Buradasınız
15-16 Haziran Ruhu Yeniden Can Bulacak!
15 Haziran 2024 - 07:35
Türkiye’de sermayenin ve siyasal iktidarın işçi sınıfının ekonomik ve demokratik haklarına dönük saldırılarının yoğunlaştığı, ezilenlerin taleplerinin yok sayıldığı, şiddetle bastırıldığı bir süreçten geçiyoruz. “Normalleşme”, “yumuşama” tiyatrosu sürerken hak gaspları ve baskılar artıyor, derinleşen yoksulluk işçilerin yaşamını daha da zorlaştırıyor. Ekonomik yıkımın faturası işçi ve emekçilere ödetilirken, işçilerin, depremzedelerin, doğayı korumak isteyen emekçilerin, emeklilerin, gençlerin, kadınların her türlü itirazı, hak arama girişimi karalanıyor, engelleniyor. İşçi sınıfının birlik ve dayanışmasının önüne geçmek için milliyetçilik kışkırtılıyor, yapay temellerde kutuplaştırma çabalarına hız veriliyor, Kürt halkının seçilmiş temsilcileri hapislere atılıyor. Mevcut baskı rejimi kalıcılaştırılmak, toplum zapturapt altına alınmak isteniyor.
Sorunlar büyüyüp derinleşirken, toplumsal atmosfer boğuculaşırken, işçi ve emekçilerin bu cendereden çıkış ihtiyacı büyürken bu karanlık hiç dağılmayacakmış gibi görünebilir. Oysa bahar mutlaka gelir, kuruyup çatlayan nehir yatakları dolar, taşkın sellere dönüşür, dindirir susuzluğunu toprağın. Gürül gürül hayat fışkırır o topraktan. İşte tıpkı bunun gibi, gün gelir sel olup akar işçi sınıfı da. O günlerin gelmesi için bize gereken emek, direnç ve sabırdır. İşçi sınıfının ihtiyacı 15-16 Haziran ruhunu kuşanmaktır; birlik, güven ve cesarettir!
İnsan ve Nehir Durgun akıyordu nehir Yine öyle her günkü gibi Yaslanmış tahta korkuluğa Düşünüyordu insan Öyle durgun, olağan Öyle benziyorlardı ki birbirlerine Bir gün olacaklardan habersizliklerinde Ne bilsin nehir Akarken yatağının içinde Eriyeceğini dağlardaki karın Alabildiğine kabaracağını Ve taşımaz olduğunda Suları yatağının Her şeyi kataraktan önüne Delicesine çağlayacağını Durgun sularının Ne bilsin insan Seyrederken tahta korkuluğun ardından Yine öyle her günkü gibi Durgun akan bir nehri Bir gün her şeyin değişeceğini… Elif Çağlı