Buradasınız
Hayatımda İlk Defa…
Gebze’den bir metal işçisi

İşe gitmek için durağa çıkmıştım. Birkaç tane kırmızı şapkalı arkadaş duraktaki işçilere bülten dağıtıyorlardı. Bir tanesi bana da bülteni uzattı. Üzerinde “İşçi Dayanışması” yazıyordu. O arkadaş sadece bülteni verip gitmiş olsaydı ben onu okumaz, çöpe atardım. Ama o benimle konuştu. Sohbetin sonunda onları çay içmeye davet ettim.
Şaşkındım. Çünkü daha önce işçilerin sorunlarıyla ilgilenen, işçilerin yolunu kesip onlara dert anlatan birileriyle karşılaşmamıştım. Beni derneklerine davet ettiler. Akşama gideceğime söz verdim ve sözümü tuttum. UİD-DER’e gittiğimde oradaki kalabalık dikkatimi çekti. Bu insanların hepsinin mi sorunu vardı? Fabrikada bana yapılanlar onlara da mı yapılıyordu? Sohbetin sonunda anladım ki hepsi benimle aynı sorunları yaşıyorlarmış.
Sonra sık sık derneğe gitmeye başladım. UİD-DER’li işçiler sorunları ve çözümleri üzerine konuşuyor, bana da yasal haklarımı, geçmişte yaşanan grevleri ve bugün süren direnişleri anlatıyorlardı. Burada mücadele eden işçileri gördüm ve birlik olabileceğimizi kavradım. Burada Kürt, Türk ayrımı olmaması da dikkatimi çekti. Hepimizin işçi olduğu vurgulanıyordu. Dernekten aldığım bülteni ve seçim broşürünü işyerime götürdüm. Broşürü okurken beni gören bir arkadaş bana “seni patrona şikâyet edeceğim” dedi. Benim işyerimde ayrımcılık vardı ama UİD-DER’de yoktu.
Bana bülten veren ve beni dernekle tanıştıran arkadaşım beni etkinliğe davet etti. Etkinliği çok beğendim. Geçmişte yaşananları, eskilerin gücünü gördüm. Şimdiki dönemde öyle şeyler yok. 15-16 Haziran 1970’i yaratan işçilerin güveni bizde yok. Oysa geçmişte yapılanların aynısı yapılabilir. Bunlar geçmişte kaldı diye bir şey yok. İstenirse birlik ve beraberlik sağlanır. İşte 15-16 Haziran etkinliğinde bunları öğrendim. Hayatımda ilk defa işçiler için yazılmış şarkılar ve şiirler dinledim. Şimdi ben de işin ucundan tutuyorum. İşyerime götürdüğüm İşçi Dayanışması bültenlerini arkadaşlarıma verdim ve o arkadaşlarımdan birini derneğe getirdim. Ayrıca bir yemek şirketinde çalışan arkadaşlarıma da bülteni verdim. Onlar da derneğe gelmek istiyorlar. O arkadaşlarımı da yakın bir zamanda UİD-DER’le tanıştıracağım. Ben de sesimizi duyurmaya devam edeceğim.
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...