“İşçiler Korkusuz ve Her Şeyi Hallederiz Havasındaydı”

15-16 Haziran 1970’de işçiler ayaktaydı… O dönemde tek vücut olabilen işçiler, giriştikleri şanlı mücadeleden hem alınlarının akıyla hem de gelecek işçi kuşaklarına miras bıraktıkları nice zengin deneyimle çıktılar. 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişini yaşamış Abidin Açan anlatıyor. Açan’ın tanıklığı derinlerde saklanan duyguların bu iki sıcak Haziran gününde nasıl ortaya çıktığını ortaya koyuyor ve bugüne ışık tutuyor.
Maltepe’de Koç’a ait otobüs ve treyler üreten Otoyol fabrikasında pres operatörü olarak çalışıyordum. Fabrikamızda Türk-İş ya da DİSK’te olmayan, Bağımsız Otomobil-İş Sendikası üyeleri vardı.
15 Haziran’da çevredeki fabrikalar iş bırakma eylemine başlayınca işveren fabrikayı tatil etti. Tatil kararı üzerine işyeri temsilcilerimiz toplantı yaptı. Bizlere 16’sı sabahı fabrikaya gelmemiz, ama soyunmadan gelişmeleri beklememiz söylendi. Fabrikada “bugün senin fabrikanı kapatan, yarın seni de kapatır” diye tartışılıyordu.
16’sı sabahı çevre fabrikalardan birçok işçi toplu halde bizim fabrikaya geldiler. Hep birlikte fabrikadan çıktık. O grupla birlikte 500 kadar kişi Tekel’e yürüdük. Tekel işçileri de bizimle çıktı. Minibüs yolundan yürümeye başladık. Yol boyu irili ufaklı birçok işyeri vardı. Bazı işyerlerinde işverenler işçileri fabrikaya kilitleyip çıkmışlar. Onları da çıkardık.
Sayımız 50 binden 100 bine kadar çıktı. Türkiye genelinde bir milyon insan sokaktaydık. Başlangıçta engel yoktu. İlk, Suadiye civarında askeri birlikle karşılaştık. Engellemek istediler ancak kalabalığı görünce vazgeçtiler. Çoğalarak yürüyorduk. Aramızda yaşlılar, kadınlar, sakallılar, ellerinde bayrakları olanlar vardı. Yürüyüşe sabah 10 civarı başlamıştık, akşamüzeri 3-4 gibi Kuşdili’ne vardık.
O iş ayrı, bu iş ayrı
Fabrikada bana Menderes propagandası yapan bir işçiyi bir ara elinde Türk bayrağı ile en önde gördüm. Ona “senin burada ne işin var?” dediğimde “o iş ayrı, bu iş ayrı” dedi.
Yol boyunca İzmit tarafından yürüyen işçilerin de Ankara asfaltından bize yaklaştıkları haberini alıyorduk. Hedef Kadıköy Kaymakamlığı’ydı. Kaymakamlık önüne gelinceye kadar ben işyeri arkadaşlarımı kaybetmiştim, fakat eyleme katılan herkes arkadaşım olmuştu.
Şimdiki Fenerbahçe stadyumunun olduğu yerdeki köprüye vardık. Orada polis önümüzü kesti. Genç işçilerden oluşan öndeki 100 kişilik grup polis engelini aşmayı başardı. Ancak barikatın öbür tarafında da askerler vardı. Bir süre ara sokaklara çekilmek zorunda kaldık. Yarım saat kadar sonra arkadaki grup da barikatı aştı. Kaymakamlığın etrafını asker ve polis sarmıştı. Havaya ateş açılar. Panik oldu, ara sokaklara kaçıştık. Sonra tekrar geri dönerek Haydarpaşa Köprüsü’ne yürüdük. Köprüde askerler vardı. Askerin karşısında oturduk.
“İşçiyiz, Güçlüyüz!”
Akşam mahalleme döndüğümde sıkıyönetim ilan edildiğini duydum. Bir sonraki gün sıkıyönetim tarafından görevlendirilmiş, mavi bereliler fabrikaya geldiler. Gazetedeki resimlerine bakarak işçilerin bir kısmını götürdüler. Huzursuz bir şekilde kasım ayına kadar işe devam ettim. Sonra demiryollarında çalışmaya başladım.
15-16 Haziran eylemlerinin en önemli yanı birlik olduğumuzda her şeyin çözülebileceğini görmekti. 12 Eylül darbesine kadar DİSK yaşadı. Demokratik yönden hak alabileceğimizi gördük.
O günlerde hak grevi, dayanışma grevi vardı. Grevde olan bir fabrikamız varsa fabrika çıkışında onların yanına giderdik. İşçiler korkusuz ve her şeyi hallederiz havasındaydı. “İşçiyiz, Güçlüyüz” hissi egemendi. Dünyada yaşanan bu tür eylemler bizi etkilemişti. 15-16 Haziran beni çok etkileyen, hayatım boyunca çocuklarıma ve torunlarıma anlatacağım bir eylem oldu.
Kaynak: Derinden Gelen Kökler
Son Eklenenler
- Vezir Muhammed Nurtani… Tanıdık gelmiştir bu isim pek çoğunuza… Yine de hikâyesinin bildiğimiz kısmını bir kez daha paylaşalım sizinle: Afganistanlı göçmen işçi Vezir Muhammed Nurtani 10 Kasım 2023’te çalıştığı kaçak maden ocağında kalp krizi...
- Artık eski kuşak işçilerden sayılırım. Mücadele örgütümüz UİD-DER saflarında yaş alıp 60’a merdiven dayadığım için kendimi bahtiyar hissediyorum. İlk 1 Mayıs’a 1979 yılında, İzmir’de, ustamla birlikte katıldım. Katılım oldukça yüksekti. Kalabalıkta...
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.
- İzmir Çiğli Belediyesine bağlı Çibel’de çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Nisanda greve çıktı. İzmir Narlıdere Belediyesine bağlı Narbel’de de Genel-İş İzmir 4 No’lu Şube ile SODEMSEN arasında...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....