Sana Para Lazım Değil mi?
Sancaktepe’den UİD-DER’li bir işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Geçtiğimiz aylarda sıkça karşılaştığım bir soruydu bu “sana para lazım değil mi?” sorusu. Neredeyse her sohbetin sonu bu soruya çıkıyordu. Her söylediğime ise “eee para lazım” cevabı veriliyordu. O kadar ki artık rüyamda bile bu soruyla karşılaşır oldum: “Sana para lazım değil herhalde?”
Aslında sohbetin mazisi işe ilk girdiğim günlerde başladı. Günde 12 saat çalışıyorduk ve yaklaşık bir saatimiz de yollarda geçiyordu. Patrona verdiğimiz koca bir günden bize sadece 11 saat ve bizi bekleyen eşimiz, ailemiz, arkadaşlarımız ve çalışmaktan yorgun düşmüş bir beden kalıyordu. Elbette bu sürede yorgun bedenimizi dinlendirmek bile mümkün olmuyordu. İşyerinde artık her fırsatta bu konuyu gündem yapıyordum. Kâh “şimdi şöyle bir ormanda ağaçların arasında hamak kurup yatıp dinlenmek vardı”, “şimdi sevdiklerinle şöyle bir sahilde dolaşıp deniz havası almak vardı” gibi hayal kurarak, kâh “yeter canımızı mı alacaklar, yaşamaya vakit kalmıyor” deyip isyan ederek arkadaşlarıma ne halde olduğumuzu anlatmaya çalışıyordum. Bu sohbetlerin sonu hep “bunları yapabilmek için para lazım”a ve onun için de mesai yapmak gerektiğine çıkıyordu. Neyse zamanla “artık yeter” sesleri artmaya başladı ve 12 saat çalıştırma patronun da işine gelmediği için 2’li vardiya sisteminden 3’lü vardiya sistemine yani günde 8 saatlik çalışma sistemine geçmeye karar verildi.
Fabrikada sanki bir bayram havası esti ama buruk bir bayram havasıydı bu. Çünkü tamam güzel az çalışacaktık; dinlenecek, gezecek, kendimize vakit ayırabilecektik ama para lazımdı ve maaş yetmiyordu. Bu sefer de 6 gün çalıştığımız yetmiyormuş gibi Pazar mesaileri başladı. Birkaç Pazar mesaiden kaçınca, (kaçınca diyorum çünkü aslında bir güncük tatilimizi bile ancak kaçarak yapabiliyordum) hemen meşhur söz biraz dalga ile karışık olarak yine karşıma çıktı “sana para lazım değil herhalde, hiç mesaiye kalmıyorsun?” Sanki Ağaoğlu’nun çocuğuyum babam İstanbul’u talan etmiş bir müteahhit ve ben para içinde yüzüyorum! Artık yeter dedim ve bu “para lazım” meselesine savaş açtım. Bu lafı her söyleyene farklı örneklerle cevap vererek söylediğinin ne anlama geldiğini ve ne yapılması gerektiğini tartıştık. Bu sohbetler sonunda artık “mesai yapalım, para lazım” denmiyor “maaşımızın artması lazım” deniyor.
Kapitalizm öyle insanlık dışı bir sistem ki, biz işçileri sömürüyor, insanı insanlıktan çıkarıyor, hiç bir insani ihtiyaç ve değer tanımıyor. Yaşamımızı sürdürebileceğimiz, dinlenebileceğimiz bir ev, sağlıklı kalabilmek için hastane, karnımızı ve gözümüzü doyuracak lezzetli ve sağlıklı yiyecekler, bir yerlere gitmemizi sağlayacak ulaşım araçları, sinema, konser, tiyatro, tatil gibi sosyal aktiviteler, bedenimiz, zihnimiz ve ruhumuz için her şey... Bunların tümü bu sistemde para ile satılır ve biz işçilerin aldığı ücretler bunların tümüne ulaşmaya yetmez, gece gündüz çalışarak ihtiyaçlarımızı ancak en asgari düzeyde karşılayabiliriz. Oysa bu ücretli kölelik düzeni olmasa tüm eşitsizlikler ve adaletsizlikler giderilebilir, bu dünyadaki tüm insanların ihtiyaçları karşılanabilir, açlık da yoksulluk da olmaz. Onun için patronların sistemleri kapitalizm de, paraları da lazım değil. Bizim sırtımızdan bu dünyayı talan ettikleri yeter. Onlardan kurtulmak için örgütlenmeli, örgütlenmek için ise daha fazla çaba harcamalıyız. Yoksa sana örgütlenmek lazım değil mi?
Son Eklenenler
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...
- Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Purmo Group'ta grev, 66. gününde kazanımla sonuçlandı. Elazığ’ın Alacakaya ilçesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de, düşük ücretlere ve hak gasplarına karşı 1 Temmuzda iş bırakma eylemi başlatan maden...
- Sabahtan akşama kadar televizyon izlesek, kanal kanal gezip tartışma programlarına, dizi ve filmlere baksak hiçbirinde işçilere ve sorunlarına dair gerçekleri göremeyiz. Yüksek tirajlı gazetelerde, çok tıklanan haber sitelerinde işçilerin...
- Trafikte, toplu taşımada, market alışverişinde, hastane kuyruğunda, hatta yolda yürürken bile birbiriyle tartışan veya kavga eden insanlara şahit oluyoruz. Hatta bizler de kimi zaman bu tartışmaların bir parçası oluyoruz. Peki bu gerginlik nedensiz...
- Yaz aylarında havaların bir anda ısınmasıyla birlikte işyerleri adeta fırın gibi oldu. Gün içerisinde işçilerin sırtındaki ter birkaç kez kuruyor. İşte bu koşullarda her şeye rağmen Ramazan ve Kurban Bayramı tatilleri biz işçiler için bir can simidi...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden 1,5 yıl geçti. On bir kenti etkileyen depremlerde enkaz altında kalan on binlerce insanın ve yakınlarının feryatları günlerce dinmedi. Enkazdan sağ kurtarılabilecek binlerce insan, arama kurtarma çalışmalarının...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan ve Özçelik-İş Sendikasının örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 20 Haziranda greve çıkmışlardı. UİD-DER’li işçiler olarak bizler de...
- Srebrenitsa’da, 1995 Temmuzunda, 8 bini aşkın Boşnak, Sırp egemenleri tarafından katledildi. Geçmişten günümüze emperyalistlerin kışkırttığı tüm savaşlara baktığımızda ölenlerin, acı çekenlerin, yasa boğulanların emekçiler olduğunu, savaştan siyasi...
Düşün
Okyanusları, denizleri, dereleri, nehirleri
Düşle
Parmaklıkların ötesindeki sonsuz dünyayı
Düşün
...- 43 gündür direnen Sumitomo işçilerinin grevi kazanımla sonuçlandı. Adana’da PTT bünyesinde çalışan taşeron işçiler iş baskısı ve kötü çalışma koşullarına karşı 9 Temmuzda iş bıraktı. İşçilerin eylemi ikinci gününde kazanımla sona erdi. Manisa’da...
- TÜİK Haziran 2022 itibariyle enflasyon sepetine hangi ürünleri koyduğunu ve bu ürünlerin fiyatını ne olarak kabul ettiğini açıklamayı bıraktı. İki yıldır TÜİK’in açıkladığı enflasyonu neye göre hesapladığını bilmiyoruz. Yani sepet iki yıldır kayıp!...