Daha Ne Kadar Taşıyacağız Bu Yükü?
Sefaköy’den bir meslek lisesi öğrencisi

Geçtiğimiz günlerde Çalışma Bakanı Faruk Çelik televizyonda bir programa konuk oldu. Şans eseri denk geldim programa. Faruk Çelik’in ve hükümetin bizleri ne kadar çok düşündüğünü gördüm! Kıdem tazminatı, emekli maaşları, taşeron ve elbette “Büyüyen Türkiye” konularında uzun uzun konuştu sayın bakan. Dedi ki, “Hükümetin işçinin kaybına tahammülü yok!” Uzayan iş saatlerini, alınmayan iş güvenliği önlemlerini, iş cinayetlerini, hayat pahalılığı karşısında eriyen ücretleri, taşeronlaştırmayı ve daha sayabileceğimiz pek çok sorunu düşününce ne kadar inandırıcı geliyor değil mi sözleri?
Programın sunucusu gelen mesajlar doğrultusunda halkın kıdem tazminatı konusunda endişeli olduğunu söyledi. Bakan “kaygılanacak bir şey yok, biz işçimizi düşünüyoruz, bir kayıpları olmayacak ki” diye karşılık verdi. Kıdem tazminatının bir fona devredilerek patronlara peşkeş çekilmesi bir kayıp değil midir? UİD-DER 2012 yılında kıdem tazminatının gaspına karşı yürüttüğü kampanyayla 65 bin imza toplamıştı. Her fırsatta elimizden almak istedikleri bu hak, kazanılmış bir haktır ve fona devredilmesi elbette büyük bir kayıptır.
Konuşmalarında taşeronun gerekli olduğunu, örgütlenmenin önünde bir engel olmadığını söyleyen Faruk Çelik; emeklileri de boş geçmedi. Bizlere bir kez daha mezarda emekli olmamız gerektiğini hatırlattı. “Bizim 48-50 yaşında bir sürü genç emeklimiz var, sorunlara gerçekçi yaklaşıyoruz, büyük bir zam elbette yapamayız” dedi. Sırtlarında yumurta küfesi olduğunu, bütçe açıklarına karşı dikkatli olmaları gerektiğini söyledi. Yani aslında cebi doldurulacak onca patron, yaptırılacak onca saray varken emeklinin, işçinin ne haddine zam istemek diyor bakan bize. Siz bütçe açığı oluşturursunuz diyor. Geç emekli olun diyor. Genç bir stajyer işçi olarak ben mezarda emekli olmak istemiyorum!
Büyüyen Türkiye’den, ekonomik kalkınmadan söz etmeden de geri durmuyor Faruk Çelik. “Büyük bir ekonomik kalkınma hamlesi içerisindeyiz” diyor. Bu hamleyi yüklenecek, bu hamlenin altında kalacak olan da işçi sınıfıdır. Türkiye’nin para babaları servetlerine servet katarken, işçilerin kursağından geçen lokma azalmaya, iş saatleri uzamaya, koşullar alabildiğine kötüleşmeye, iş kazaları hızla artmaya devam ediyor. Bakan diyordu ya “yumurta küfesi” diye, işçi sınıfı bu adaletsiz kapitalist sömürü düzeninin tüm yükünü taşıyor sırtında! Ekonomik kalkınmanın patronlar ve onun sözcüsü hükümetin hayallerini süslediği şu zamanlarda işçilerin yükü de kat be kat artıyor.
Patronlar ve hükümet pervasızca konuşmaya, nutuklar atmaya devam edecekler. Yükü hep bize yıkacaklar. Ama biz bu yükü daha ne kadar taşıyacağız? Doyuran, giydiren ama aç kalan, çıplak kalan olmaya daha ne kadar devam edeceğiz? Bu kaderi biz yazmadık, bozacak olan biziz! Tüm genç işçi kardeşlerimi, işçi abi ve ablalarımı işçilerin uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ta alanları doldurmaya çağırıyorum. Patronlar sınıfına bu kaderi bozacak gücümüz olduğunu hep birlikte haykıralım. Gücümüz birliğimizden gelir. Bu şarlatanların sesini kesmek, bizleri kandırmalarına izin vermemek için örgütlenmeli ve mücadele etmeliyiz. Gelin UİD-DER saflarında, 1 Mayıs alanında birlikte haykıralım: “Dünya Yerinden Oynar, İşçiler Birlik Olsa!”
İşçileri UİD-DER’le 1 Mayıs’a Çağırdık
Son Eklenenler
- Merhaba, ben İstanbul’da bir devlet hastanesinde temizlik personeli olarak çalışan bir kadın işçiyim. Bilindiği gibi senenin yarısı geride kalmasına rağmen toplu iş sözleşmemiz halâ imzalanmadı. Bu süreçte sendikalar meydanlarda mitingler yaptılar,...
- 14 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan yasa değişikliğiyle turizm sektöründe çalışan işçilerin hafta tatili hakkı fiilen gasp edildi.
- Ne acıdır, barış sözcüğü ağzımızdan çıkar çıkmaz yüreğimizde savaşın gölgesi belirir. Gözlerimiz dolar, sesimiz titrer, mahzunlaşırız çocuklar gibi. Oysa ne güzeldir kim bilir ağzımızdan taşan gülücüklerle, yüreğimizden kopan kardeşlik türküleriyle...
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- Zeytinliklerin, ormanların, tarım arazilerinin sermayeye peşkeş çekilmesinin önünü açacak olan ve kamuoyunda “süper talan yasası” olarak adlandırılan “Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, Meclis Genel...
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...