Mersin’de Emek, Demokrasi ve Özgürlük Mitingi
Mersin’den UİD-DER’li işçi ve öğrenciler

Mitinge Selahattin Demirtaş, Aydın Çubukçu, Mersin Bağımsız Milletvekili adayı Ertuğrul Kürkçü, Akdeniz Belediye Başkanı Fazıl Türk, Mersin BDP İl Başkanı Cihan Yılmaz gibi siyasetçilerin yanı sıra Moğollar grubu, Nidal Müzik Grubu, MKM Müzik Grubu ve Rojda da katılarak şarkılar ve marşlarla kitleyi coşturdular. Filistin Halk Kurtuluş Örgütünden (FKHÖ) Leyla Halid de mitingdeydi.
Leyla Halid, yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Bu tarihi günde Türk, Kürt, Arap ve tüm azınlıkların oluşturduğu bu kitleyi hiç kimse sarsamayacak. Bu özgürlük davası, enternasyonal dayanışmayla zafere ulaşacak. 44 yıl önce bugün, 5 Haziranda, İsrail Filistin topraklarını işgal etti. Ulusların kendi kaderini tayin hakkına ve geri dönüş hakkına bağlı kalarak bizler mücadelemizi sürdürmekteyiz. Bütün işgallere, sürgünlere, infazlara rağmen bu meşru mücadelemizi sürdürmeye, sizlerle dayanışmaya devam edeceğiz. Daha şimdiden özgürlük, emek ve demokrasi adayınız Ertuğrul Kürkçü’yü kutluyorum. Şimdi kollarımızı yumruk yapıp havaya kaldıralım ve söz verelim. Demokrasi, özgürlük, emek için oylar Ertuğrul Kürkçü’ye!”Alandaki herkes sıkılı yumruklarıyla Kürtçe ve Türkçe, oyların Ertuğrul Kürkçü’ye olduğunu haykırarak “Ertuğrul Kürkçü İrademizdir” sloganını attı. Ardından Ertuğrul Kürkçü sözü aldı:
“Rojbaş! Merhaba analar, gençler, işçiler, ezilenler merhaba! AKP, CHP, MHP gibi burjuva partilerini sandığa gömmek için, %10 seçim barajını sandığa gömmek için, bütün kültürlerin, kimliklerin haklarının tanındığı demokratik bir anayasa için, ezilen, horlanan, sömürülen işçi ve emekçiler için meclise gideceğim. Bizim kurtuluşumuz insanlığın kurtuluşudur, biz kendimizin efendisi olma mücadelesi veriyoruz. Bizi ezen, hiçe sayanlar bilsin ki, her şey biziz! İki sermaye grubu arasında kutuplaşmayan Türkiye’nin bütün halkları, devrimcileri, kadınları, inanç ve kimlikleri yüzünden ezilenleri bir araya geldi. Savaştan barışa, sömürüden kurtuluşa bizi bu birliktelik ve dayanışma götürecektir. Sermaye sahiplerinin kendi aralarındaki çekişmelere karşı bizim ilk sözümüz barış olacak. Bijî Aşitî! Tayyip’in Allah’ı varsa size sivil itaatsizlik çadırlarında namaz kılıyorsunuz diye zulüm yapmazdı. Kürt sorunu çözülseydi anadilde konuşuyorsunuz diye zulüm görmezdiniz.”
“Demokrasi olsaydı Hopa’da bir emekçi öğretmen öldürülmezdi” diyen Ertuğrul Kürkçü, kimlikleri ve onurları tanınmayan Kürtlerin sorununun çözülmediğini de ifade etti. “Güçlüklerle dolu bir seçim sürecini çok zor şartlarda sürdürmeye çalışıyoruz. Başta kadınlara, ruhunu, fedakârlığını, bir tabak yemeğini bizlerle paylaşan kadınlara minnettarım. 1968 mücadelesinden ulusalcı-liberal olmadan, devrimin şanlı yolunda yürümenin mümkün olduğunu gösterip bugün buralara bize desteğe gelen 68’li yoldaşlarıma minnettarım. Türkiye’de bütün ezilenlerin toplumsal ittifakını örgütleyen bloğumuz, oylarınızla Türkiye’yi barışın ülkesi yapacak. Bijî Biratîya Gelan! Yaşasın Halkların Kardeşliği!” Kürkçü sözlerine bu cümlelerle son verirken, alanda zafer işaretleriyle on binlerin coşkusu bütün Mersin’i sardı. Çalan şarkılarla bayraklar daha yukarı kaldırılıyor, çocuklar omuzlarda sloganlar atıyordu. Kitlenin coşkulu alkış ve sloganları arasında kürsüye Selahattin Demirtaş çıktı. Demirtaş şunları söyledi:
“Biz bir seçim hareketi, atama, rant, rüşvet partisi değiliz. Biz tam da bitirdik, sindirdik, ezdik dedikleri yerde gümbür gümbür gelen, onurluca ayağa kalkan özgürlük hareketiyiz. Türkiye’de umuttan söz edilecekse biz onun adıyız. Başbakan bunlar CHP-MHP ile ittifak yaptı diyor. MHP’yi bize karşı kışkırtıp, iç savaş çıkarmak istiyor, olmadı çatıştırmaya çalışıyor. Bu üç kafadar bize karşı gücünü birleştirdiler de bizim hakkımızdan gelemediler. Kömür, makarna bitti, iftiraya sarıldılar. Bizim pratiğimizde bir tane yalan varsa biz siyaseti bırakırız. Sizin arkanızda sermaye olabilir, bizim arkamızda kendini küllerinden yaratmış bir halk var. Biz demokratik özerlik her yerde hayata geçirilinceye kadar mücadele sözü veriyoruz. Ertuğrul Kürkçü Mersin’den zaten seçilecek, ama sandıklara gidip oylarımıza öyle bir sahip çıkalım ki oy patlaması olsun. Bu partiler bizim taleplerimizi, gücümüzü görsün.” Demirtaş Ertuğrul Kürkçü ile el ele tutuşup tüm halkı selamladı. O an bütün eller birleşti, selama yürekten bir cevap verildi.
Saat 21.30’a geliyordu ama kimse coşkusundan bir şey kaybetmiyordu. Newroz da dâhil son yıllarda yapılan mitinglerden daha kalabalık, daha coşkulu ve daha renkli bir miting gerçekleştirildi. Müzik gruplarının ve son olarak Rojda’nın şarkılarıyla coşkusuna coşku katan insanlar Kürtçe ve Türkçe söz vererek Kürkçü’yü sahiplendiler. Yurtdışından ve şehir dışından gelen tüm konuklar halkı yürekten selamladı ve mitingin coşkusu sokaklara aktı.
Son Eklenenler
- Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi, DİSK’in kurucusu ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler, katledilişinin 45. yılında Topkapı Mezarlığı’nda düzenlenen törenle anıldı.
- Katledilişinin 45’inci yılında Kemal Türkler’i ve lideri olduğu Maden-İş Sendikasının mücadeleci sınıf sendikacılığı anlayışını hatırlamak, belki de her zamankinden daha büyük önem taşıyor.
- Sınıf temelinde örgütlü olmak, işçi sınıfının gücüne inanmak demektir. “Bu işçiler değişmez” diyenlerin yanıldığını, İzmir’deki grev ve direnişlerde bir kez daha gördük.
- Geçtiğimiz günlerde evde bazı tadilat işleri yapmaya başladık. Eşim de ben de emekli olduğumuz için bu masraflar bütçemizin biraz üzerine çıktı. Ben de düşük limitli kredi kartımın limitini yükseltip, taksitlendirmeyle bu sorunu çözmeyi düşündüm.
- İngiltere’de işçi, emekçi ve öğrenciler, yaklaşık 22 aydır devam eden İsrail’in Gazze’deki saldırılarına karşı durmak, Filistin halkıyla uluslararası dayanışmayı büyütmek ve suç ortağı İngiltere hükümetinin barış eylemlerine yönelik baskılarını...
- Eşimiz, kardeşimiz ya da başka bir yakınımız dayanışmanın öneminin farkında olmayabilir. Eğer biz biliyorsak, bilmeyenlere sabırla öğretelim ve yol gösterelim! Unutmayalım ki işçinin işçiden başka dostu yoktur.
- Sağlık emekçileri, “Eziyet Yönetmeliği” olarak adlandırdıkları, hem sağlık emekçilerinin hem de hastaların hak kaybına uğratıldığı Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğine karşı 16 Haziran’da İl Sağlık Müdürlüğü önünde eylem yaptı. ASM’lere 6...
- Dünya egemenlerinin emperyalist paylaşım savaşlarında ölenlerin net sayısını telgraf telleri bildirmiyor artık. Bugün sosyal medyayla, telefonlarımıza düşen bildirimlerle çok kısa bir sürede alıyoruz dünyanın başka yerlerindeki saldırıların,...
- Amasya’nın Merzifon ilçesinde bulunan, Kristal-İş Sendikasının örgütlü olduğu GM Teknik Cam fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Temmuzda grev başladı. İzBB Belediyesinde işten atılan Belediye-İş Sendikası...
- Türk-İş’e bağlı Sağlık-İş ve KESK’e bağlı SES üyesi sosyal hizmet işçileri, 18 Temmuzda Bahçelievler Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Ek Binası önünde ortak bir basın açıklaması düzenledi. Kamuda yürüyen toplu sözleşme süreçlerine dair gerçekleştirilen...
- Merhaba, ben İstanbul’da bir devlet hastanesinde temizlik personeli olarak çalışan bir kadın işçiyim. Bilindiği gibi senenin yarısı geride kalmasına rağmen toplu iş sözleşmemiz halâ imzalanmadı. Bu süreçte sendikalar meydanlarda mitingler yaptılar,...
- 14 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan yasa değişikliğiyle turizm sektöründe çalışan işçilerin hafta tatili hakkı fiilen gasp edildi.
- Ne acıdır, barış sözcüğü ağzımızdan çıkar çıkmaz yüreğimizde savaşın gölgesi belirir. Gözlerimiz dolar, sesimiz titrer, mahzunlaşırız çocuklar gibi. Oysa ne güzeldir kim bilir ağzımızdan taşan gülücüklerle, yüreğimizden kopan kardeşlik türküleriyle...