Direnişten Direnişe Bir Yol Var
İstanbul/Fatih’ten bir sağlık işçisi
İşçinin emeğinin değerinin farkında olması kadar güzel bir şey var mıdır? Dünyayı emekleri ile inşa eden, elleri ile tüm güzellikleri üreten işçi sınıfı yani biziz. Çoğu zaman bunun farkında olmayan, unutan, unutturulan da yine biziz.
Ben de bir sağlık işçisiyim ve iki yıldır örgütlü mücadele içerisindeyim. Sizlere bir anımı anlatmak istiyorum. Örgütlü mücadelenin bana verdiği güç ve umutla; “hakkınız ödenmez” deyip gerçekten ödemedikleri haklarımızı almak için sağlık çalışanlarının yapacağı eylemlerin hazırlıklarında yer aldım. Benim de üyesi olduğum HEP-SEN’in (Hemşire ve Tüm Sağlık Profesyonelleri Sendikası) Bakırköy Meydanında gerçekleştireceği basın açıklaması için çevremdeki arkadaşlarımı örgütlemeye çalıştım, işçi arkadaşlarımı sesimize ses olmaya ve birlik olmaya davet ettim.
Çalıştığım hastaneden personel, doktor, hemşire, paramedik derken 7 kişi gittik eyleme. Bakırköy Meydanına gittiğimizde hayal ettiğim kalabalığı bulamadım. Ben bile 7 kişi getirebilmiştim beraberimde. Alanda gelen arkadaşlarla sohbet ederken eylem öncesi bir kıvılcım yandı yüreğimde. Koşar adım Bakırköy belediye işçisi kardeşlerimin grev çadırına gittim. 25 Ekimde sıfır zam dayatmasına karşı greve çıkan Bakırköy belediye işçisi kardeşlerimize daha öncesinde UİD-DER ile birlikte gidip destek ziyareti yapmıştık. Grevdeki kardeşlerimize moral vermiş, halay ve müzik eşliğinde yüreğimizdeki inancı, umudu tazelemiştik. Eylem öncesi grev alanına gittiğimde ilk olarak grevci Ahmet abiyi buldum. UİD-DER’in selamını götürdüm. Zaten UİD-DER’in adını duyunca çok güzel karşıladılar. Dedim ki Ahmet abiye; “Abi biz de bugün eylemdeyiz ben daha önce UİD-DER ile gelmiştim ziyaretinize. Şimdi bizim sizin desteğinize ihtiyacımız var, direnişten direnişe yol var. Bizi yalnız bırakmayın, destek olun çünkü varlığınız bizim için değerli.” Onlar da geleceğiz dediler ve ben de alana geçtim. Bir baktım alanda bir kalabalık, sağlık işçileri arasında Bakırköy belediye işçileri yerlerini almıştı çoktan. Bizlere destek olup bir güzel örnek daha teşkil etmiş oldular. Biz “bir” iken güzeliz. Aynı amaç için yürürken eylemimizi güzel kıldılar, sesimiz daha gür ve coşkulu yankılandı semalarda. Eylem sonunda belediye işçisi kardeşlerimiz “çayımız sıcak buyurun içiniz ısınsın” diyerek bizi davet ettiler. Sendika başkanımız ve hastaneden gelen arkadaşlarımızla beraber grevlerini tebrik ettik. Güzel sonuç alacaklarına dair inancımızı dile getirdik ve kutlu, mutlu mücadele alanında çaylarımızı içtik.
Gördüğüm ve tanık olduğum manzarada; emekçinin emekçiye desteği vardı. Haklarını arayan, insanca yaşam için mücadele eden işçilerin sektörleri farklı olsa da çıkarları ortaktı. Bu bizi bir kılıyordu. Emekçinin emekçiye desteği, işte önemli olan bu, değerli olan bu. Direnişten direnişe yol var. Biz birlikte olursak güçlüyüz, birlikte mücadele edersek başarabiliriz. İyi ki UİD-DER saflarında bulunup örgütlü mücadele içinde yürüyorum. Teşekkürler UİD-DER.
Son Eklenenler
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...