Ateşin Tutuşturduğu Gibi
Gebze’den bir kadın işçi
İnancımız ve inadımızla, haklı taleplerimizle doldurduk meydanları 1 Mayıs’ta. Ellerimizde dalgalanan kızıl bayraklarımız ve tarihine sahip çıkan işçi sınıfı. Arifesi heyecanlı, sabahı coşku dolu. Milyonlarca işçinin emekçinin kalbinin aynı anda attığı, aynı sloganlarla sesini dünyaya haykırdığı gün, bizler de Gebze’den işçilerin mücadele örgütü UİD-DER’li dostlarla doldurduk meydanları. Kadınıyla, erkeğiyle, yaşlısı, genci, çocuğuyla koca bir dünya işçi sınıfıyla yan yana yürüdüğümüz ve aynı taleplerimizi dile getirdiğimiz mücadele günümüzü coşkuyla karşıladık. İşçi sınıfının önderlerinin bizlere miras bıraktığı mücadele geleneğini yeni kuşaklara aktarabilmek için vardık, varız, var olacağız şiarıyla kaldırdık sıkılmış yumruklarımızı. İçimizdeki hıncımızla, öfkemizle, mücadelemizin ve örgütlü birliğimizin verdiği güçle haykırdık: “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek”, “Kahrolsun Kapitalist Sömürü Düzeni”.
Sermaye sınıfı, borazanı medyayla 1 Mayıs’ın içini ne kadar boşaltmaya çalışsa da biz tarihimize sahip çıkıyoruz ve çıkmaya devam edeceğiz. Onların yalanlarına kanmadık, kanmayacağız. Sloganlarımızda sesimizi yükselttiğimiz gibi İZİN VERMEYECEĞİZ. Haklarımızın gasp edilmesine, kıdem tazminatının yağmalanmasına, grev yasaklarına, savaşlara, kıyımlara, katliamlara izin vermeyeceğiz. Baskıların, yasakların arttığı bu süreçte binlerce işçinin meydanları doldurması ateşin otları tutuşturması gibiydi. Sokaklar, kaldırım taşları, solgun binalar bile hayat bulmuş sloganlarımıza eşlik ediyordu. Milyonlarca işçinin coşkusuyla kaplandı yeryüzü.
Sermaye sınıfı ve hükümet karşımıza engeller çıkarsa da bu kavga hiç bitmedi ve hiç bitmeyecek. Ta ki bu sömürü düzenini yıkıp, yerine sınıfsız, sömürüsüz bir dünya kurana dek. Üreten biziz, sömürülen ezilen biziz, savaşlarda ölen-öldürülen bizim canlarımız, açlığa yoksulluğa mahkûm edilen bizim yaşamlarımız. Bütün zenginlikleri yaratan biz işçilerin nasırlı elleriyse bu çarkı bozuk düzeni değiştirecek olan da bizleriz. 1 Mayıs örgütlü gücümüzü dosta düşmana gösterdiğimiz çok anlamlı bir gündü fakat mücadelemiz her gün devam edecek.
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
“Kendim İçin”
Son Eklenenler
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...