“Bir Tane Yeter, Para Yok!”
İzmir’den emekli bir işçi
İşçi sınıfının ozanı Ruhi Su o gür ve coşkulu sesiyle “Dinleyin arkadaşlar bir atasözümüz var. Biri yer, biri bakar. Kıyamet ondan kopar” sözleriyle başlıyor şarkıya. Aynı şarkıyı mücadele örgütümüz UİD-DER’in Müzik Topluluğu da 1 Mayıs meydanlarında, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde, grev ve direniş alanlarında işçilerle birlikte haykırıyor.
Bu sömürücü düzen yani kapitalizm tarih sahnesine çıktığı günden bugüne birileri yerken birileri baktı. Açlık da sefalet de sürekli artıyor. Her gün açlıktan ölenlerin sayısı artıyor. Normal bir şeymiş gibi her yıl açlıktan ölen insanların sayısı açıklanıyor. Yardım kuruluşlarının hiçbiri insanların açlıktan ölmesinin sebebinin kapitalist sistem olduğunu söylemez. Açlara, yoksullara bir lokma ekmek verdiklerinde de sanki babalarının ambarından veriyorlarmış gibi ellerinin, eteklerinin öpülmesini isterler.
Kapitalist düzenin bugünkü krizinin, tarihi boyunca eşi benzeri görülmedik denli derin olduğuna yaşayarak tanık oluyoruz. 15 yaşındaki öğrencilerden, 80 yaşındaki dedelere dek “böyle gitmez, böylesini hiç görmedik” sözlerini duyuyoruz. Yüzüne bakıp halini hatırını sorduğumuz komşularımızdan geçinemedikleri dışında sözler duymaz olduk.
Migros “ucuzluk günü” diye kapıya reklam kâğıdı bırakmıştı. Tavuk etinde indirim var diye gittim. Doğrusu kendimden çok balkonda baktığım kedi ve diğer sokak kedileri için tavuk eti alacaktım. Kedi mamalarının kilosu kırmızı etin fiyatıyla yarışıyor. Migros yoksulların neyi ne kadar alabileceğini bizden daha iyi biliyor. Bu nedenle tavuk budu tekli, ikili, üçlü, dörtlü şekilde paketlenmiş. Tekli tavuk budunun fiyatı 19 lira. Ben bakarken genç ve bayağı yapılı biri de telefonda konuşarak tavuklara bakıyordu. “Bir yeter. Çorba yaparsın. Etini çocuklar yer” dedi. Eşi ise “bir kime yetecek? Kaç aydır et yemedik ya” diye isyan ediyordu. Tanıştık. Ne iş yaptığını sordum. “Burada çalışıyorum” dedi. Ben de “valla kendimden çok kediler için geldim” dedim. “Abi önceden ben de mama alıp sokağa bırakıyordum. Artık o günler çok geride kaldı. İki çocuk var. Vallahi eve giderken ikiyi bırak bir çikolata dahi alıp gidemiyoruz. Eşim de burada çalışıyor. İster inan ister inanma. En son ne zaman eve et alıp götürdüğümüzü unuttuk” diyerek içinde bulundukları durumu anlattı.
Ruhi Su’nun şarkının sonunda dediği gibi, “Herkese yeter dünya. Herkese yeter ekmek”. Dünyanın ve ekmeğin herkese yetmesi için hepimiz bir olup, birlikte mücadele vermeliyiz.
Asgari Ücrete Zam Tartışmaları
Son Eklenenler
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...