Buradasınız
Sovyetler mi burjuva hükümeti mi?
8 Kasım 2020 - 12:30
Yüzlerce yıldır halkı kamçı gücüyle yöneten Çarlık düzeni birkaç gün içinde yerle bir olmuştu. 1905’te doğan ve işçi demokrasisinin organları olan sovyetler yeniden kurulmuştu. Fakat bu kez durum değişikti; Petersburg’dan Moskova’ya oradan Rusya’nın diğer kentlerine kadar gerçek iktidarı elinde tutan sovyetlerdi. Çarlık yönetimi çökünce esas olarak burjuvalardan, sermaye çevrelerinden gelen temsilcilerin oluşturduğu bir hükümet kurulmuştu. Böylece fiilen ikili bir iktidar, ikili bir yönetim doğmuş oluyordu. Gelecek günler yeni sorunlara ve yeni mücadelelere gebeydi. Çünkü emekçilerin sorunları olduğu gibi yerinde duruyordu.
Ezilen milyonlar, boyun eğdirilenler bir kez ayağa kalkmışlardı. Çar’a boyun eğdirmişlerdi, sırada ise burjuvazi ve kapitalist sömürü düzeni vardı.
UİD-DER’li işçilerden mesajlar: Sömürüsüz dünyanın yolunu gösterenlere selam olsun!
Yayın akışını takip ederken gördüğüm karelerden, okuduğum satırlardan, dinlediğim şiirlerden ve izlediğim videolardan insani duygularla, yürekten etkileniyorum. Kimi zaman duygulanıyor, kimi zaman öfkeleniyorum. Kimi zaman bir tebessüm beliriyor dudaklarımın kenarında. Ama en çok da umudum büyüyor dostlar. Ellerinize yüreklerinize sağlık… Paylaşımlarınız dünden… Ama görüyorum ki aslında bugünü anlatıyor. Çarın zulmünden farklı mı bugün yaşadıklarımız? Açlık, yoksulluk ve sefalet… Ağır çalışma koşullarında can veren işçiler ve çocuklar.
Parlamentodaki mülk sahibi sınıfların fotoğrafına baktığımda bugünü gördüm. Farklı hayatlara sahip olan bu besili beyler, sözde milletin vekiliydiler. Onlar değil miydi işçileri 16 saat çalıştıran? Haklarını tırpanlayan yasaların altına imza atan? Ya bugün… Yeni çıkan torba yasaya imza atan da, o turuncu koltuklarda oturan sözde milletin vekilleri değil mi? Dünü izlerken, yayın akışını takip ederken bu günü gören sadece ben değilimdir, buna inanıyorum.
Rusya’ da işçi sınıfı, tüm zorbalıklara, sömürüye, kibre ve adaletsizliğe karşı çözümünü ortaya koymuş ve ayaklar baş olmuş şanlı işçi devrimiyle. İşte en büyük mesaj da bu değil mi? Bundan 103 yıl önce, o günün koşullarına rağmen bunu başarmış işçi sınıfı. Bugün çok daha olanaklı değil mi egemenlerin saltanatına son vermek?
Sarıgazi’den bir kadın işçi
Devrim randevu vermez
Emekçilerde köklü dönüşüm