Buradasınız
Biz Birlik Olmaya Mecburuz!
Sefaköy’den bir işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Birlik olmak meselesi ortaya atılınca hep şöyle sözler duyarız: “Bu işyerinden bir şey olmaz”, “biz denedik olmadı, olmaz, boşuna uğraşma!”, “on beş kişi toplanıp patronun odasına dayandık, arkama bir baktım kimse yok”, “bu işyerinde kimseye güven olmaz”...
Oysa bizlerin öncelikli olarak birbirine güvenen işçiler haline gelmemiz gerekiyor. Birlik olamazsak patronların her türlü saldırısına maruz kalmaya devam edeceğiz. Meselâ yarın öbür gün patron krizi bahane edip bizleri işten attığında patronun karşısına hep birlikte çıkabilecek miyiz? Belirsiz. Patron işyerinde sendikanın adını duyduğunda hemen başı çekenleri bulup işten atıyor. Peki buna nasıl cüret edebiliyor? Tabii ki karşısında ciddi bir güç olmamasından. Bizler kendi ortak çıkarlarımız doğrultusunda nasıl bir araya geleceğiz diye kendimize sormalıyız.
Bir araya gelmek, birbirimize güvenmek için birbirimizi daha yakından tanımalıyız. Peki nasıl? Eskiler der ki; “bir insanı en iyi tanımanın yolu onunla yolculuk etmektir”. Tabii biz şimdi çıkıp işyerindeki arkadaşlarımızla bir yerlere yolculuk edecek değiliz. Ama biraz düşünürsek yapabileceğimiz çok şey var. Meselâ biz kendi işyerimizde birbirimizi daha iyi tanımak için ortak organizasyonlar yapıyoruz. Birlikte piknikler düzenledik, futbol organizasyonları yapıyoruz, sinemaya gidiyoruz, bir arkadaşımızın evinde toplanıyoruz, yemeğe gidiyoruz... Böylece işyerinde yeterince birbirini tanıyamayan işçiler işyeri dışında birbirini daha iyi tanımış oluyor. Birbirimizle paylaşabileceğimiz bir şeyler olduğunu gördükçe aramızdaki güven bağları güçleniyor. Dürüst işçiyle yalaka işçi daha net çıkıyor ortaya.
İşçileri bir araya getirme, patronlara karşı birlik oluşturma noktasında çok büyük deneyimlere sahip olan işçi örgütü UİD-DER’in bizlere çok faydası oluyor. Bu konuda her işçi UİD-DER’in deneyiminden yararlanmalı. Çalışma koşullarının ağırlığı, iş saatlerin uzunluğu, fazla mesailer, ücretlerin düşük olması işçilerin sosyalleşmesi önünde büyük engel oluştursa da patronlar karşısında birlik olmaya mecburuz. Çünkü bu düzen bizlere gelecek vaat etmiyor. Her gün işçiler fabrikalarda, madenlerde, inşaatlarda iş cinayetlerine kurban gidiyor. İsteyeceğimiz hakları ancak birlikte mücadele edersek elde edebiliriz.
25 Kuruşluk Hikâye
Son Eklenenler
- 2025 yılı için asgari ücret zammı, TÜİK’in sahte rakamlarıyla açıklanan enflasyon oranının dahi altında kalan yüzde 30 olarak belirlendi. Patronlar da işçilere bu sefalet zammını dayatıyor. Şubat ayıyla beraber zamlı ücretlerin açıklanması sonrası...
- İş kazaları ve iş cinayetleri dur durak bilmiyor. Sermeyenin aç gözlülüğü işçileri yaşamından ediyor. Balıkesir’de bulunan ZSR Patlayıcı üretim tesisinde, 24 Aralık 2024’te gerçekleşen patlamada 11 işçi yaşamını yitirdi. Patlama sonrasında Balıkesir...
- Maraş ve Hatay başta olmak üzere 11 şehirde çok büyük yıkım yaratan, yaklaşık yüz bin insanın hayatını kaybettiği, on binlerce insanın yaralandığı, milyonlarca insanın yaşamının derinden etkilendiği 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti....
- Siyasi iktidarın ekonomi politikalarının hedefi belli: Ekonomik yıkımın bedelini işçi ve emekçilere ödetmek, on milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin açlığa talim etmesi pahasına sermayeyi dizginsizce büyütmeye devam etmek. Soygunun, talanın...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti. Aradan geçen zamanda depremlerin yarattığı yıkımın, ortaya saçılan yolsuzlukların, usulsüzlüklerin ve boş vermişliğin hesabı sorulmadı. Siyasi gelişmelerle, yaratılan yapay gündemlerle yaşanan felaketin...
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...