“Denizin Suyu Tuzluymuş!”
İzmir’den emekli bir işçi
Ahmet Arif’in “Düşün! Uzay çağında bir ayağımız, ham çarık, kıl çorapta olsa da biri/ Düşün, olasılık, atom fiziği/ Ve bizi biz eden amansız sevda” şiiri bize çok şey anlatır. Bizi biz yapan sevdayı anlattığı gibi gözümüzle gördüğümüz ancak yaşayamadığımız güzellikleri, yararlanamadığımız zenginlikleri de anlatır. Doğa ananın bağrı tüm canlıların ve insanların ortak vatanıdır. Fakat tüm canlılara ve tüm insanlığa ait olan dünyamız sömürücü düzenin efendilerinin elinde esir durumdadır. Öylesine bir garabet ki bu durum, elimizdeki cep telefonuyla sanal olarak her şeye ulaşabiliyoruz ancak geldiğimiz noktada teknoloji o denli ilerlemiş olmasına karşı varlığından haberdar olmadığımız sayısız güzellikler var. Ruhumuza ve bedenimize müthiş faydası olan denizin tuzlu suyundan, kızgın kumdan ve güneşten istifade edemeyen sayısız insan var.
Bir kuzenim sınırlı imkânlarla alın teri dökerek Urla’da aldığı arsaya şirin bir ev yaptırmış. Önü deniz arkası sıra dağlar ve tepeler, tarihler boyunca çok farklı toplumlara beşiklik etmiş Urla. Kuzenimin üç çocuğu var. Beş kişilik ailenin yaz boyunca misafirleri eksik olmuyor. Misafirliğe gidenlerin çoğu ilk kez denize girmiş. Günün büyük bölümünü yolda geçirmek zorunda kalmadan günübirlik denize gidiyorlar. Evin geniş bahçesindeki büyük masada bahçeden toplanan sebzelerden yapılan yemekler ağız tadıyla birlikte yeniyor. Akşamın serinliğinde, rüzgârın serin esintisinde çaylar yudumlanırken sohbetler ediliyor.
Akşam sohbet ederken bizim gelin hanım misafirliğe gelenlerle birlikte denize gittiklerini anlattı. Misafir kadının denize girdiğinde, “gız Hace denizin suyu duzluymuş” dediğini anlattı. Denizde birlikte çok güzel vakit geçirmişler. Bizim gelin hanım ziyadesiyle paylaşımcı ve çok çalışkan biridir. Kendisi de Akdenizli olmasına rağmen ve denize yakın yerlerde yaşadıkları halde özellikle kadınların çoğunun ömürleri boyunca denize girmediklerini anlattı. İlk kez denize girip deniz suyunun tuzlu olduğuna şaşıran, denizin dibinde yaşadıkları halde denize girememiş insanlar üzerine konuştuğumuzda Nâzım Hikmet’in şiiri geçti zihnimden; deryada yaşayıp deryayı bilmeyen balık benzetmesi yaptığı şiiri. Kalabalık şehrin keşmekeşinden uzakta, doğanın bağrında en küçük çocuktan en büyüğüne birlikte ağız tadıyla sohbetler ettik. Biri üniversiteyi kazanan, biri ortaokulun sonlarına yaklaşmış, en küçüğü ise ilkokul öğrencisi olan çocuklarla yaşlarına uygun biçimde iyi insanlar olmak için neler yapmak gerektiği üzerine sohbetler ettik.
Bir yandan deniz suyunun tuzlu olduğunu bilmeyen sayısız insan var. Diğer yandansa dünya nüfusunun ancak %1’ini oluşturan ama tüm zenginliklerden doyasıya yararlanan egemen sömürücüler… Bu ikincilerin 8 dakikalığına uzaya gidip gelmeye harcadıkları para milyonlarca aç insanın karnını doyurabilir. Fakat bu insanlığını çoktan yitirmiş sömürücülerden insanlık beklemek beyhude olur. Sömürücü sınıf sadece milyarlarca insanı açlığın kucağına itmekle kalmıyor. Savaşlar çıkarıyor, doğayı yıkıma uğratıyor, tonlarca uyuşturucu üretiyor ve daha nice kötülüğü yapıyor. Sömürü üzerine kurulmuş bu düzen var olduğu sürece insanlığın huzurlu bir dünyada yaşaması olası değildir. İnsanlığın dünyanın tüm güzelliklerinden istifade edebilmesi için, doğanın kurtulması için bu sömürücü düzen yıkılmalıdır. Sömürü düzenini yıkacak olan örgütlü dünya işçi sınıfıdır.
Son Eklenenler
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...