Buradasınız
12 Eylül Mitinginde Darbecilere Haykırmak!
Gebze’den bir işçi

12 Eylül askeri faşist darbesinin üzerinden 30 yıl geçti. İşçi sınıfının üzerine karabasan gibi çöken bu darbenin etkilerini bugüne kadar yaşamımızın her alanında derinden hissettik. Ancak son yıllara baktığımızda, rüzgârın artık tersten estiğini ve mücadeleci işçilerin fabrikalarda ve alanlarda giderek seslerini yükselttiğini görmekteyiz.
Bu yılki 12 Eylül mitingi geçtiğimiz hafta Kadıköy’de yapıldı. Binlerce kişinin katıldığı mitinge ben de derneğimiz UİD-DER ile birlikte katıldım. O gün her zaman olduğu gibi işçi sınıfına yaraşır olan kortej disiplinimizle hep birlikte bu faşist darbeye karşı tepkilerimizi ortaya koyduk. Mitinge katılan Kürt kardeşlerimiz ve bizler mitinge ayrı bir hava kattık doğrusu. 12 Eylül karanlığında birçok evladını yitiren ve bir o kadar da insanı kaybolan Kürt kardeşlerimiz bunu yapanlardan hesap sormaktaydılar.
Aslında mitinge baktığımızda ilginç bir tabloda vardı. Senelerdir gerek alanlarda gerekse yayınlarında 12 Eylül cuntasının yargılanması ve yaptıklarının hesabının soruması gerektiğini söyleyen sosyalist çevrelerin önemli bir kesimi mitinge katılmadılar.
Sonuç itibari ile bizler 12 Eylül mitinginde taleplerimizi ve tepkilerimizi ortaya koyduk. Binlerce insan bu karanlığı yırtıp mücadelenin yükselmesini haykırdı. Oldukça güzel bir havada geçen miting bizler için yine güzel bitti. İşçi sınıfı bir bütün olarak kendisine bu kadar ağır işkenceler çektiren 12 Eylül rejimini ve uzantılarını mahkûm etmeli ve bu temelde mücadele etmelidir.
Son Eklenenler
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...