Kuryeler, Depo İşçileri ve Öğretmenler Hakları İçin Eylemde

Trendyol Go işçilerinden Bursa’da eylem

Trendyol Go işçileri, artan iş yükü, düşen kazançlar ve şirketin aldığı tek taraflı kararlar nedeniyle 11 Ağustos’ta Bursa’da eylem gerçekleştirdi. Geçtiğimiz hafta orman yangınlarında gönüllü olarak görev alan kuryeler, bu kez hakları için motorlarına afişler yapıştırarak FSM Bulvarı’ndan Tezeller İş Merkezi’ne doğru konvoy halinde yol aldılar. İşçiler eylemleriyle hem gelirlerinde yaşanan kayıplara hem de ağırlaşan çalışma koşullarına dikkat çekti.

Konvoyun ardından Tezeller İş Merkezi önünde açıklama yapıldı. Açıklamada Trendyol Go işçileri adına konuşan Engin Ödül, şirketin bonus sisteminde yaptığı değişikliklerle işçileri daha fazla çalışmaya zorladığını belirtti. Ödül, 9 ve 14 paketlik bonusların kaldırıldığını, şimdi ise 20 paket üzerinden verilen bonusun 24 pakete çıkarılmasının planlandığını aktardı. Ayrıca çoklu teslimat sisteminin kuryeleri verimsiz güzergâhlara yönlendirdiğini, bunun da hem gelirleri düşürdüğünü hem de müşteri şikâyetlerini artırdığını söyledi.

“Mesleğin iş yükü ve giderleri zaten fazlasıyla ağırken bir de şirketlerin servetlerine servet katmak adına kuryelerin mevcut kazançlarına göz dikmeleri canımızı sıkıyor” diyen Ödül, teslimat mesafelerinin giderek uzatıldığını, yakıt masraflarının sürekli artmasına rağmen yakıt ücretlerine zam yapılmadığını belirterek, Trendyol Go işçilerinin taleplerinin acilen karşılanmasını istedi.

Uzun saatler boyunca çalışmak zorunda kaldıklarını ve bu durumun hem fiziksel hem de sosyal hayatlarını olumsuz etkilediğini, aileleriyle zaman geçiremediklerini vurgulayan işçiler, geçim mücadelesi verirken daha fazla mağdur edilmek istemediklerini dile getirdi. İşçiler taleplerinin karşılanmaması durumunda eylemlerini farklı illerde de sürdürmeye kararlı olduklarını ifade ettiler.

HepsiJet işçileri hakları için direnişte

HepsiJet işçileri işyerindeki ağır çalışma koşulları, sendikal örgütlenmeye yönelik baskılar, ücret kesintileri, haftalık izin haklarının yok sayılması, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmaması, hijyen koşullarının sağlanmaması, ısıtma ve soğutma sistemlerinin olmaması ve mobbing gibi pek çok nedenle direnişe geçti. 28 işçinin haklı fesih haklarını kullanarak başlattıkları direnişin 21. günü olan 12 Ağustosta, Esenyurt Kuzuyolu’ndaki transfer merkezi önünde bir araya gelen işçiler eylem yaptılar.

Eylem sırasında HepsiJet yönetimine seslenen işçiler “Bize mobbing yapıldı, susuz bırakıldık, kışın ısınamadık çuvallara sarındık, yazın üzerimize su dökerek kendimizi serinletmeye çalıştık” diyerek kendilerine dayatılan kötü çalışma koşullarını sıraladılar. Direnişlerine sonuna kadar devam edeceklerini belirten işçiler “Açlıktan Ölmeyiz Biz Bu Yoldan Dönmeyiz”, “HepsiJet İşçisi Köle Değildir”, “Susma Haykır Direniş Haktır” sloganlarını attı. Haklı fesih hakkını kullanarak geriye dönük alacaklarını ve kıdem tazminatlarını talep eden işçiler, içeride çalışan arkadaşlarının da daha iyi koşullarda çalışması için mücadele ettiklerini belirtiyor, eylemlerine HepsiJet’in bulunduğu her yerde devam edeceklerini ifade ediyorlar.

Öğretmenlerden MEB önünde ek atama eylemi

2024 KPSS’ye girerek yüksek puan alan ancak kontenjan yetersizliği ve mülakat uygulaması nedeniyle atanamayan öğretmenler, 11 Ağustos’ta Milli Eğitim Bakanlığı önünde bir araya gelerek ek atama taleplerini yineledi. Mülakat Mağduru Öğretmenler Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelen öğretmenler, 15 bin öğretmen atamasının yetersizliğini vurgulayarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözünü verdiği 40 bin atamanın hayata geçirilmesini talep etti. Ellerinde siyah çelenkler ve branş kontenjanlarını temsil eden yazılarla alana gelen öğretmenler, “Hazırız, Bekliyoruz, Ek Atama İstiyoruz”, “Eğitim Yanıyor, Yusuf Tekin Susuyor”, “Öğretmen Burada, Yusuf Tekin Nerede?”  sloganlarıyla bakanlığa seslendi.

Basın açıklaması yapan öğretmenler, hem kontenjan sayısının tarihteki en düşük seviye olan 15 binle sınırlandırılmasına hem de bazı branşlara neredeyse hiç kadro verilmemesine tepki gösterdi. Platform adına açıklama yapan edebiyat öğretmeni Esra Kaya: “15 bin sayısının tarihteki en düşük atama sayısı olması hem de sonrasında açıklanan branş kontenjanları, KPSS’ye giren öğretmen sayısına kıyasla son derece yetersiz kalmıştır. Aile yılı kapsamında binlerce öğretmen yuva kurmayı beklerken ataması yapılmadığı için yuva kuramamaktadır. Binlerce öğretmen aile evi çatısı altında yaşayarak her gününü ailesine mahcup şekilde geçirmektedir. Onca emeğe, onca çabaya rağmen ‘hâlâ atanamadın mı’ sorusuna maruz kalan binlerce öğretmenimiz, toplumun bu psikolojik baskısına dayanamamaktadır” dedi. 

Basın açıklamasında söz alan birçok öğretmen, yalnızca mesleki değil, aynı zamanda insani bir mücadele verdiklerini ifade etti. Öğretmenler edebiyat, biyoloji, tarih ve felsefe gibi alanlarda yalnızca birkaç düzine öğretmenin atanabildiğini, buna karşın 86 bin ücretli öğretmenin görevlendirilmesinin eğitimde kaliteyi zedelediğini belirttiler. Ek atamanın yalnızca bireysel bir kazanım değil, kamusal bir ihtiyaç olduğunu vurgulayan öğretmenler, 2024 KPSS puanlarıyla adil, şeffaf ve yeterli sayıda ek öğretmen ataması yapılması çağrısında bulundular. Taleplerinin karşılıksız bırakılması durumunda, mücadelelerini sürdüreceklerini vurguladılar.