Buradasınız
Bant Boru-İleri Elektrokimya Patronu İşten Attığı İşçileri Görünce Tutuştu
UİD-DER’li bir kadın metal işçisi!

Öğlen vakti UİD-DER’li işçiler olarak, İleri Elektrokimya işçilerinin ziyaretine gitmek için toplandık. İşyeri uzak olduğu için direnişçi işçilere yemek ayarlayıp yanımıza aldık. GOSP dolmuşuna binip hep beraber direniş yerinin yolunu tuttuk.
Dolmuştan inip direnişçi arkadaşların yanına giderken gördük ki, arkadaşların yanlarından geçen araçlar işleri gereği duramasalar da, geçerken işçilerle dayanışma kornaları çalıyorlardı. Bu durum da hem direnişçi işçiler için hem de bizler için sevindiriciydi. Çünkü onların direnişi bizim direnişimiz demektir. Bizler diğer işçilerle birliksek eğer hayatta varız demektir.
Yürüyerek arkadaşların yanına vardık. Hepimiz tokalaştık ve götürdüğümüz yemekleri yemeleri için sırayla “Haksızlıklara ve Kuralsız Çalışmaya Karşı, İleri Elektrokimya’da Direnişteyiz!” pankartını ellerinden gururla alıp bizler tuttuk bir süre. Ve sohbet etmeye başladık arkadaşlarımızla. Derken GOSB’un güvenlik görevlisi gelip kalabalık ziyaretçi sayısına bakarak “Bu kalabalık ne böyle, sizde mi işten atıldınız? Bu kadar değildiniz siz!” dedi. Ziyaretçi olduğumuzu söyleyince, “tamam siz bari atılmayın” deyip gitti.
Sohbetimiz hayli ilerlemişti ve çoğu arkadaşımızın iş saati gelmiş olduğu için ayrılmak zorunda kaldılar. Ama benim henüz sürem vardı. Ben de UİD-DER’li bir kadın metal işçisiyim ve arkadaşlarıma sonuna kadar destek verdiğimi işçi dostlarıma ve düşman patronlara karşı göstermek için iş saatim gelene kadar bekledim. Onlar termosla yanlarına almış oldukları çayı yudumlarken yine zaman zaman pankartlarını ben tuttum.
Arkadaşlar kâğıt üzerinde Bant Boru bünyesinde çalıştırılıyor göründüklerini ve bu pankartla Bant Boru fabrikasının önünde de durmaları gerektiğine karar verdiler. Fabrikanın giriş kapısına doğru ilerlerken fark etmiş olmalılar ki patron hemen idareden birini ve güvenliği kapıya gönderdi. Ben elimdeki fotoğraf makinesi ile resimlerini çektiğimde daha bir tutuştular ve bizi uzaklaştırmaya çalıştılar. Direnişçi işçiler patronun gönderdiği kişiye iki fabrikanın da patronunun kim olduğunu sordular. Cevap alamadılar. Bizi uzaklaştırmaya çalışırlarken bir yandan da “Sizin pankartınızda Bant Boru yazmıyor, üstelik burada duramazsınız” diyorlardı. Ben de “Neden bu kadar öfkeleniyorsunuz ki? Onlar işsiz kalmış ve haklarını arıyorlar. Hem herkes biliyor artık buradaki direnişi, saklanacak bir şey yok. Sen neden bu kadar öfkelisin, aynı şey senin başına gelemez mi? Seni mağdur edemez mi patron? Sen görmezden gel işine bak” dediğimde, “biz de emir kuluyuz, bizi zor durumda bırakmayın. Patron sizi gördüğü için beni gönderdi” dedi. Biz de bir resim alıp gideceğimizi söyledik. Bant Boru idare personeli dirense de biz girişteki fotoğrafımızı pankartın iki ucundan tutan direnişçi arkadaşlarımızı da kareye alarak çektik. Ve daha sonra İleri Elektrokimya işletmesine doğru tekrar geri yürüdük.
İşçilerin paydos ve vardiya teslim alma saatleri yaklaşmıştı. Bir süre sonra servis içeri girdi ve işçileri fabrikanın içinde indirdi. Fakat servisten inen işçilerin bir bölümü İleri Elektrokimya ile Bant Boru arasındaki tel örgüden eşit oranda sayı ile her iki firmaya da geçtiler. Çıkışları beklediğimizde de sonuç aynı idi. Bant Boru fabrikasından paydos eden işçiler tel örgüden İleri Elektrokimya fabrikasına gelip servise bindiler. Ben de böylece bire bir tanık olmuş oldum. Gebze civarındaki birçok patron bunu bilse de birçok işçi bilmiyor. Ta ki o işyerine girip çalışmaya başlarken haksız yere baskıya, yasalara aykırı saldırılara uğrayana dek.
Değerli işçi kardeşlerim, İleri Elektrokimya fabrikasındaki direnişçi işçi kardeşlerimiz sizlerin dayanışma ve desteğiyle daha yakın bir sürede kazanımlarına ulaşacaklardır. Yalnız onlar değil aslında direnişte olan işçiler; Türkiye’nin dört bir yanında patronların saldırılarına karşı tepkiler artmakta. Direnişe yarın sizlerden biri de çıkabilir. Siz diğer işçi dostlarımızın da direnişlerinizde güçlü durabilmeniz için, şimdiden var olan direnişleri ziyaret ederek sınıf dayanışmasını ve dostluğunu geliştirmeniz gerekir. Yani sınıfımızın aile fertlerini hep birlikte sahiplenmemiz gerekir. Şimdiden direnişe giden yolda yolunuz açık olsun.
- Çiğli Belediyesinde İşten Atılan Kadın İşçiler Mücadelede Kararlı
- Toros Tarım ve DYO Boya İşçileri Grevde
- Hakkını İsteyen İşçilere Dayanışma İşçilerden Gelir
- Temel Conta İşçileri Basın Açıklaması Yaptı
- Queen Tarım İşçilerinden Dayanışma Çağrısı
- TPI Compozit’te Grev Başladı
- İzmir’den Kocaeli’ye İşçiler Grev Diyor
- İzmir Narlıdere Belediyesi İşçileri Greve Çıktı
- İşçilerin Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Erlau Metal, ATR Yapı, TÜPRAŞ İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Sakarya Şehir Hastanesi İşçileri Direnişte
- Belediyelerde Grev Sesleri Yükseliyor
- Oryantal Tütün Grevcilerinin Anlattıkları
- Manisa’da Mercan Makina’da Direniş Başladı
- Tütün ve Maden İşçileri Aileleriyle Grevde, Eylemde!
- Tütün, Tekstil, Maden İşçileri Mücadeleye Devam Ediyor
- İzmir’de Sunel Tütün İşçileri Greve Çıktı
- Temel Conta İşçilerinin Grevi Devam Ediyor
- Urfa’dan Trabzon’a, İnşaattan Enerjiye İşçiler Mücadele Ediyor
- Chinatool ve Green Transfo Grevlerinde Anlaşma Sağlandı
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...