Doğan Holding DİSK Düşmanlığına Devam Ediyor Hâlâ…
Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu
Niğde’de kurulu bulunan Doğan Holding işletmesi Ditaş Doğan A.Ş’de çalışan Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye yüzün üzerinde işçi kriz bahanesiyle işten çıkartıldı.
Sahibi olduğu medya organları aracılığıyla kriz çığırtkanlığı yapan Doğan Grubu kendi işletmelerindeki sendika ve DİSK düşmanlığını ise aynı kararlılıkla sürdürüyor. Ne ilginçtir ki bu saldırılar, Doğan Grubuna bağlı gazetelerdeki köşe yazarlarının DİSK’in kuruluşunu kutladığı ve övgüyle söz ettiği günlerde gerçekleşiyor.
Ditaş Doğan A.Ş’deki DİSK ve işçi düşmanı politikalar bugüne özgü bir durum değildir. 18 Aralık 2000 tarihi itibariyle başlayan ilk örgütlenme çalışmaları sırasında sendikamıza üye olan tam 400 işçi aynı gün işten çıkartılmıştır. İşten çıkartılan işçilerin yaklaşık sekiz ay süren direnişi sonucunda Ditaş Doğan patronu, işçilerin sendikalı olma iradesini kabul etmek zorunda kalmış ve işçilere işbaşı yaptırmıştır.
Yetkili sendika olarak sürdürdüğümüz toplu iş sözleşme görüşmeleri ise yine işverenliğin uzlaşmaz tutumu nedeniyle grevle sonuçlanmış ve bu işyerinde tam sekiz ay süren grev sorucunda bir anlaşma sağlanmıştır. Böylece yaklaşık 17 ay yani bir buçuk yılı aşkın süren mücadele sonucunda DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası olarak Aydın Doğan’ın bir işyerinde yetkili sendika olarak varlığımızı kabul ettirebildik.
Ancak Ditaş Patronu Aydın Doğan’ın DİSK düşmanlığı bu anlaşmayla da dinmedi. Akitli ve yetkili sendika olmamıza rağmen, taşeron örgüt Türk Metal’i işyerinde yetkili kılmak için önce üyelerimizi tehdit etti, daha sonra işyerine Türk Metal’e üye olmak kaydıyla yeni işçiler alarak DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası’nı işyerinden sökme çabalarını devam ettirdi.
İşyerindeki tüm idari kadroları ve büro personelini Türk Metal’e üye olmaya zorlayarak, yasalardaki boşluklardan yararlanıp, 2005-2007 dönemi toplu iş sözleşmesinde yetkimizi düşürmek için her türlü gayri meşru uygulamayı yaptı.
Bunca baskı ve zorbalığa rağmen Ditaş Doğan A.Ş’de Aydın Doğan ve taşeron örgüte teslim olmayarak DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası’na üyeliklerini devam ettiren işçiler istifa baskılarına boyun eğmedikleri için yeni bir toplu sözleşme dönemi öncesi kriz bahane edilerek işten çıkartılmışlardır.
Birleşik Metal-İş Sendikası olarak, Anayasanın kendilerine tanıdığı sendika seçme hakkını kullanan işçileri işten çıkartarak bir kez daha cezalandıran bu çağdışı anlayışı ve ikiyüzlülüğü tüm kamuoyu nezdinde bir kez daha şiddetle kınıyoruz.
Aydın Doğan sahibi olduğu medya kuruluşları aracılığıyla, bu ülkede dilediğini yapabileceğini ve toplumu istediği gibi manipüle edebileceğini sanabilir. Ancak DİSK kurulduğu günden bu yana, yani tam kırk iki yıldır ilkelerinden aldığı güçle, bu ülkede işçi sınıfının hakları ve özgürlüğü için mücadelesini sürdürmüş ve geri adım atmamıştır, bundan sonra da atmayacak, bu ikiyüzlü anlayışı teşhir etmeye devam edecektir. Tüm kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Son Eklenenler
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...