Buradasınız
Atv-Sabah’ta Grev Devam Ediyor
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
ATV ile SABAH gazetesi ve dergi gruplarının bağlı olduğu TURKUVAZ şirketler grubunun İstanbul Balmumcu ve Sefaköy ile Ankara Balgat’daki işyerlerinde, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) üyesi işçiler, 13 Şubat 2009 günü greve çıktılar.
TGS ve TURKUVAZ temsilcileri arasında 26 Haziran 2008 tarihinde başlayan toplu sözleşme görüşmelerinde, ücret, sosyal yardım, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı gibi ekonomik haklar ile gazetecilerin mesleki haklarını koruyan maddeler üzerinde anlaşma sağlanamamıştı. Bunun üzerine TGS 5 Aralıkta grev kararı almış, 17 Aralık tarihinde de bu kararı işyerlerine asmıştı.
Aradan geçen 60 günlük yasal süreç içinde toplu sözleşmeyi masa başında bağıtlamak için TGS tarafından yapılan tüm çağrılar ve görüşme girişimleri cevapsız kaldı. Yaklaşık olarak 800 kişinin çalıştığı bu işyerlerinde, sendikaya üye olan işçilerin sayısı 408 idi. Yönetim, işçilere, sendikadan istifa etmedikleri takdirde işten çıkartılacakları ve medyada iş bulmalarının engelleneceği şeklinde tehditler savuruyordu. Sendikadan istifa etmeyi kabul edenleri ise 212 sayılı Basın İş Kanununa göre sigortalı yaparak ödüllendireceğini söylüyordu. Nihayetinde bu baskı, tehdit ve kandırmacalar amacına ulaştı ve sendikalı işçi sayısı 30 küsura düştü. 6 işçi ise sendikalaşma çalışmasına öncülük ettikleri için, performans düşüklüğü gibi asılsız gerekçelerle işten çıkarıldı.
İşçiler sendikalarından istifa ettikçe, patronun eli güçleniyor, kendine güveni artıyordu. Özellikle son görüşme bunu kanıtlıyordu: 12 Şubatta TGS Başkanı Ercan İpekçi, Turkuvaz Medya’nın Yayın Danışmanı Ahmet Tezcan ile görüştü. İpekçi, “toplu sözleşme görüşmelerinde her iki tarafın da kabul ettiği 22 madde üzerinden anlaşmaya varalım, kalan 35 maddede de karşılıklı ama özellikle biz (TGS) tavizler verelim” dedi. Ahmet Tezcan ise “grev kararını kaldırın, iyi niyetinizi görelim” şeklinde yanıt verdi. Grev kararının kaldırılması, sendikanın bu işyerindeki yetkisinin feshi anlamına geliyor. Alınmış olan grev kararının uygulanması için yasal sınır 60 gün. Eğer kararın ardından 60 gün geçtiği halde greve çıkılmamışsa grev kararı iptal olur. TGS, yasal sürecin dolmasına 3 gün kala (12 Şubat) yapılan bu görüşmedeki uzlaşma yanlısı tutumuna da karşılık bulamayınca, 13 Şubat Cuma günü apar topar grevin başladığını ilân etti. Greve toplam 10 işçiyle çıkıldı.
Bu arada Patron Ahmet Çalık boş durmadı: “Grev Atv’nin; gazete ve dergilerde çalışanlar greve çıkamaz, onların grevi değil” diyerek grevci işçilerin işine son verdi. Mahkeme sürüyor. Sendikanın açıklaması da şöyle: “Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın Merkez ATV Televizyon Prodüksiyon A.Ş. işletmesi işyerlerinde aldığı Toplu İş Sözleşmesi Yetkisinin, Turkuvaz Radyo Televizyon Haberleşme ve Yayıncılık A.Ş. işletmesinde geçerli olduğu mahkeme kararlarıyla kesinleşmiştir. ATV ile Sabah gazetesi ve dergileri, ayrı ayrı işyerleri değil, Turkuvaz Medya Grubu’nun çeşitli ürünleridir. Toplu iş sözleşmesi ve grev süreci, işverenin yayımladığı ürün adlarına göre değil, tamamen işletme ve işyeri tanımına uygun olarak yürütülmektedir. İşverenin, yasal greve katılan üyelerimizin iş akitlerini feshetmesi esasen kanunsuzluktur. Bu kanun dışı uygulamaya karşı gerekli yasal girişimler Sendikamız tarafından başlatılacaktır.”
Fotomaç, Takvim, Sabah, Forbes, Foto Muhabir, Aktüel, Sinema, Atv gibi televizyon kanalı, dergi ve gazeteler bu medya grubunun elinde bulunuyor. Grevci işçilerden 2’si Sabah, 1’i Forbes, 4’ü Foto Muhabir, 2’si Aktüel ve 1’i Sinema Dergisinde çalışıyor.
Grevci işçiler, greve katılmayan arkadaşlarına kırgınlar, fakat yapmış oldukları eylemin ne kadar önemli ve zorunlu olduğunun bilinciyle işyerlerinin önünü terk etmiyorlar. Bu grev, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin ardından basın alanında gerçekleştirilmiş ilk grev olma özelliğini taşıyor. İşçiler, 1980 faşist darbesinin ne kadar etkili olduğunu bu süreç içersinde çok daha iyi anladıklarını ifade ediyorlar. İşçilerin en meşru haklarına ve örgütlerine bu denli yabancılaşmış olması meselesi, her zamankinden daha fazla gündemlerini oluşturuyor. Patronun sendika düşmanı tavrının arkasında özellikle iki sebep olduğunu düşünüyorlar: Birincisi sendikanın hayata geçirilmesini istediği “editoryal bağımsızlık” uygulaması. Bunun anlamı, editörün yaptığı habere patronun müdahale edememesi ve genel yayın yönetmenini işçilerin seçebilmesi. Diğer mesele de “teşmil” uygulaması. Bu, herhangi bir basın kuruluşunda yapılan toplu sözleşmenin, bir başka basın kuruluşunda da aynen geçerli olmasının sağlanması anlamına geliyor.
Her gün 12:00-14:00 saatleri arası çeşitli sendika ya da emek örgütleri, grevci işçilere dayanışma ziyaretleri gerçekleştiriyorlar. Cumartesi akşamları saat 19’da Taksim’de yapılan meşaleli yürüyüşlerde de grevci işçiler sloganlarını haykırıyorlar: Sendika Hakkımız, Grev Silahımız!
- UİD-DER’den Direnişteki Polonez İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Patronlar Saldırıyor, İşçiler Mücadeleden Vazgeçmiyor
- Polonez İşçilerine Polis Saldırısı
- Polonez’de Hukuksuzluklar Arttıkça Direniş Büyüyor!
- Eti Krom İşçilerinin Mücadelesi Kazanımla Sonuçlandı
- Grevci Yolbulan İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Bursa’dan Antep’e Hak Gasplarına Karşı İşçi Mücadeleleri Sürüyor
- Hak Gasplarına Karşı Mücadele Edenler Kazanıyor
- Grevdeki Yolbulan Metal İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- KLS Klima ve ABP’de Sendika Düşmanlığı
- Novares İşçileri Greve Çıktı
- Şehir Hastanelerinde Hak Gasplarına Karşı Eylemler
- Yolbulan Metal İşçileri Greve Çıktı
- UİD-DER’den Sumitomo İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- İşçiler Düşük Ücrete, İşten Atma Saldırısına, Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- Özel Sektörden Kamuya Hak Arama Mücadeleleri Sürüyor
- Gürdesan İşçileri İş Durdurdu!
- Mersen İşçileri Fransa Konsolosluğu Önünde Eylem Yaptı
- ODAŞ Yel Enerji İşçilerinin Direnişi Sona Erdi
- Bir Ağacın Gölgesi, Patronların Korkusu, İşçilerin Birliği
Son Eklenenler
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...
- Geçenlerde işe giderken serviste yine hayat pahalılığından, geçinememekten sohbet açıldı. Bir arkadaşım Türkiye’de milyonlarca göçmen olduğunu söyleyerek şöyle dedi: “6 milyon Suriyeli varsa bu her gün 6 milyon ekmek çıkması anlamına gelir. Ya da 6...
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...