Dövüşenler ölenlerin tutmaz yasını
UİD-DER'li işçiler
Merhaba dostlar!
İşçi sınıfı önderlerimizin ölüm yıldönümünde düzenlediğimiz “Dövüşenler Ölenlerin Tutmaz Yasını!” adlı seminerimizde bir kez daha gerçek önderlikten yoksun olan işçi sınıfının, gerçek önderini bulmadan burjuvazi tarafından hem sömürülecek hem de gün be gün kanının emileceğini gördük.
1917 Ekim Devriminde Lenin ve Bolşevikler önderliğinde işçi sınıfının iktidara gelmesi tarihin altın sayfalarına yazıldı. Ne yazık ki Avrupa ülkelerinde devrim ihanete uğradı. İşçi sınıfının baş eğmez enternasyonalist devrimcileri Kızıl Rosa ve Karl Liebknecht, Alman sosyalist partisi tarafından Ocak 1919’da asker dipçikleri ile öldürülürler. 1921 yılına gelindiğinde ise Türkiye’ye girmemesi için engellenen Mustafa Suphi ve yoldaşları da bizzat burjuva Kemal tarafından Karadeniz’in soğuk sularında boğduruldular. Ve tarih bize bir kez daha gösterdi ki; kapitalizm, gerçek önderlik olmadan, devrim bütün dünyaya yayılmadan yıkılmayacak.
İşçi sınıfının unutulmaz önderleri, bizlere mirasıyla ışık tutan, parlayıp sönmeyen birer yıldızdırlar. Biz işçi sınıfına düşen görev; o yıldızların ışığında yürümek ve bütün dünyanın işçilerini birleştirmek. Ve diyoruz ki: İşçiler Birleşin, İktidara Yerleşin!
Kumkapı’dan bir işçi
-------------------------------------------------
Merhaba dostlar. Geçtiğimiz hafta UİD-DER’in işçi özeğitim toplantısı vardı. Dört büyük işçi önderinin, Lenin, Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Mustafa Suphi’nin vermiş oldukları mücadeleleri ve burjuvalar tarafından nasıl hunharca katledildiklerini, o büyük önderlerin ölümünün bizlere neler kaybettirdiği anlatan sunuma, slayt gösterisi, şiirler, şarkılar ve marşlar eşlik etti.
Önderlerimizin ölümü bizim kuşağımıza vahşet ve zulüm bıraktı. Alman devriminin önderleri Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht’in ölümü Alman devrimin gerçekleşmesini önledi. Ne yazık ki Alman devriminin önderlerini katleden Alman sosyal demokrat partisiydi. Bu iki büyük işçi önderinin katledilmesi işçi sınıfını öndersiz bıraktı. Öndersiz kalan devrim yenilmeye mahkûm oldu.
Mustafa Suphi ve on dört yoldaşı ise Karadeniz’in hırçın sularında boğduruldu. 15 insanı, insandan öte 15 devrimciyi Karadeniz’in hırçın sularında katlettiler. Onların ölüm emrini verense bizzat M. Kemal idi. Böylece Türkiye’de sosyalist örgütlenmenin önüne geçilmek istenmişti.
Ardından Lenin’in ölümü Rus devrimini başsız bıraktı ve gelişen bürokrasi iktidarı 1928’de ele geçirdi.
Tarihte gördüğümüz gibi işçi sınıfının önderlerinin katledilmesi bizim kuşağımıza zülüm bıraktı, sömürü bıraktı, açlık bıraktı, emperyalist savaşlar bıraktı. Rusya’daki işçi devrimi tüm dünyaya yayılsaydı, Alman devrimi gerçekleşseydi, biz bugün bu koşullarda değil bambaşka koşullarda olacaktık. Emperyalist savaşların olmadığı, sömürünün olamadığı, insanların sadece ihtiyaçları için çalıştığı, insan gibi yaşadığı bir dünya da olacaktık.
Tarih bize önderlerin yokluğunun nelere yol açtığını gösterdi. Önderlik devrimin beynidir. Tıpkı insan vücudu gibi düşünürsek, beyin olmadan vücut hareket etmez, çünkü kolların, ellerin, bacakların hareket etmesini sağlayan beyinin gönderdiği sinyallerdir. Biz de beynimize sahip çıkmak zorundayız.
Bizler bizden sonraki kuşaklara ne bırakacağız? Zulüm mü? Yoksa insanca bir yaşam mı? İnsanca bir yaşam bırakmak istiyorsak birlik olup örgütlenmeli mücadele etmeliyiz.
Örgütlüysek Her Şeyiz Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
Dünyanın Bütün İşçileri Birleşin!
Yaşasın Uluslararası İşçi Dayanışması!
Esenler’den bir kadın işçi
Suçlu kim?
21. Yüzyılda Kölelik
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- Çorum’un Dodurga ilçesinde bulunan maden ocağında faaliyet gösteren ODAŞ Elektrik bünyesindeki Yel Enerji’de çalışan işçiler patronun sendika düşmanlığına karşı 9 Mayısta direnişe başladı. Yel Enerji işçileri kötü çalışma koşulları ve düşük...
- Sınıfımızın uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Mücadele örgütümüz UİD-DER, bu sene 1 Mayıs’ı işçi kentleri olan Bursa ve Lüleburgaz’da kutlama kararı aldı. Bizler de bu doğrultuda tüm hazırlıklarımızı yaparak...
- Öz İplik-İş Sendikası, Başkanlar Kurulunu, direnişteki Durak Tekstil işçileriyle dayanışmak amacıyla Bursa’da gerçekleştirdi. Kurulun ardından sendika yöneticileri direnişlerinin 83. gününde Durak Tekstil işçilerini ziyaret etti. Burada yapılan...
- 1 Mayıs işçi sınıfının uluslararası birlik ve mücadele günü. Her 1 Mayıs’ta UİD-DER’li mücadeleci işçiler bir gelincik tarlasını andırır gibi dolduruyorlar meydanları. Her 1 Mayıs’ta, işçi sınıfının bu çalışkan evlatları coşku dolu, disiplinli...
- Merhaba dostlar, uzun zamandan beri çalışma şartlarım nedeniyle birçok etkinliğe katılamıyordum. Yaşımın genç olmasına rağmen heyecanımı yitirmiştim. Hem yaşadığım şehirlerde etkinliklerin olmaması hem de maddi imkânsızlıklar yüzünden uzak kalmıştım...
- İstanbul Eyüpsultan’da özel bir lisenin müdürü 74 yaşındaki emekli öğretmen İbrahim Oktugan öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürüldü. Öğretmenler “Can Güvenliğimiz Sağlansın, Gerekli Tedbirler alınsın!” talebiyle İzmir’den Bursa’ya, Mardin’...
- 21-28 Nisan Ebeler Haftası ve 12-18 Mayıs Dünya Hemşireler Haftası vesilesiyle 10 Mayısta İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen hemşire ve ebeler basın açıklaması gerçekleştirdi.
- Bu sene 1 Mayıs’a UİD-DER’le birlikte bir işçi kenti olan Lüleburgaz’da katıldım. 1 Mayıs heyecanımız sabah saatlerinde başladı. Yol boyunca türkülerimizle, marşlarımızla 1 Mayıs alanına gittik. Tabii içimizde İstanbul’da kitlesel ve birleşik bir 1...
- 1 Mayıs’a gitmeden önce egemenlerin yarattığı algı yüzünden benim de endişelerim vardı. Fakat “Ben hakkımı savunmalıyım” diye düşünerek, arkadaşlarımın ısrarlı daveti sayesinde UİD-DER’le birlikte Bursa’da 1 Mayıs’a katıldım. İlk 1 Mayıs’ımdı, iyi...
- Ağır sorunlar altında bunalan işçi sınıfının bu sorunlar karşısında bir çıkış yolu bulabilmesi için sendikalarına sahip çıkması, sermayenin ve sendika bürokratlarının planlarını, niyetlerini boşa düşürmesi büyük önem taşımaktadır. Özellikle siyasi...
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 7’si tutuklu 23 sanığın yargılanmasına 8...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleşen mitinglere yüzbinlerce sendikalı sendikasız işçi, işsiz, emekli, emekçi kadın, genç katıldı. İşçi ve...