Kıdem Tazminatının Fona Devredileceğini Bilmiyordum
Tuzla’dan bir kadın işçi
Geçenlerde, Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği’nden bir arkadaşımın, UİD-DER’in internet sitesinde, kıdem tazminatının kaldırılmaması için katıldıkları bir eylemin haberini bana okutmasıyla kıdem tazminatının bireysel fona devredileceğini öğrenmiş oldum.
Kıdem tazminatı, işçinin haklı sebeplerle işyerinden ayrılırken veya işten çıkartıldığı zaman işveren tarafından iş kanunu gereğince işçiye vermek zorunda olduğu bir tazminattır. Emeklilik için gerekli olan prim gününü doldurmadığı takdirde, kendi isteği ile işten ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanmaz diye biliyordum.
Şimdiye kadar evlenen kadınlar, askere giden erkekler ve 3600 gün primi olan 15 yıl çalışmış işçiler kıdem tazminatını alıyorken, tazminatın bireysel fona devredilmesi halinde bunun mümkün olamayacağını, üstelik işçinin 30 yılın ardından emekli olması halinde 100 bin yerine 40 bin lira alabileceğini öğrendim. Bize müjde diye sunulan kıdem tazminatının fona devredilmesi durumunda mevcut haklarımız gasp edilecek. Bunun neresi müjde? Patronlar istedikleri zaman işçileri işten çıkarırken, işinden olan işçinin, kıdem tazminatını almaması adaletsiz değil mi?
Ne yazık ki, benim de içinde bulunduğum milyonlarca işçi “müjde” adı altında yapılan bu haksızlığın tam olarak farkında değil. Bu nedenle de mümkün olduğu kadar işçilere içinde oldukları vahim durumun anlatılması ve bu haksızlığa karşı mücadele edilmesi gerekiyor.
İşçisin, İşçiyiz, İşçi Sınıfıyız!
Son Eklenenler
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...