Grev Yasaklarına HAYIR!
Gebze’den bir kadın işçi

Günün ilk ışıklarından gecenin kör karanlığına dek çalışan biziz. Fabrikalarda, atölyelerde, tezgâh başlarında alın teri akıtan biziz. Bizim ellerimizin üzerinde yükseliyor tüm zenginlik. Gücümüz işte tam da buradan geliyor, dünyadaki tüm güzellikleri üreten ellerimizden. Üretimden gelen gücümüzle var ediyoruz hayatı. Bu gücün farkında olan patronlar sınıfı ve onların hükümetleri, gücümüzü zayıflatmak, mücadelemizi ezmek, direnişimizi kırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Ağır çalışma koşullarına, kölece çalışmaya, düşük ücretlere, yoksulluğa “artık yeter!” deyip ayağa kalktığımızda, kendi gücümüzün farkına vardığımızda mücadelemizin önüne geçmeye çalışıyorlar. Üretimden gelen gücümüzü kullandığımızda, yani grev yaptığımızda “milli güvenliği bozucu nitelikte” diyerek grevimizi yasaklıyorlar. Son 14 yılda grevlerin ertelenmesi, yani fiilen yasaklanması hükümetin her seferinde patronların imdadına yetiştiğinin bir göstergesi durumunda.
- 1 Temmuz 2003’te, Petrol-İş Sendikası’nın örgütlü olduğu Petlas Lastik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’de, grev, hükümet tarafından “milli güvenliği bozucu” olduğu gerekçesiyle ertelendi.
- Kristal-İş Sendikası’nın 9 Aralık 2003’te başlayacağı ilan edilen Şişecam grevi, Bakanlar Kurulu tarafından “milli güvenliği tehlikeye attığı” gerekçesiyle, daha başlamadan, 60 gün süreyle ertelendi. Danıştay’ın ertelemeyi iptal kararının ardından Kristal-İş Sendikası 30 Ocak 2004 tarihinde Şişecam grubu işyerlerinde greve başladı. Resmi Gazete’de yayımlanan 11 Şubat 2004 tarih ve 2004/6782 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Şişecam grevi “genel sağlığı ve milli güvenliği bozucu nitelikte görüldüğü” için ikinci kez ertelendi.
- Lastik-İş Sendikası’nın toplu iş sözleşmesi görüşmeleri anlaşmazlıkla sonuçlanan Goodyear, Türk Pirelli ve Brisa lastik fabrikalarında aldığı grev kararı Bakanlar Kurulu tarafından, “milli güvenliği bozucu nitelikte” görülerek 21 Mart 2004 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan kararname ile 60 gün süreyle ertelendi.
- 1 Eylül 2005’de Türkiye Maden-İş Sendikası’nın örgütlü olduğu Erdemir Madencilik A.Ş.’de grev, “milli güvenliği bozucu olduğu” gerekçesiyle ertelendi.
- 27 Haziran 2014’te 5 bin 800 işçinin Şişecam’a bağlı 10 cam fabrikasında 8 gün sürdürdüğü grev, “genel sağlığı ve milli güvenliği bozucu” nitelikte olduğu gerekçesiyle 60 gün süreyle ertelendi.
- 21 Temmuz 2014’te ise Bakanlar Kurulu, Çöllolar Kömür Sahası işyeri ile Çayırhan Kömür İşletmesinde Türkiye Maden İşçileri Sendikası tarafından alınan grev kararını, “genel sağlığı ve milli güvenliği bozucu” nitelikte gördüğünden 60 gün süreyle erteledi.
- BMİS üyesi 15 bin metal işçisi 29 Ocak 2015’te 10 kentte 22 fabrikada greve çıktı. Ancak Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’nın (MESS) talebiyle ertesi gün grev, Bakanlar Kurulu kararıyla “milli güvenliği bozucu” nitelikte olduğu gerekçesiyle 60 gün ertelendi.
- 18 Ocak 2017’de Asil Çelik işçilerinin grevi Bakanlar Kurulu kararıyla “milli güvenliği bozucu” nitelikte olduğu gerekçesiyle 60 gün ertelendi.
- BMİS’in örgütlü olduğu GE Grid Solution, ABB Elektrik, Schneider Enerji ve Schneider Elektrik işletmelerine bağlı fabrikalarda, 20 Ocak 2017’de 2200 Birleşik Metal-İş üyesi işçinin grevi aynı gün Bakanlar Kurulu kararıyla “milli güvenliği bozucu” nitelikte olduğu gerekçesiyle 60 gün süreyle ertelendi.
Yasaklar nedeniyle işçiler adeta hak arayamaz hale getiriliyor. Grev hakkı “ıvır zıvır” olarak görülüyor, işçilerin en ufak hak arama çabalarının dahi önüne geçilmeye çalışılıyor. Kısa bir süre önce peş peşe grevi yasaklanan metal işçilerinin öfkesi hâlâ çok taze. Eğer grev yasaklarına ve sendikal baskılara karşı mücadele yükseltilmezse, patronların ve hükümetin yasakçı tutumu devam edecek. Bir süre sonra yapılması planlanan referandumun fabrikalarda tartışıldığı şu günlerde, en temel haklarımıza yönelik saldırıları unutmayalım. Yasakların aşılması, baskıların son bulması için, göz boyamayla, yalanla-dolanla, baskılarla, bize dayatılanı kabullenemeyelim. Örgütlenerek mücadele azmimizi ve cesaretimizi yükseltelim! İşçi sınıfının geleceği için doğru tutumu hep birlikte gösterelim! Grev Yasaklarına Hayır! Sendikal Baskılara Hayır! Kıdem Tazminatının Fona Devredilmesine Hayır!
Önce İnsan Sağlığı” mı?
Son Eklenenler
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...