğimiz senenin 8 ayı boyunca aldığı asgari ücretin ortalaması birlikte hesaplanacak. Böylece işçi daha az rapor parası almış olacak. 2021’de brüt asgari ücret 3 bin 577 lira, günlük asgari ücret ise 120 lira. Günlük ücretin üçte ikisi olan geçici iş göremezlik ödeneği 80 lira. Eğer düzenleme yasalaşırsa ödenek 65,4 liraya düşecek. SGK kayıtlarına göre 2019’da 3 milyon 383 bin 911 işçi geçici iş göremezlik ödeneği aldı. İşçilerin ortalama 10 gün geçici iş göremezlik ödeneği aldığı düşünüldüğünde, yaklaşık 34 milyon işgünü için ödenek verildiği, her bir işçiden her bir gün başına yaklaşık 15 lira kesilmesinin yüz milyonlarca liraya karşılık geleceği açıktır. Bu, işçilerin toplam gelirlerinin düşmesi demektir.
İktidar, çıkardığı yasalarla haklarımıza saldırırken aklımızla alay etmekten de geri durmuyor. Meclise sunduğu torba yasayı “doğum öncesi ve sonrası alınan ücretlerde sahtekârlık yapılıyor”, “SGK açık veriyor” gibi yalanlarla meşru göstermeye çalışıyor. Aynı yalanlar EYT’liler hakkını aradığında da söyleniyor, hatta EYT’lilere “SGK’yı batırmak isteyenler” deniyordu. Ancak öte yandan tam bir kara delik olan şehir hastaneleri inşa ediliyor, yağmanın önü açılarak özel hastaneler ihya ediliyor, SGK’nın tüm kaynakları özel sektöre aktarılıyor. Anlaşılan o ki iktidara göre SGK yalnızca işçilerin hakkı mevzubahis olduğunda “açık veriyor.” İktidara göre Sayıştay’ın 2018 yılına ilişkin raporunda ortaya çıktığı gibi özel hastanelerin ölüleri bile tedavi etmesi, vertigolu hastaya doğum faturası kesmesi, tatildeki doktora ameliyat yaptırması ya da şehir hastanelerinin kara deliğe dönüşmesi “açık” yaratmıyor! Belli ki kendilerini çok zeki âlemi de aptal sanıyorlar!
Çünkü iktidara göre işçilerin haklarını geliştirecek her bir harcama, SGK’nın zarar etmesi anlamına geliyor. Buna karşılık patronlara aktarılan paralar, sermayenin büyümesini sağladığından kâr hanesine yazılıyor. Oysa karşımızda bir holding yok. SGK’nın kaynakları işçilerden yapılan kesintilerle oluşturulmaktadır, işçiye aittir. Kurumun gelirlerinin yüzde 85’ini işçilerin brüt ücretlerinden kesilen primler oluşturmaktadır. Sigorta hakkı işçilerin mücadeleyle kazandığı bir haktır. SGK milyonlarca işçi ve emekçinin hastalık, işsizlik, sakatlık, ölüm ve analık halinde korunmasını sağlamakla, emekli aylıklarını ve sağlık harcamalarını ödemekle yükümlüdür. Patronlar sınıfının sermayesini büyütmekle değil! Ama ne yazık ki işçilerin örgütsüzlüğü koşullarında olan tam da budur. Torba yasada ücretsiz izne çıkarılan işçiler için ücretsiz izin paralarına günlük 3 lira zam teklifi de bulunuyor. Tüm fonlar sermayeye aktarılırken ücretsiz izne çıkarılan işçilere günlük verilen 47 lira nakdi ücret desteğinin sadece 50 liraya çıkarılması siyasi iktidarın işçi düşmanlığının bir başka göstergesidir.
SGK fonları işçi sınıfınındır. Fonlarımızın patronlara peşkeş çekilmesi düpedüz hırsızlıktır, soygundur. Bu soyguna dur diyebilmek için işçi sınıfının saflarında birlik ve dayanışmanın sağlanması zorunludur.
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- İşsizlik Fonu Yine Patronların Hizmetinde
- Asgari Ücretin Vergi Dışı Bırakılması ve Asgari Geçim İndirimi (AGİ)
- Buzdağının Görünmeyen Kısmı: Meslek Hastalıkları Gerçeği
- Grev Kırıcılığı ve Grev Hakkı
- Kazı Bağırtmadan Yolma Meselesi: Vergi
- Patronun Keyfi Kısa Çalışma Uygulamasına Karşı Dava Açan İşçi Kazandı
- Şimdi de İstirahat Parasına Göz Diktiler!
- Kod 29 ve SGK’nın Algı Oyunları
- Kod 29 Mağduriyeti Ortadan Kalkıyor mu?
- Kölelik Düzeninin “Yeni Normali”: Uzaktan Çalışma
- Yasal Olan Meşru mudur?
- Tazminatsız İşten Atma Saldırısı: Kod 29
- Patronların Pandemi Saldırısı: Kod 29!
- Çalışma Yaşamında Orman Kanunları
- Sigorta Hakkımız Gasp Ediliyor
- Sermayenin Elindeki Kamçı: Pandemi
- Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, Kıdem Tazminatımızın Elimizden Alınmasıdır
- Sokağa Çıkma Yasaklarıyla Birlikte Telafi Çalışması Yaygınlaşıyor
- Kısa Çalışma Ödeneği ve Ücretsiz İzin Uygulaması
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- İşçi Dayanışması 192. Sayı Çıktı!
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
Son Eklenenler
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...