Metal İşçileri Yeni Sözleşmeye Dikkat!
Gebze’den bir metal işçisi
MESS (Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası) ile Türk Metal, Birleşik Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında toplu iş sözleşmesi süreci başladı. Bu, Türkiye’deki en geniş kapsamlı toplu iş sözleşmelerinden biri durumunda. Yaklaşık 100 bin işçiyi kapsamakta. Dolayısıyla 100 bin işçi de sözleşmenin sonucunu merakla beklemekte. İlk tur görüşmelerde işçi sendikaları taleplerini ilettiler. Sendikaların istedikleri oranlar birbirlerine yakın oranlardı. Ücretlere %20-25 ve sosyal haklara %40-45 arasında zam istediler. Hazırladıkları sözleşmeyi MESS’e sundular. MESS yönetim kurulu sözleşme süreci başlamadan önce “bizden yüksek zam beklemeyin” diye açıklama yapmıştı. Metal işyerlerinde yılın ikinci yarısında “üretimde büyük düşüş yaşandığını” ve “enflasyonun üzerinde bir zam yapmayı doğru bulmadıklarını” söylemişlerdi. Anlaşmak için tüm imkânlarını zorlayacaklarını ve tarafların sağduyulu olmaları gerektiğini eklemeyi de ihmal etmemişlerdi.
Sözleşmeye oturan işyerlerinin yaklaşık %80’i Türk Metal sendikasında örgütlü. Bu durum Türk Metal’i TİS sürecinin belirleyicisi durumuna getiriyor. Türk Metal sendikası üyelerine toplu iş sözleşmesi hakkında en ufak bilgi vermemektedir. Diğer sendikalarda, hazırlanan bildiriler ve yapılan bilgilendirme toplantıları aracılığıyla üyelere süreç hakkında sınırlı da olsa bir şeyler aktarılıyor, fakat işçilere TİS sürecinde takınmaları gereken tutum hakkında bir yol gösterilmemekte ve bu tarzda bir çalışma yürütülmemektedir. Bu sendikaların pasif duruşları Türk Metal’in uzlaşmacılığıyla birleşince işçilerin umdukları sonuçlar tabii ki çıkmayacak. Nitekim 2006-2008’de imzalanan sözleşme sendikaların hazırladıkları taslakların ve beklentilerin çok altında rakamlara bağıtlanmıştı.
MESS sadece yapılacak olan zamların düşük tutulmasında ısrar etmekle kalmayacak, işverenlerin temsilcisi olarak masada olacağı için işçi sınıfının bedeller ödeyerek elde ettiği kazanımlara da saldıracaktır. Bir önceki sözleşmede esnek çalışmayı dayatmıştı. Bu sözleşmede de bunun için bastıracaktır. Nitekim Birleşik Metal-İş sendikasından yapılan açıklamada zam oranının yüksek tutulup esnek çalışmanın dayatılabileceği uyarısında bulunuldu.
Bugün işçi sınıfına düşen görev sınıf işbirlikçi sendikal bürokrasiye karşı örgütlü mücadeleyi yükseltmektir. Bürokratlar işçi sınıfını TİS sürecinin dışında tutmaktadırlar. İşçiler, yüz bin işçiyi ilgilendiren TİS sürecine doğrudan dahil edilmemektedirler. Bizler sendikaların kendi örgütlülüklerimiz olduklarını unutmamalı, militan sınıf sendikacılığı doğrultusunda sendikalarımıza sahip çıkmalıyız. TİS süreçlerini, sendikacıların rahat koltuklar üzerinde oturup patronlarla işçi sınıfını satma temelinde uzlaştıkları süreçler olmaktan çıkarıp mücadele süreçlerine çevirmeliyiz. Metal işçisi arkadaş, bu senin alın terindir, alın terine sahip çık.
12 Eylül Semineri
Son Eklenenler
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...
- DİSK 24-27 Aralık tarihleri arasında bölge temsilciliklerinin olduğu şehirlerdeki vergi daireleri önlerinde, Ankara’da Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde “İnsanca Ücret Vergide Adalet” talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İşyerlerinde...
- Bir an için zifiri karanlıkta kaldığımızı düşünelim. Yanımızı yöremizi görememenin huzursuzluğuyla korkuya kapılırdık. Ne yazık ki bugün milyonlarca işçi ve emekçi yüreğinde benzer bir korku taşıyor. Çünkü dünyamıza egemen olan kapitalist düzende,...
- İşçi Dayanışması’nın 197. sayısında, Emekçi Gençlik köşemizdeki “Yaşadım Diyebilmek İçin” yazısında şöyle deniyordu: “Öyle bir zamandan geçiyoruz ki her geçen gün daha fazla sayıda genç arkadaşımızın kendine “en güzel yıllarım bu mu?” diye sorduğunu...
- Merhaba, ben Polonez işçisiyim. Daha doğrusu işçisiydim. Direnişimizin 163. günündeyiz, son 21 gündür direnişimizi Çatalca Adliye Sarayı önünde yürütüyoruz. Geçenlerde bir gazeteci arkadaşımız “2025’ten beklentiniz nedir?” diye bir soru sordu. “...
- Sendikalı, sendikasız, hatta sigortasız çalıştırılan işçi kardeşlerim, her yılın son ayında hepimizin kulak kesildiği asgari ücret tiyatrosu başlar. Bu sene de aynı şekilde adeta bir tiyatro izledik. Sınıf temelinde örgütlü mücadelenin bir parçası...