Adana’da Ayakkabı İşçileri İş Bırakıp Sokağa Çıktı!
Adana Büyüksaat Ayakkabıcılar Çarşısı’nda çalışan işçiler, ağır ve sağlıksız çalışma koşulları ile düşük ücretleri protesto ettiler. İş bırakarak sokağa çıkan işçiler, patronların gözünde “bir çift ayakkabı kadar değerleri olmadığını” vurguladılar. Çalışma şartlarının düzeltilmesini, ücretlerin yükseltilmesini ve iş güvencesinin sağlanmasını talep ettiler.
Sarıyakup Mahalle Muhtarlığı önünde bir araya gelen yüzlerce işçi, “İnsanca yaşamak için, sadaka değil emeğimizin karşılığını istiyoruz” pankartı açtılar. “Patron kalleş, işçi kardeş”, “Direne direne kazanacağız,” “Susma sustukça sıra sana gelecek” sloganlarını atarak çarşıda yürüdüler. İşçiler adına açıklama yapan Mehmet Özay, hiçbir güvenceleri olmadan, kimyasal, yanıcı ve kanserojen maddeler içerisinde çalıştıklarını ifade etti. “Bizler köle değil işçiyiz. Daha sağlıklı ve güvenli çalışma ortamlarında, emeğimizin karşılığını alarak üretim yapmak istiyoruz” diyen Özay, Türkiye’nin her yerinde en küçük saya birim fiyatının 5 lira olduğunu, Adana’daysa bu fiyatın 1 liraya kadar düştüğünü anlattı. “Bu ağır ve sağlıksız çalışma koşullarında aldığımız ücret insan onurunu hiçe saymaktadır” dedi. Bodrum katlardaki küçük atölyelerde, günde 13-14 saat boyunca, çeşitli kimyasal maddeler soluyarak, iş güvencesiz çalıştırıldıklarını belirten işçiler, talepleri kabul edilene kadar işe dönmeyeceklerini vurguladılar.
Adana’da ayakkabı işçilerinin iş bırakıp sokağa çıkması, taleplerini haykırması, işçilerin mücadelesinin irili ufaklı tüm işyerlerine doğru yayıldığını gösteriyor. Bir hafta önce de Bolu Gerede’de, deri işçileri iş bırakıp sokağa çıkarak taleplerini haykırmışlardı. Deri ve ayakkabı işçileri güvencesiz, kölelik koşullarında çalıştırılmaya karşı mücadele veriyorlar. Kendilerine dayatılan insanlık dışı koşullara karşı tepkilerini büyütüyorlar.
Son Eklenenler
- Yüzyıllar evvel yaşamış bir Alman filozof, şöyle demişti: “Sarayda yaşayan başka, kulübede yaşayan başka düşünür.” Bu sözler zenginlerle yoksulların dünyasının, düşünce ve hareket tarzlarının birbirinden çok farklı olduğunu anlatır. İnsanlar bu...
- Yeni eğitim yılı başlarken çocuklarımız heyecanlı. Bizlerse düşünceliyiz. Çocukların heveslenip istedikleri rengârenk çantalar, kalemler, defterler ne yazık ki el yakıyor. Daha çocuklarımız okul çantalarını sırtlarına takamadan, bizim sırtımıza okul...
- Bir grup UİD-DER’li işçi olarak Tuzla Kimyacılar Sanayi Sitesindeki MKB Rondo grevini ziyaret ettik. Duymayan işçi kardeşlerimize MKB Rondo grevini duyurmak, grev yerine dayanışmaya davet etmek için bu mektubu yazmak istedik. Grevci işçiler bizi...
- 6 Eylül 2014’te İstanbul Mecidiyeköy’de Torunlar Center inşaatında meydana gelen işçi katliamının üzerinden tam 10 yıl geçti. Asansörün otuz ikinci kattan yere çakılması sonucu 10 işçi feci şekilde can vermişti. İşçiler asansörün bozuk olduğunu...
- İktidarın her türlü desteğini arkasına almanın rahatlığı ve pervasızlığı içindeki sermaye sınıfı insanların üzerine ateş açarak katledecek kadar gemi azıya almış durumda. Bugün doğasını savunduğu için Reşit Kibar’ı katleden, İliç’te işçileri toprak...
- İstatistikler, rakamlar, raporlar Türkiye tarihinin en büyük yoksullaşma dalgasının yaşandığını gösteriyor. Yoksullaşmayı iliklerinde hisseden, hayat pahalılığı, geçim derdi altında ezilen işçi ve emekçiler düze çıkmayı, sorunlarının çözülmesini...
- İşten atma saldırısına, sendika düşmanlığına, kötü çalışma koşullarına, düşük ücretlere karşı Bağımsız Maden-iş Sendikası öncülüğünde direnen Fernas Madencilik işçileri, 4 Eylülde maden önünde aileleriyle birlikte kitlesel bir eylem gerçekleştirdi....
- İsrail devletinin 7 Ekimden bu yana Filistin halkına yönelik sürdürdüğü katliam dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler tarafından protesto ediliyor, meydanlarda barış talebi yankılanıyor. İşçi ve emekçiler İsrail devletine, savaşı körükleyen...
- Sevgili işçi kardeşlerim, ben de ustalarımızın söylediklerini yani umutlu olmak ve umut tohumları ekmek gerektiğini her daim aklımda tutarım. Bu mektupta sizlerle paylaşacağım hikâye şimdi 23 yaşında olan 2 çocuk annesi genç bir kadının hikâyesi. Bu...
- Fabrikadaki işçi arkadaşlarımızla kimi zaman dışarıda bir araya gelip sohbet ediyoruz. Birlikte bir iş yapmak, buluşmalar, geziler organize etmek bizleri keyiflendiriyor. Fabrikanın stresinden biraz uzaklaşıp birlikte bir şeyler yapmak bizlere iyi...
- Merhaba dostlar. Ben daha önce Mersin Liman işçisiydim. Limanda çalıştığım dönemde zor koşullarda çalışıp haksızlığa uğrayan işçiler olarak bir araya geldik ve sendikalı olduk. Evet, haksızlığa karşı anayasal hakkımızı kullanarak sendikalı olduk ama...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Türkiye’de onlarca kentte yapılan eylemlerde İsrail devletinin Filistin halkına uyguladığı soykırım ve emperyalist devletlerin İsrail’e verdiği destek protesto edildi. Yapılan açıklamalarda emperyalist savaşın alevlerinin...
- Bugün 1 Eylül, bugün Dünya Barış Günü… Bugün sadece Türkiye’de veya yaşadığımız coğrafyada değil, dünyanın dört bucağında ezilenlerin yüreği barış özlemiyle atıyor. Emekçiler, ölümlerin son bulduğu, acı ve gözyaşının dindiği, yaraların sarıldığı bir...