Buradasınız
1 Mayıs’a UİD-DER’le Katılmanın Gururu
Esenler’den bir çorap işçisi
1 Mayıs günü idi. Sabahın erken saatlerinde uyandım o gün. Öylesine heyecanlıydım ki, ben kendimi hiç böyle kıpır kıpır hissetmemiştim daha önce. Uzun uzun satırlar yazıp diğer mektuplara haksızlık etmek istemem. Belki herkes kendi örgütünden gurur duyar ama ben fazla mütevazı olamayacağım bu konuda. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) benim 1 Mayıs alanında olmamın en güzel sebebiydi. Bana böylesi bir günün önemini ve anlamını ne annem ne babam ne de bir başkası anlatmıştı. Ben bütün bilincimi ve alanda haykırdığım taleplerimi, attığım sloganların hepsini UİD-DER’e borçluyum. Belki çok sıradan gelecek laflarım ama gelirse gelsin be kardeşim. Aynı duyguları o alana çıkan binlerce işçiyle yaşadık biz. Yüreklerimiz aynı duyguyu hissediyor, dillerimiz aynı öfkeyi ve umudu söylüyordu. Patronlara inat çıktık sokağa, alanlara sığmadık taştık adeta. İnanılması çok zor ama bu duyguyu öylesine yüreğimde hissettim ki… Gün gelecek işçilere bütün alanlar dar gelecek, buna sınıfım adına inanıyorum. Her sene katlanarak artan bu sevincim ve heyecanım bu sene birkaç katına çıktı. Alanda UİD-DER’i tanımayan işçilerin bizlere “cahilliğimizi mazur görün, UİD-DER ne demek” diye sormaları, gençlerin “resimlerinizi çekebilir miyiz” demeleri, “ne güzel sizin gibi gençleri bu alanda görmek” demeleri, İşçi Dayanışması bültenimize pürdikkat kesilmeleri, attığımız sloganlara ve söylediğimiz marş ve türkülere tempo tutup alkışlamaları, bir kez daha kendimizle ve çalışmalarımızla gurur duydurdu bana. Belki dünya kadar bilgiye sahip değilim, belki yaşça küçüğüm daha ama biliyorum ki altın bir bileziğim var kolumda, çünkü ben örgütlüyüm. Çünkü ben 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılmanın gururunu, faklılığını defalarca yaşamak isteyen UİD-DER’li bir işçiyim. Örgütlü olmak, örgütlü davranmak insana çok şey katıyor. Örgütlü olun, bilinçli olun, siz siz olun.
Daha günlerce hep o ses kulağımda yankılanacak, o 1 Mayıs Marşını hep birlikte söyleyişimiz ve günlerce bunu konuşacağız. Şimdiden bir sonraki 1 Mayıs’ı iple çekiyorum. Alanlarda tekrar buluşmak üzere dostlar. Kendinize iyi bakın, örgütlü kalın, hoşcakalın!
Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
Yarın
O Kürsüler Biz İşçilerin Olacak!
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...