Buradasınız
Köle İbrahim’i Ankara’da İzledik!

UİD-DER İşçi Tiyatrosu’nun turne kapsamında İstanbul’un çeşitli bölgelerinde ve Gebze’de sahnelediği Köle İbrahim Tuhaf Konuşuyor adlı oyunun DVD’sini Ankara’daki işçi emekçi dostlarımızla birlikte izledik. Oyun öncesinde kısa bir konuşma ile UİD-DER işçi tiyatrosu tanıtıldı, oyun hakkında kısaca bilgi verildi.
Oyunu canlı canlı izleme şansı olmayan dostlarımıza Köle İbrahim’i göstermiş olduk. Köle İbrahim’in çalışırken başına taş düşmesi, geleceğe gidip dönmesi, bilinçlenmesi ve Mısırlı kölelerin örgütlenerek firavunlara baş kaldırmasını izledik. Etkinliğimize metal işçileri, eski Tekel işçileri, taşeron işçiler, inşaat işçileri ve öğrenci kardeşlerimiz katıldı. Ayrıca direnişçi TOGO işçileri de aileleriyle birlikte etkinliğimizde yerlerini aldılar.
Oyun sonrasında konuştuğumuz dostlarımız oyunun çok güzel olduğunu, çok keyif aldıklarını söylediler. İşsiz bir arkadaşımız oyun hakkında şöyle konuştu: “Şimdiye kadar hep kendimizi işçi gözüyle gördüm. Patronların, efendilerin bizi nasıl yok saydıklarını, bizi ne kadar değersiz gördüklerini düşünmemiştim. Kölebaşının Köle İbrahim için söylediği ‘peki ölüsünü gömdünüz mü?’ sorusu beni çok etkiledi. Yani hiç yaşayıp yaşamadığını ya da nasıl olduğunu sormadı bile.” Başka bir işçi kardeşimiz ise “işçilerin neler yapabileceğini şimdi daha iyi anlıyorum” dedi ve ekledi: “Biz istersek her şeyi yapabiliriz.” Oyunun sonunda tüm işçi kardeşlerimizin dile getirdiği sözler, herkesin kafasına mutlaka taş düşmesi gerektiği yönündeydi.
Köle İbrahim’in başına düşen taş her geçen gün başka başka işçilerin de kafasına düşüyor ve artık işçiler yaşadıkları haksızlıklara, yoksulluklara sessiz kalmıyorlar. Bunun en güzel örneği etkinliğimize katılan TOGO işçileriydi. Onlar da kendi kafalarına taş düştüğünü ancak ondan sonra patrona karşı mücadele etmeye başladıklarını anlattılar. “Keşke herkesin kafasına taş düşse de onlar da hakları için mücadele etseler” diyen TOGO işçileri, başka işçilerin de Köle İbrahim Tuhaf Konuşuyor oyununu mutlaka izlemesi gerektiğini vurguladılar.
Uyan ve Haykır Öfkeni
Son Eklenenler
- Onlar komşumuz, iş arkadaşımız. Aynı mahallede, aynı sokakta yaşıyoruz; aynı işyerlerinde çalışıyoruz. Ama kim olduklarının, adlarının, geçmişlerinin bir önemi yok. Onlar mülteci, onlar göçmen… Türkiye’de Suriyeliler, Afganlar”, Amerika’da “...
- Son dönemde dünya genelinde internet ve sosyal medyada yoğun rağbet gören bir teori var, karınca teorisi. Bu teorinin ne kadar bilimsel olduğu tartışmalıdır ama anlatı siyasal ve toplumsal alanla kesiştiği için ilgi görmektedir. Anlatı şöyle: “Gidin...
- En yakın akrabalardan işyerlerimizdeki işçi arkadaşlarımıza dek çevremizdeki insanların sözlerine kulak verdiğimizde, deryada yaşayıp deryadan bihaber olduklarını anlarız. Sıcağı sıcağına canlarını yakan ekmek fiyatının iki katına çıkmasını bile...
- Düzce’de bulunan Standart Profil fabrikasında çalışan Petrol-İş üyesi işçiler, artan enflasyon karşısında aldıkları ücretin her geçen gün erimesi sebebiyle, işverenden ücretlerinin iyileştirilmesini talep etmiş fakat işveren bu talebi geri çevirerek...
- İstanbul Tuzla’da faaliyet gösteren ETF Tekstil fabrikasının patronu fabrikayı kapatacağını duyurup ilk etapta 30 işçiyi işten atmış işçilere ihbar tazminatını ödemeyeceğini, kıdem tazminatının ise yüzde 70’ini ödeyeceğini duyurmuştu. İşçiler işten...
- Türkiye’de neredeyse yüzde 200’e varan enflasyon ücretleri her geçen gün eritirken işçilerin tepkisi de giderek artıyor. Her gün bir fabrikada, şantiyede, lojistik deposunda işçilerin mücadelesi başlıyor.
- Çalıştığım işyerinde arkadaşım Erman abi, televizyon kanallarının popüler yarışması MasterChef’de yapılan bir yemeği çok beğenmiş, çay molasında ballandıra ballandıra anlatıyordu. 350 gram dana bonfile, dana füme, 300 gram kestane mantarı, tereyağı...
- “Bir zaman makinesi olsa ve mesela üç yüz yıl öncesine gidebilsek bugünün dünyasından çok farklı bir dünya ile karşılaşırdık.” Böyle başlıyordu İşçi Dayanışması’nın bir önceki sayısında Emekçi Kadın köşemiz. Gelin geçmişe yolculuğumuzu sürdürelim....
- Eşe dosta selam. İnandığım doğruların adamı oldum, böyle yaşadım karınca kararınca. Bu doğruların savaşını daha çok sanatımda yapmaya çalıştım. Kursağıma hakkım olmayan bir tek kuruş dahi girmemiştir.” Böyle diyordu işçi sınıfının yazarlarından...
- Düzce’de bulunan Standart Profil fabrikasında çalışan Petrol-İş üyesi işçiler, artan enflasyon karşısında aldıkları ücretin her geçen gün erimesi sebebiyle, ücretlerinin iyileştirilmesini talep ettiler. Ancak Standart Profil yönetimi işçilerin bu...
- 1980’lerde İngiltere’de kadın bir başbakan iktidardaydı, adı da Margaret Thatcher’dı. Bu kadın başbakan emekten, işçiden, toplumdan yana ne varsa ona düşmandı. İngiltere’deki işçiler ona “süt hırsızı” derlerdi. Çünkü daha henüz Eğitim ve Bilim...
- Bir yere baktığımızda gördüklerimize bir daha dönüp bakarsanız mutlaka dikkatinizi çeken bir şey vardır. Ben de bir yere baktım ve dikkatimi bir manzara çekti. Bu manzaranın iki ayrı hikâyesi var. Burası benim ikamet ettiğim mahalledir. Kocaman olan...
- İnsanlık tarihi yüz binlerce yıl öncesine uzanıyor. Bu tarih içinde kısacık bir zaman dilimine yayılan ve birkaç yüzyıllık ömrü olan kapitalist sömürü düzeni, insanlık tarihinin en kanlı dönemini temsil ediyor. Yaşanan iki dünya savaşı, bugün içinde...