PolarXP Lojistik’te Yangın: Bir İşçi Yaşamını Yitirdi

Türkiye’nin en büyük soğuk zincir lojistik firmalarından biri olan ve Tuzla Organize Deri Sanayi Bölgesi’nde bulunan PolarXP Tuzla Lojistik Merkezi’nde elektrik panosunda oluşan arıza nedeniyle yangın çıktı. PolarXP Lojistikte çıkan yangında, içeride mahsur kalan Ümit Saraç adlı işçi kurtarılamadı.
150’ye yakın işçinin çalıştığı sözde ileri teknoloji ile donatılmış bu soğuk hava deposunda, işçiler kimi bölümlerde eksi 25 derece odalarda çalışıyorlar. Gıda malzemelerinin saklandığı bu depolarda sıcaklığın düşük olması ve suyun donması sebebiyle yangın söndürmede normal su sistemi kullanılamıyor. Yükselen alevlere yangın tüpleriyle müdahale etmek isteyen işçiler, ısı yalıtımı için straforlarla kaplı deponun kısa sürede alevlere teslim olmasını engelleyemediler. 29 Ağustos akşamı çıkan yangın ancak ertesi gün öğleden sonra söndürülebildi. İşçiler, canlarını kıl payı kurtardıklarını söylüyorlar. Depoda çıkan yangına kurban giden 39 yaşındaki, 2 çocuk babası arkadaşlarının üzüntüsünü yaşıyorlar. Yangın haberinin medyaya yansımasıyla aileler eşlerinin, çocuklarının sesini duymak, sağ oldukları haberini almak için telefona sarılırken, Ümit Saraç’ın telefonu soğuk bir sessizliğe gömüldü.
Yazın ortasında kalın montlarla kutup soğuğu depolarda çalışan işçiler, deponun dışına çıktıklarında, sıcaklık farkının kendilerinde adeta şok etkisi yarattığını ve uzun süre vücut sıcaklığının normale ulaşmadığını, ısınamadıklarını söylüyorlar. Deponun inşa ediliş mantığı sadece gıda malzemelerinin korunması gerektiği üzerinedir. Isı yalıtımı sağlam olsun, milyonlarca lira değerinde gıda malzemesi sağlam bir şekilde pazara sunulsun yeter! İşçiler sıcaklık farkından şoka mı uğrar, yoksa soğuktan zatürre mi olur, sermayenin umurlarında değildir.
Teknolojinin ulaştığı düzeye rağmen herhangi bir yangında duruma müdahale edebilecek bir sistemin olmayışı bir felaketle sonuçlanmıştır. Ümit saraç’ın ölümü kaderden değil ihmalden kaynaklanmaktadır. Geride yanıp kül olan deponun altında kapkara bir ceset ve gözü yaşlı bir aile kaldı. Türkiye’nin en büyük firmalarından biri olan PolarXP’de yanan deponun ve malların yerine çok kısa sürede yenileri konacaktır. Ya Ümit Saraç? Yaşamına kaldığı yerden, yeni umutlarla devam edebilecek mi? Ne yazık ki hayır!
Bu ölümlerin sebebi her şeyin sadece daha fazla kâr mantığıyla üretildiği bu sömürü sistemidir. O halde sömürüye ve iş cinayetlerine karşı mücadelemizde bir adım daha öne çıkalım.
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...