Buradasınız
Her Yerde Tek Adama Hayır!
Kadıköy’den bir işçi
Merhaba dostlar,
Bu sıralar hayatımıza “cumhurbaşkanlığı” adı altında tek kişiye dayalı başkanlık sistemi diye bir sistem sokulmak isteniyor. Sanki bütün dertlerimiz bitmiş, bütün sorunlarımız çözülmüş sadece bu sorun kalmış. Her gün hayat pahalılığı karşısında daha da eriyen maaşlarımız, bunun tam zıttı şekilde artan iş saatleri, mesailer ve iş yükü, tüm işçiler için artık büyük bir tehlike oluşturan iş kazaları ve cinayetleri ve saymakla bitmeyecek onlarca sorun olduğu yerde dururken karşımıza bu çıktı.
Biz de işyerinde arkadaşlarımıza her fırsatta bu başkanlık sisteminin bizim sorunlarımızı çözmek bir yana aksine daha da arttıracağını anlatmaya çalışıyoruz. Geçtiğimiz gün işyeri servisinde bir sorunla karşılaştık. Servis şoförü bir arkadaşımızı istediği yerde indirmedi ve problem büyüdü, yönetime gitti. Neyse, sorunu hep birlikte gidip konuşarak çözdük. Ben de bu sorun üzerinden başkanlık sisteminin ne menem bir şey olacağını arkadaşlara anlatmaya karar verdim. Ertesi gün servisle yola çıktığımızda “Beni dinleyin arkadaşlar. Bundan sonra aramızdan biri seçilecek ve bu kişi kim nerede inecek, kim nerede binecek, nereye oturacak, saat kaçta servis gelecek gibi servise dair ne varsa bütün kararları o alacak ve kimse de sesini çıkarmayacak. Yönetim böyle istiyor” dedim. Tabi bu kadar şeyi bir kişinin yapması kimsenin de sesini çıkaramayacak olması herkesi rahatsız etti ve “olmaz öyle şey” diyerek itiraz ettiler hemen. Ben de bunun üzerine “Bir serviste bile tüm yetkiyi bir kişiye vermek istemezken bütün memleketin yönetimini hem de itiraz hakkı olmadan bir kişiye nasıl veririz, bunu bir düşünün” diyerek durumu anlatmaya çalıştım. Elbette anlamak istemeyenler oldu ama birazcık düşünen arkadaşlar için iyi bir örnek oldu.
Bizler her şeyin kararını birlikte almaktan yana olan işçileriz. Bizim yerimize kararlar alınması zaten hoşumuza gitmiyor. Bir de tüm yetkiyi bir kişiye vermek kim olursa olsun doğru değil. Bunun için bu sisteme cevabımız HAYIR olmalı. Bizim gibi yaşayan tüm işçi kardeşlerimize neden hayır dememiz gerektiğini her fırsatta bıkmadan usanmadan anlatmalıyız. Tek adam rejimine hayır demeliyiz. Birlikte üretip birlikte yöneteceğimiz, yârin yanağından gayrı her şeyde ve her yerde hep beraber diyebileceğimiz bir dünya için mücadele etmeliyiz.
“Milli İrade” mi Dediniz?
Son Eklenenler
- Polisin saldırılarına, Emniyet Müdürünün tehdidine boyun eğmeyen direnişçi Polonez işçileri halaylarla, türkülerle, sloganlarla, dayanışmayla direnişlerini sürdürüyorlar. Tüm emek dostlarını direnişleriyle dayanışmaya çağırıyorlar.
- Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, reel ücretlerin düşmesi işçilerin yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Siyasi iktidarın ekonomik yıkımın faturasını işçi ve emekçilere kesen ekonomi programları ise sorunlarımızı katlanarak büyütüyor. Bu...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), geçtiğimiz haftalarda bir açıklama yaptı. Hem su sarfiyatını azaltacak hem de aile bütçesine katkı sağlayacak tasarruf önerilerini sıraladı. Aşırı kurak bir dönem...
- Tuzla Kimyacılar Sanayi Sitesinde bulunan, Selüloz-İş Sendikasının örgütlendiği MKB Rondo grevinin 11. gününde, UİD-DER coşkulu bir dayanışma ziyareti gerçekleştirdi. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor” pankartı taşıyan UİD-DER’li işçiler, “...
- Yüzyıllar evvel yaşamış bir Alman filozof, şöyle demişti: “Sarayda yaşayan başka, kulübede yaşayan başka düşünür.” Bu sözler zenginlerle yoksulların dünyasının, düşünce ve hareket tarzlarının birbirinden çok farklı olduğunu anlatır. İnsanlar bu...
- Yeni eğitim yılı başlarken çocuklarımız heyecanlı. Bizlerse düşünceliyiz. Çocukların heveslenip istedikleri rengârenk çantalar, kalemler, defterler ne yazık ki el yakıyor. Daha çocuklarımız okul çantalarını sırtlarına takamadan, bizim sırtımıza okul...
- Bir grup UİD-DER’li işçi olarak Tuzla Kimyacılar Sanayi Sitesindeki MKB Rondo grevini ziyaret ettik. Duymayan işçi kardeşlerimize MKB Rondo grevini duyurmak, grev yerine dayanışmaya davet etmek için bu mektubu yazmak istedik. Grevci işçiler bizi...
- 6 Eylül 2014’te İstanbul Mecidiyeköy’de Torunlar Center inşaatında meydana gelen işçi katliamının üzerinden tam 10 yıl geçti. Asansörün otuz ikinci kattan yere çakılması sonucu 10 işçi feci şekilde can vermişti. İşçiler asansörün bozuk olduğunu...
- İktidarın her türlü desteğini arkasına almanın rahatlığı ve pervasızlığı içindeki sermaye sınıfı insanların üzerine ateş açarak katledecek kadar gemi azıya almış durumda. Bugün doğasını savunduğu için Reşit Kibar’ı katleden, İliç’te işçileri toprak...
- İstatistikler, rakamlar, raporlar Türkiye tarihinin en büyük yoksullaşma dalgasının yaşandığını gösteriyor. Yoksullaşmayı iliklerinde hisseden, hayat pahalılığı, geçim derdi altında ezilen işçi ve emekçiler düze çıkmayı, sorunlarının çözülmesini...
- İşten atma saldırısına, sendika düşmanlığına, kötü çalışma koşullarına, düşük ücretlere karşı Bağımsız Maden-iş Sendikası öncülüğünde direnen Fernas Madencilik işçileri, 4 Eylülde maden önünde aileleriyle birlikte kitlesel bir eylem gerçekleştirdi....
- İsrail devletinin 7 Ekimden bu yana Filistin halkına yönelik sürdürdüğü katliam dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler tarafından protesto ediliyor, meydanlarda barış talebi yankılanıyor. İşçi ve emekçiler İsrail devletine, savaşı körükleyen...
- Sevgili işçi kardeşlerim, ben de ustalarımızın söylediklerini yani umutlu olmak ve umut tohumları ekmek gerektiğini her daim aklımda tutarım. Bu mektupta sizlerle paylaşacağım hikâye şimdi 23 yaşında olan 2 çocuk annesi genç bir kadının hikâyesi. Bu...