Türk Metal Hakkında İtiraflar
Dudullu’dan bir işçi
Türk Metal sendikasının malûm bürokratları işçilerin tepesinde büyük bir ura dönüşmüş durumdalar. Bu urun işçi sınıfının örgütlü mücadelesiyle sökülüp atılması gerekiyor. Militan sınıf sendikacılığı anlayışını sendikalarımızda hâkim kılarak ancak böylesi bir başarı sağlayabiliriz. Sendikalar içinde mücadeleci mevzilerin yok olmasıyla birlikte geldiğimiz durumu Türk Metal’in durumu çarpıcı şekilde ortaya koyuyor.
Türk Metal sendikasının eski genel başkan yardımcısı, basına kimi itiraflarda bulunuyor. Eski yönetici Mahmut Taşdemir, vicdanının sesine kulak vererek sendika hakkında bildiklerini itiraf ediyor. Özbek’in eski yaveri, ATV habere şu açıklamalarda bulunuyor: “Sendikada tek adam sistemi vardı. Bütün kararlar Özbek tarafından alınır. Genel Kurullar bile sahtedir. Her şey önceden planlanırdı”. Sendikanın kontrgerilla örgütlenmeleriyle iç içe olduğunu da itiraf eden Taşdemir, “JİTEM’in birçok toplantısı sendikanın genel merkezinde yapılırdı, harcamalar sendika tarafından karşılanırdı” demektedir. Taşdemir’in açıkladığı bilgilere göre, “Toplu sözleşme öncesinde, işverenlerin ART’ye vereceği para konuşulurdu. Eğer işveren Özbek’in istediği parayı vermezse sözleşme imzalanmazdı”. Taşdemir, dört yıl boyunca yapılanlara göz yumduğu için suçlu olduğunu ve işçilerden özür dilediğini sözlerine ekliyor.
Bizce hepiniz suçlusunuz. İster Özbek gibi gangsterler, ister Taşdemir gibi itirafçılar olsun, isterse onları bugün konuşturan veya yıllarca yaptıklarına göz yumanlar olsun, hepsi de suçlular. İşçi arkadaşlar, Özbek 34 yıl boyunca sendikanın tepesinde hüküm sürdürdüyse bunun tek bir nedeni olabilir: İşçi sınıfının örgütsüzlüğü! Bizlere düşen görev, haklarımızı ve sendikalarımızı korumak için örgütlenmek ve mücadele etmektir.
UİD-DER’le 8 Mart
Desa İşçileriyle Dayanışma Etkinliği
Son Eklenenler
- Polonez işçileri Çatalca’da sürdürdükleri direnişlerinin 28. gününde şirketin Ataşehir’deki Genel Müdürlüğü önünde düzenledikleri eylemle taleplerini bir kez daha haykırdılar.
- Bizim için bu filmin bir anlamı da filmi göçmen bir işçi arkadaşımızla beraber izlememiz oldu. Arkadaşımız filmde yalın bir dille anlatılan gerçeklerin benzerlerini yaşadığını aktardı. Filmdeki bir sahne önemliydi. Filmin ana karakterlerinden biri...
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...
- Geçenlerde işe giderken serviste yine hayat pahalılığından, geçinememekten sohbet açıldı. Bir arkadaşım Türkiye’de milyonlarca göçmen olduğunu söyleyerek şöyle dedi: “6 milyon Suriyeli varsa bu her gün 6 milyon ekmek çıkması anlamına gelir. Ya da 6...
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...