DİSK’ten 12 Eylül Eylemi

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin 32. yıldönümünde bir eylem düzenledi. 10 Eylül Pazartesi sabahı, Şişli’de DİSK Genel Merkezi önünde toplanan Birleşik Metal-İş, Nakliyat-İş, Sosyal-İş ve Genel-İş Sendikalarına üye yüzlerce işçi, direnişteki BEDAŞ işçileri ve Güven Elektrik işçileri kortej oluşturarak AKP Şişli İlçe Başkanlığı’na doğru yürüyüşe geçti.
Yürüyüş boyunca ses aracından 12 Eylül 1980 darbesinin teşhiri yapılırken, kortejdeki işçilerden şu sloganlar yükseldi: “12 Eylül’ün Hesabını İşçiler Soracak”, “Karanlığa Asla Teslim Olmayacağız”, “Sendikal Yasaklar Kaldırılsın”, “Faşizme Karşı Omuz Omuza”, “Söz Yetki Karar Üretene!”.
AKP Şişli İlçe Başkanlığı’na gelindiğinde DİSK Genel Başkanı Erol Ekici bir konuşma yaptı. Ekici şöyle konuştu: “12 Eylül faşizminin ve karanlığının üzerinden tam 32 yıl geçti. Toplumu tek tipleştiren, her türlü demokratik tepkiyi baskı ve zorla sindirmeye çalışan, işkenceyi, devlet terörünü kurumsallaştıran, bireyleri örgütsüzlüğe ve yalnızlığa sürükleyen 12 Eylül faşist darbesi, Türkiye halklarına çok şeyler kaybettirdi.12
Eylülcülerin ilk yaptığı şeylerden biri de DİSK’in faaliyetlerine son vermek oldu. Binlerce sendika yöneticisi, işyeri temsilcisi ve işçi tutuklandı, işkencelerden geçirildi, yıllarca cezaevlerinde tutuldu. İşçiler örgütsüz, toplum suskun hale getirildi. Hâlâ yürürlükte olan 2821 ve 2822 Sayılı Yasalar o dönemde çıkarıldı… Bugün AKP hükümeti aynı zihniyetle sendikal yasakların, barajların, grev yasaklarının ardında durmaya devam ediyor, sendika kapatmayı sürdürüyor. Yani 12 Eylülde ‘bugüne kadar işçiler güldü, şimdi sıra bizde’ diyen patronlar, bugün de AKP’nin hak ve özgürlükleri yok eden politikalarıyla gülmeye devam ediyor. O nedenle faşist cuntacı Kenan Evren’i göstermelik bir biçimde yargılayıp, onun ve arkasındaki güçlerin yapmak istediklerini büyük bir hevesle sürdürenler, er ya da geç tarih önünde hesap verecektir”.Eylem, “Zafer Direnen Emekçinin Olacak” ve “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek!” sloganlarıyla son buldu.
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...