Tekstil İşçilerinin Sorunları
Sarıgazi’den tekstil işçileri

Merhaba arkadaşlar,
Biz 14 yıllık tekstil işçisi iki arkadaşız. Tekstil sektöründe çalışan işçilerin sorunlarını kendi yaşadıklarımız üzerinden anlatmak istiyoruz sizlere. Öncelikle tekstil sektöründeki patronların oldukça örgütlü olduğunu söyleyelim. Her yıl bir araya gelip işçilere ne kadar zam vereceklerini, parça başı iş verip vermeyeceklerini konuşup ortak karar alıyorlar. Hiçbiri de aldıkları kararın dışına çıkmıyor. Ama ne yazık ki biz işçiler onlar kadar birlik değiliz. Bu nedenle de yaşadığımız pek çok sorun var.
Tozun, pisliğin içinde çalışıyoruz. Çoğu zaman tuvaletlerde sabun bile bulunmuyor. Üç kuruşluk sabunu bile çok görüyor bize patronlar. Fazla mesai yapılacağı zaman bırakın bize sormayı, çıkış saati gelinceye kadar haberimiz bile olmuyor. Paydos saatine 5 dakika kala “mesai var, çıkmayın” diyorlar. Kimse bize bir işimiz olup olmadığını sorma zahmetine bile katlanmıyor. Hastamız olamaz, planlarımız ya da özel işimiz hiç olamaz! Bütün hayatımızı onların mesai ihtiyaçlarına göre düzenlemek zorundayız.
Zaten mesai kalmak istemediğimizde doğrudan kapıyı gösteriyorlar. Pazar günü yaptığımız mesailerin ücretini vermek yerine hafta içi bir gün izin veriyorlar. O da genellikle onların belirlediği, iş olmadığı bir gün oluyor. Hafta içi yaptığımız mesaileri de yine gelmediğimiz günden kesiyorlar. Ama her seferinde iş yasasındaki gibi 1 saate karşılık 1,5 saat izin vermek yerine 1 saate karşılık yine 1 saat izin veriyorlar. Zaten ücret olarak vereceklerse de saatlik ücretimizi eksik hesaplıyorlar. Çünkü günlük ücretimizi 8’e değil 10 saat çalıştığımızı iddia ederek 10’a bölüyorlar! Böylece saatlik ücretimiz düşük çıkıyor.
Normalde hafta içi çalıştığımızda zaten 45 saati doldurmuş oluyoruz. Ama biz Cumartesi günleri de öğlene kadar çalışmak zorundayız ve bu çalışma fazla mesai sayılmıyor. Sigortamız asgari ücret üzerinden ödeniyor.
Biz köle ya da robot değiliz. İnsanız ve insan muamelesi görmek istiyoruz. Susmak bir yere kadar oluyor. Bütün bu haksızlıklara maruz kalıp sesimizi çıkaramamak, çıkardığımızda da “nankör”, “uyanık”, “üçkağıtçı” gibi ithamlarla karşı karşıya kalmak çok zorumuza gidiyor. Ama işte bir kez örgütlü olmadığımızda bütün bu sorunlar karşısında çaresiz kalıyoruz. Zaten öyle bir yetiştirildik ki bugüne kadar bize hep konuşmanın, karşı gelmenin ayıp olduğu söylendi. O yüzden ne kadar haklı olduğumuzu bilsek de patronlar karşısında dilimiz tutuluveriyor. Biliyoruz ki başka bir işyerine gittiğimizde de işçiler birlik değilse yine aynı sorunlarla karşılaşacağız. O yüzden sorunlarımızın çözümü birlik olmaktan geçiyor. Hakkımızı bilelim, örgütlenelim, mücadele edelim.
Yakası Beyazlayan Bahtı Karalar
Son Eklenenler
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu DİSK’in araştırma birimi DİSK-AR tarafından hazırlanan “Enflasyon ve Artan Vergi Yükü” Raporu, 2025 yılının ilk 8 aylık döneminde işçilerin yaşadığı ücret kayıplarını gözler önüne serdi. Raporun sonuçları, 5...
- Her gün yeni bir gündemle uyanıyoruz. “İktidardakilerin dertleri ya da amaçları nedir, neyi hedefliyorlar” gibi sorular sormamız bile tuhaf oluyor. Güya bizi düşündüğünü, bizim için çalıştığını ileri süren iktidar sorunları büyütüyor, içinden...
- ABD’de geleneksel olarak her yıl Eylül’ün ilk Pazartesi günü kutlanan Emek Günü’nde, bu yıl da ülke genelinde yüz binlerce emekçinin katıldığı kitlesel eylemler düzenlendi. New York, Boston, Şikago başta olmak üzere birçok şehirde sokaklara çıkan...
- Afganistan’da on binlerce emekçi, 31 Ağustos gecesi derin bir acıya uyandı. Ülkenin doğusunda yer alan Kunar eyaletinde meydana gelen 6.0 büyüklüğündeki deprem, kısa sürede büyük bir yıkıma yol açtı. İlk belirlemelere göre en az 2200 kişi yaşamını...
- Düşük ücretler, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması ve ağır çalışma koşulları nedeniyle işçilerin yaşadığı sorunlar büyüyor. Çalışma yaşamını düzenleyen yasalar yalnızca kâğıt üzerinde kalıyor, patronlar hiçbir yaptırıma maruz kalmadan hukuksuz...
- Sosyal medyaya, Türkiye’nin geleneksel sermaye kesimlerinin önde gelenlerinden olan bir annenin paylaşımı düştü.
- Birleşik Metal-İş ve Türk Metal sendikaları 4 Eylülde sendika genel merkezlerinde basın toplantıları yaparak TİS tekliflerini açıkladılar.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. 2 Eylülde İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresini iptal etti. İl Başkanı Özgür Çelik’i ve yönetimi görevden alarak yerine kayyum atadı.
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...