“Kadın İşçilerimiz Daha Cesurdu”
1974 yılı sonunda Beko işçileri Maden-İş Sendikasında örgütlenirken, sarı sendika Cevher-İş sahte üyelik fişleriyle Beko işçilerini kendi üyesi gibi gösterir. 17 Ocak 1975’te, 500’den fazla işçi pankartlarını alarak yetkili iş mahkemesinde görülecek duruşmaya katılmak üzere yola çıkar. Beyazıt çevresindeki katılımlarla birlikte kalabalık 8 bin kişiye ulaşır. İşçiler Sultanahmet’teki adliyeye doğru sloganlarla gider.
“Kadın işçilerimiz daha direngendi, daha cesurdu”
Şevket Yüksel, işçiler Adliye’ye yaklaştığında olanları şöyle dile getiriyordu: “Adliye’ye yaklaştığımızda polis karşıladı bizi, yolumuzu panzerlerle, barikatlarla kestiler. Adliye’ye girmemizi engellediler. Çok sayıda kadın-erkek arkadaşlarımız yaralandı, hatta polislerden de yaralananlar oldu. İşi çatışmaya vardırdılar.
Oysa hepimizin ellerinde Adliyeye verilmek üzere hazırladığımız dilekçelerimiz vardı ve bizim niyetimiz ortadaydı. Dilekçelerimizde ‘Maden-İş’e üyeyim. Durumun referandum yoluyla tespit edilmesini istiyorum’ yazıyordu.
Orada polis engelini aşmaya var gücümüzle çalıştık ama ne mümkün. Polisler, 14 işçiyi gözaltına aldılar. Daha sonra avukatlarımızla birlikte gittik ve çıkarttık onları. O gün Sultanahmet’te müthiş bir arbede yaşandı. Polis kadın-erkek, yaşlı-genç demedi çok acımasız davrandı. Hayatımızda ilk kez elektrikli copu orada tanımış olduk böylece.
Bu arada Genel Merkez’den Rasim Öz’ün ve 14. Bölge’den lakabı Petrocelli olan Ali Şen’in gerçekten çok mücadeleci, çok yaman avukatlar olduğuna tanık olduk. Bize dağılmamamızı anons ediyorlardı. Bizler de zaten sıkı sıkıya kilitlenmişiz birbirimize. Hiç birimizde korkudan eser yok.
Kadın işçilerimiz daha da direngendi, daha cesurlardı. Polisin üstüne yürüyorlardı korkusuzca. Nitekim yaralanan işçilerin dördü de kadındı. Melek Yeğe ve Ayşe Durak’ın tedavileri kısa sürede sonuçlanırken, Hatice Baca ve Cemile Ertürk hastaneye kaldırılmıştı.
Süha adında bir arkadaşımız polisin copuna karşı koyarken görüntülenmiş, Hürriyet gazetesinde çıkmıştı.
Bu arada ekipler amiri Zekai Yıldız da atılan bir taşla yaralandı. Onun yerine gelen amir daha bir insandı. Bizi dinledi, neden geldiğimizi, ne istediğimizi sordu. Bizler de ona elimizdeki dilekçelerimizi gösterdik. Sonra bizi ikişer ikişer içeri aldı ve dilekçelerimizi böylece iletmiş olduk.
Çok kötü, zor bir gündü ama hakkımızı da aldık, yediğimiz copların, tekmelerin acısını unuttuk. Çünkü Türkiye’de ilk defa referandum hakkını elde etmiştik.”
Kemal Türkler, eylem konusunda basına verdiği demeçte olayı şöyle özetlemişti: “DİSK’e bağlı Türkiye Maden-İş Sendikasına üye olan 700 işçinin sendika seçme özgürlüğünü kullanması sahte üyelik fişleri ile toplu sözleşme yapmaya kalkışan Cevher-İş Sendikasının suçüstü yakalanmasını sağlamıştır.”
Kaynak: Derinden Gelen Kökler
Son Eklenenler
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...