ORS İşçilerine Jandarma Saldırısı
Günlerdir fabrika önünde haklarının tanınması için mücadelelerini sürdüren ORS işçilerine bugün jandarma saldırdı. Jandarma çoluk çocuk, kadın demeden işçilere gaz, boyalı su, coplarla saldırdı. Saldırı sonucunda yaralananlar, fenalaşanlar oldu.
İşçilerin aileleri, çocuklarıyla birlikte ORS direnişçilerine destek vermek için sabah erken saatlerden itibaren fabrikanın önünde toplandılar. ORS sözcüsü, toplanan kalabalığa yaptığı açıklamada, fabrika yönetiminin işçilere, “siz izinden döndüğünüzden beri biz duruma hazırız, sizi dışarıya bekliyoruz. Size kanunsuzluk yapmak istiyoruz” dediğini aktardı. Sözcü konuşmasına şöyle devam etti: “İşçinin halini hatırını sormayanlar, bugün 70 çeşit telefonla arar oldu işçiyi. Bunlara itibar etmeyelim. Şu anda aramızda yüzde 5’lik bir kopuş vardır. Bu hiçbir zaman birliğimizi bozmayacaktır. Bugün bizden ayrılıp fabrikaya girenler, namus sözü vermişlerdi. Bizim namusumuz burada bizi bekliyor, onların namusu nerede?” Bu sırada fabrikada çalışacak işçileri getiren servis otobüsleri işçilerin arasından geçti. Direnişçi ORS işçileri hep bir ağızdan “hakkımızı sizlere helal etmiyoruz” sloganını haykırdılar.
İşitme engelli bir ORS işçisi, patronun haksızlıklarına karşı tepkisini bağırarak dile getirdi. Direnişçi arkadaşları “Helal Olsun Sana” ve “Omuz Omuza” sloganlarıyla engelli direnişçiyi desteklediler.
İşçilerin birliğini istediği düzeyde kıramadığını anlayan patron, jandarmayı işçilerin üzerine saldırttı. İşçiler, eşleri ve çocukları coplandı, gaza boğuldu, TOMA’larla üzerlerine su sıkıldı ama işçiler geri adım atmadı. Bir ORS işçisi tepkisini şöyle dile getirdi: “Müdürler diyormuş ki bunlar yasadışı örgüt. Evet yasadışı ekmek örgütüyüz, ekmeğimizin ve şerefimizin peşindeyiz.”
Çoluk çocuk-kadın demeden saldıran jandarma, cop, plastik mermi, boyalı su kullandı. Saldırıya uğrayan işçiler askere “neden saldırıyorsunuz, biz size saldırdık mı?” sözleriyle tepki gösterdiler. Patronun kandırmasıyla işbaşı yapan işçiler de bu saldırılara kayıtsız kalmadılar. Dışarı çıkarak arkadaşlarıyla yeniden kenetlendiler, direniş saflarındaki yerlerini aldılar. Direnişçi bir işçinin, kendi küçük ama yüreği büyük çocuğu Melda Ceyhun, “Biz buradaysak Feridun’la Ahmet Bey de buraya gelecek” sözlerini haykırdı.
ORS işçileri, bugünü unutmayacaklarını, kolluk güçlerinin apaçık sermayenin hizmetinde olduğunu unutmayacaklarını, askeri işçilerin üzerine salanları unutmayacaklarını haykırıyorlar.
Renault ve Türk Traktör işçileri ORS işçilerini direnişin 12. gününde ziyaret ettiler
6 Eylülde Türk Traktör işçileriyle Renault işçileri ORS işçilerine dayanışma ziyareti gerçekleştirdiler. ORS işçileri, misafirlerini “Yaşasın İşçilerin Birliği”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması” sloganlarıyla karşıladılar. Bursa Oyak Renault ve Ankara Türk Traktör fabrikalarından gelen işçiler, ORS işçileriyle metal direnişi sürecinde edindikleri deneyimleri, kazanımlarını ve öngörülerini paylaştılar. Renault sözcüsü ve Türk Traktör sözcüsü yaşadıkları deneyimleri yaptıkları konuşmalarda aktardılar.
Renault sözcüsü şöyle konuştu: “Renault işçileri olarak biz de aynı süreçlerden geçtik. 14 gün boyunca birliğimizi korumaya çalıştık. Buradaki tek kazanım birliktir, bunu unutmayın. Aranıza girip bu birliği bozmaya çalışanlara müsaade etmeyin, biz bunu gördük. Bildiğiniz gibi 3 aydır içerideyiz, çalışıyoruz. Umarım siz de kazanımla bu direnişten çıkarsınız. Kazanımdan kastettiğim, tabii ki herkesin birlikte işe girmesidir. Bu bizim de masada olmazsa olmazlarımızdandı. Umarım siz de hak ettiğinizi kazanırsınız. Çünkü Türkiye’de işçi gerçekten çok şeyi hak ediyor. Bu yıllarca görmezden gelindi. Biz her ne kadar sendikamızdan şikâyet etsek de ya da fabrikalar şikâyet ederek MESS’ten dolayı istediklerimizi veremediğini söylese de, sonuçta biz işverene çalışıyoruz. Zaten sizin fabrikanız MESS’e bağlı değil. Fabrikayı 14 gün durdurduk ama her an çalışmaya hazırdık. Çünkü biz kimsenin zarar etmesini istemeyiz. İstediğimiz tek bir şey vardı; o da emeğimizin karşılığını almaktı. Siz de bunun için buradasınız. İçinizde yönetime ya da sendikaya yakın olanlar olacaktır. Vaatlerde bulunacaklar, dini, milli duyguları kullanacaklar. Siz işçi olduğunuzu unutmayın, o yeterli. Hepiniz aynı emeği veriyorsunuz ve bunun karşılığını istiyorsunuz.”
Türk Traktör sözcüsü ise şöyle konuştu: “Patron sizi ezebileceğini görürse hemen tepenize çökecektir. Bu sadece ORS için geçerli değil, tüm dünyada böyle. Biliyorum 10 gün direnmek zor. Biz de günlerce yağmura, çamura rağmen o kapıya dikildik. Ancak içimizden 200 kişi girmeye başladı. Sendikacılar adam topladı. Biz de buna karşı arkadaşlarımızı tek tek aradık, ‘Sen orada işbaşı yaparsan öbür gün bu patron bize her dediğini yaptırır’ dedik. Bunlar hep yaşadığımız deneyimler. Bir vardiyanın dışarıda kaldığı, diğerinin işbaşı yaptığı fabrikalara bakınca görüyoruz. İşçinin anasından emdiği sütü burnundan getiriyorlar. Mesele şu kapıdan girdiğimizde ‘Ben 10 gün onurumla, şerefimle direndim. Senin dediğine kanmadım, şimdi de çalışıyorum’ demekte. Yoksa yenildik, 11 gün şurada bekledik de ne oldu’ derseniz hiçbir şeyin garantisi yok. Protokol imzalanan yerlerde bile işten atmalar oldu. Bizim garantimiz birliğimiz ve beraberliğimizdir. Grev boyunca biz de en çok sorulan soru ‘İşten atılır mıyız?’ ya da ‘Kıdem tazminatını alabilir miyim’ gibi sorulardı. Bir grup işçi geldi ‘İşten atılabiliriz, işe başlayalım’ dedi. Bir sene sonra sizi atıp yerine adam almayacağının garantisi var mı? Bakın Renault’dakiler dimdik geldiler. Sırrı ne? Bu adamlar evliya mı? Hayır. Hepsi kenetlenmiş, birbirine güvenmiş, bir kişi bile vermemiş. Ne olursa olsun arkadaşlar, istediklerinizi alın ya da almayın bur birliğinizi bozmayın, sizi bölmelerine izin vermeyin”
Son Eklenenler
- Fernas madencilik ve Akcanlar Tekstil işçileri günlerdir seslerini duymayan Çalışma Bakanlığı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Polonez işçilerine bir kez daha saldıran çevik kuvvet polisi işçileri ters kelepçeyle gözaltına aldı. Ankara...
- Diyarbakır’a bağlı Merkez Bağlar ilçesinde 21 Ağustos Çarşamba günü kaybolan 8 yaşındaki kız çocuğu Narin Güran’ın cansız bedeni 8 Eylülde dere kenarında bir torbanın içinde bulundu. Türkiye’nin çeşitli illerinde Narin’in katledilmesine karşı...
- Sakarya Hendek’te faaliyet gösteren Oba Makarna fabrikasında 15 Eylül Pazar günü yem silolarının yakınında patlama gerçekleşti. Patlama sırasında ve patlamanın etkisiyle çıkan yangında aralarında itfaiye işçileri de olmak üzere 30 işçi yaralanırken...
- İşçi sınıfının sömürüye, eşitsizliğe, adaletsizliğe karşı mücadelesinin sembolü haline gelmiş şarkılar vardır. O şarkıları üreten ve söyleyen ozanlar vardır işçilerin unutmadığı, kuşaklar boyu saygı ve sevgiyle andığı. Onlardan biridir Şilili ozan...
- ABD’nin Boston ve Connecticut eyaletlerinde binlerce otel çalışanı toplu sözleşme görüşmelerindeki anlaşmazlık nedeniyle grevler düzenledi. 1 Eylülde Massachusetts Park Plaza Hotel’in önünde gece yarısı eylem başlatan işçilere, ülkenin çeşitli...
- Topraktan başını güneşe uzatan filiz, meyve veren dal, ana rahminden kopup emekle, sabırla büyütülen çocuk… Yeşeren, serpilip gelişen, bugünden yarına geleceğe dönüşen yaşam… Biz emekçi kadınlar yaşam zahmetsiz, kahırsız, mutlulukla aksın isteriz....
- Burjuva partilerin vekil adayları seçim zamanı bizdenmiş gibi görünüp türlü vaatlerle oyumuzu almaya çalışırlar. Seçim biter bitmez sonraki seçime dek bizi umursamazlar. İşçi ve emekçilerin haklarına saldırı, sermaye sahiplerine kıyak anlamına gelen...
- 57 gündür direnişte olan Polonez işçileri gece ve gündüz fabrika önünde direnerek, polisin baskısına boyun eğmeyerek mücadele ediyor, sendikal haklarının tanınmasını istiyor. Antep’te bulunan Akcanlar Tekstil işçileri de 7’li vardiya sistemi...
- DİSK’in “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet” şiarıyla düzenlediği eylemler devam ediyor. 13 Eylülde Mersin’de Özgecan Aslan Barış Meydanında gerçekleşen eyleme DİSK’e bağlı sendikalarda örgütlü işçiler, DİSK Yönetim Kurulu,...
- Soma Katliamında sorumluluğu olan ve daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisinin 10 yıl sonra yargılanmaya başlandığı davanın ikinci duruşması 12 Eylülde Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Sanıklar bir kez daha mahkemeye getirilmezken, sanık...
- 78’liler Hareketi, 12 Eylül askeri faşist darbesinin 44. yılında İstanbul Taksim Kazancı Yokuşunda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya 20’nin üzerinde kurum temsilcisi ve UİD-DER’li işçiler katıldı. “12 Eylül Tekçi Rejimle İç İçe Sürüyor”...
- İşçi sınıfının genç ve çalışkan evlatları, hepinize sınıfımızın samimi sıcaklığıyla merhabalar. Her birinizin mutlaka duyduğu, gördüğü, alıp okuduğu, hatta belki arkadaşlarınıza da önerdiği kişisel gelişim kitapları üzerine sizlerle hasbihâl etmek...
- Zaman hızla akıp gidiyor. Gündemimiz de aynı hızla değişiyor. Hiç düşündük mü, nasıl oluyor da yaşanan büyük olaylar, felaketler bile çok kısa sürede hiç olmamışlar gibi gündemden çıkıyor? Mesela Haziran ayında Diyarbakır ve Mardin’de çıkan orman...