Buradasınız
İşçi Dayanışması “Modası”
Kuyumcukent’ten bir işçi
Biz UİD-DER’li işçiler olarak İşçi Dayanışması bültenini birçok işçi mahallesinde ve fabrikalarda, vardiyadan çıkan işçilere ulaştırıyoruz ve onları sınıf mücadelesine çağırıyoruz. UİD-DER Sefaköy temsilciliğine yakın bir işçi semti olan Söğütlüçeşme Mahallesindeki işçilere de İşçi Dayanışması bültenini ulaştırdık. Uzun zamandır bu mahallede dağıtım yapıyoruz. Önce gece, vardiya değişimine giden işçilere, sonra ise sabah vardiya değişimine giden işçilere dağıtım yapmaya başladık. Bu işi akşam iş çıkışında veya sabah işe gitmeden önce yapıyoruz. Çünkü bizler de çalışan işçileriz. İşçi Dayanışması’nı ulaştırdığımız her işçiye öncelikle bültenin içindeki haberlerden, fabrikalardan gelen mektuplardan ve bu mektupları işçilerin yazdıklarından bahsediyoruz. Bültenimizin işçilerin kaleminden çıktığını ve yine işçilere ulaştığını anlatıyoruz. Derneğimizdeki etkiliklerden, derneğimizi farklı sektörlerde çalışan mücadeleci işçilerin kurduğundan ve işçiler olarak bir araya gelip mücadele etmemiz gerektiğinden bahsediyoruz.
Geçenlerde bir işçi arkadaş yanıma yaklaşarak “burada yeni bir moda yarattınız” dedi. Aslında yaptığımız yeni bir moda yaratmak değil, işçi sınıfının mücadele geleneğini ve kültürünü yaymak. Ancak uzun zamandır bunlar unutulduğu için, işçi kardeşlerimize değişik gelmekte. Demek ki, yılmadan, usanmadan bu mücadele geleneğini yaymaya uğraşmalı, elimizden gelen çabayı göstermeliyiz.
Dev Uykudan Uyanıyor
Son Eklenenler
- Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu Türk-İş, 20 Ağustosta Türkiye genelinde bölge temsilcilikleri önünde ve kent meydanlarında kitlesel basın açıklamaları gerçekleştirdi. Basın açıklamalarına Türk-İş’e bağlı sendikaların yöneticileri ve üyesi...
- Antep’te Akcanlar Tekstil’de vergi kesintileri ve 7’li vardiya sistemine geçilmesi nedeniyle 17 Ağustosta iş bırakan işçilerin direnişi sürüyor. CarrefourSA’nın İstanbul Esenyurt’ta bulunan deposunda 12 Ağustosta başlayan direniş devam ediyor....
- KESK ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa ve Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte “Sefalete Teslim Olmayacağız!” eylemleri gerçekleştirildi. Ankara ve İstanbul’daki...
- Siyasi iktidarın vergi politikası doğrudan emekçileri hedef alıyor. Hemen her şeye yapılan fahiş zamlar yetmiyormuş gibi bir de durmaksızın vergi ödemek zorunda bırakılıyoruz. Açlık sınırındaki ücretlerle geçim mücadelesi verenleri vergi rekortmeni...
- Dükkânda televizyon açıktı ve haber bülteninde “Kenya’da halk sokaklarda” haberi dönüyordü. O sırada içeri giren bir müşteri bir süre televizyona baktıktan sonra “Ya abi! Şu Kenyalılar bile sokağa çıkıyor, biz halen sesimizi çıkaramıyoruz” dedi ve...
- İzmir, Aydın, Bolu, Uşak, Manisa ve Karabük’te toplam 8 ayrı bölgede çıkan yangınlar nedeniyle ormanlar yine küle döndü. Günlerdir süren orman yangınları, müdahalenin de gecikmesiyle birlikte yerleşim yerlerine sıçradı; çok sayıda ev ve sanayi...
- “Sağlıkta dönüşüm” adı altında gerçekleştirilen saldırı politikalarının sonucu olarak sağlıkta özelleştirmenin önü alabildiğine açıldı. Zamanla kamu hastanelerinde verilen sağlık hizmeti niteliksiz ve yetersiz hale getirildi. Böylelikle iktidarın...
- 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin üzerinden 25 yıl geçti. Marmara depremi bu toprakların gördüğü en büyük felaketlerden biriydi. Deprem kuşağında olduğu bilinen Türkiye’de egemenler yine emekçilerin canını hiçe saymıştı. ‘99 depremine kadar irili...
- UİD-DER, 15-16 Haziran Genel Direnişinin 54. yılında adına yaraşır bir anma gerçekleştirmişti. Ben de o salonu dolduran ve yüreği mücadele için atan işçilerle aynı heyecanı yaşamıştım. Etkinlik sonrasında her yaştan UİD-DER’li işçilerin sohbetlerini...
- Bursa’da Gemlik Gübre Sanayi A.Ş’de çalışan 6 işçi DİSK’e bağlı Lastik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atıldı. Lastik-İş Sendikası, işverenin işçilerin sendikalı çalışma hakkına saldırarak işçi atmasını ve içeride baskıyı arttırmasını...
- Polonez işçileri Çatalca’da sürdürdükleri direnişlerinin 28. gününde şirketin Ataşehir’deki Genel Müdürlüğü önünde düzenledikleri eylemle taleplerini bir kez daha haykırdılar.
- Bizim için bu filmin bir anlamı da filmi göçmen bir işçi arkadaşımızla beraber izlememiz oldu. Arkadaşımız filmde yalın bir dille anlatılan gerçeklerin benzerlerini yaşadığını aktardı. Filmdeki bir sahne önemliydi. Filmin ana karakterlerinden biri...
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...