
3 Ekimde, Suriye’den Türkiye’ye atılan bir top mermisi Urfa’nın Akçakale ilçesindeki bir eve isabet etti. Evde bulunan 3’ü çocuk 5 kişi hayatını kaybetti. Bunun üzerine Türkiye, Suriye’nin askeri üslerini top atışlarıyla vurmaya başladı. Suriye’den yapılan açıklamaya göre 34 asker öldü. Top atışları sabaha kadar devam etti, sınırdaki gerginlik devam ediyor.
Uzun bir süredir Suriye’ye dönük uluslararası bir müdahale kararı aldırmaya çalışan Türkiye ve AKP hükümeti, Akçakale’ye top mermisi düşmesinden sonra savaş tamtamlarını daha güçlü bir şekilde çalmaya başladı. AKP hükümeti Meclis’i acil olarak toplantıya çağırdı, Suriye’ye dönük askeri bir müdahale için Meclis’ten tezkere çıkarttı. AKP hükümeti, gizli yaptığı görüşmelerde, kapalı kapılar arkasında savaş kararını onayladı.
akcakale2.jpg [1]

Suriye’deki savaş yalnızca Esad diktatörlüğü ile muhalif güçler arasındaki bir savaş değildir. Suriye’deki savaş, aynı zamanda emperyalist-kapitalist güçler arasında yürütülen bir savaştır. Rakip emperyalist-kapitalist güçler, Suriye üzerinden kıran kırana bir savaş yürütüyor ve Ortadoğu’da kendi borularını öttürmeye çalışıyorlar.
İşçiler, emekçiler, kardeşler!
UİD-DER, kardeş halkların emperyalist savaşın alevleri arasına atılmasına, düşmanlaştırılmasına ve birbirine kırdırılmasına karşı çıkıyor. Derneğimizin aylık bülteni İşçi Dayanışması’nın son sayısında şöyle yazdık: “Emperyalist Savaşa Dur Diyelim! İşçilerin Birliğini ve Halkların Kardeşliğini Güçlendirelim! [2]”
“Unutmayalım: İşçileri ve halkları çok büyük bir tehlike bekliyor.
Suriye’deki savaşın büyümesi, Türkiye ve emperyalist güçlerin bu savaşa aktif bir şekilde müdahil olmasıyla tüm Ortadoğu alev alacaktır. Ortadoğu’da savaşın büyümesi, içeride Kürt ve Alevi düşmanlığı temelinde halkların karşı karşıya getirilmesi çok büyük trajedileri de beraberinde getirecektir.
Sermaye hükümetlerinden ve kapitalistlerden mantık beklemek boşunadır. Eğer bunlarda mantık olsaydı iki dünya savaşı çıkmaz ve on milyonlarca insan ölmezdi.
Ortadoğu’nun ağabeyliğine soyunan, sermaye için pazar ve yatırım alanları peşinde koşan AKP ve Türkiye egemenlerinin çılgınlığının önüne geçecek olan işçi-emekçi halk kitleleridir.
İşçi-emekçi halk, Suriye halkının Esad diktatörlüğü altında zulüm görmesine karşı çıkarken, emperyalist müdahaleye de hayır demelidir. Mezhepçi ve milliyetçi kışkırtmalara gelmeden, Kürt halkının demokratik istemlerinin karşılanmasını istemelidir. İşte o zaman gerçekten de işçilerin birliği ve halkların kardeşliği güçlenmiş olacaktır. Arap, Türk, Kürt, Fars işçilerinin birliği ve halkların kardeşliği için tüm gücümüzle haykırmalıyız: Emperyalist savaşlara hayır! Ortadoğu’ya barış! Kürt halkına özgürlük!”
Kardeşler!
Savaş yanı başımızda durmamış ve üzerinde yaşadığımız topraklardan içeriye girmiştir. AKP hükümetinin savaş çığırtkanlığına karşı duralım!
Savaş Tezkeresine Hayır!
Kahrolsun Emperyalist Savaş!
Yaşasın İşçilerin Birliği ve Halkların Kardeşliği!
kpk-54.jpg [3]
