Buradasınız
BBC İstanbul Ofisinde Çalışan Basın Emekçileri Greve Çıktı
Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) örgütlü olduğu BBC İstanbul ofisinde çalışan basın emekçileri, TGS ve BBC işvereni arasında yürütülen ve 9 Ağustos 2021 tarihinde başlayan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 14 Ocakta greve çıktı. Grevin ilk günü BBC’nin İstanbul Gümüşsuyu’ndaki ofisi önünde pek çok basın emekçisi ve TİP Milletvekili Ahmet Şık’ın katılımıyla basın açıklaması gerçekleştirildi. Basın açıklaması sırasında gazeteciler taleplerini dile getiren İngilizce ve Türkçe dövizler taşıdılar.
Basın açıklamasında konuşan Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş, BBC işvereninin iki yıl üst üste enflasyon oranının çok altında ve son yapılan toplu sözleşme görüşmelerinde ise yüzde 20 zam teklif ettiğini, bu zammın Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz ve yüzde 80’i aşan enflasyon gerçeğine uygun olmadığını belirtti. BBC Türkiye çalışanlarına Türk lirasıyla maaş ödendiğini, Türk lirasındaki değer kaybı nedeniyle BBC Türkiye’deki giderlerin düştüğünü vurgulayan Durmuş, BBC işverenini çalışanlarının emeklerine saygı duymaya çağırdı ve adil bir teklif beklemenin hakları olduğunu söyledi.
Durmuş yaptığı açıklamada BBC’nin İstanbul ofis çalışanlarıyla diğer ofislerde çalışanlar arasında bazı temel haklarda da farklılıklar olduğuna değindi ve bu durumu ayrımcılık olarak değerlendirdiklerini belirtti. Durmuş kararlılıklarını şu sözlerle vurguladı: “BBC işvereninden taleplerimize olumlu bir yanıt bekledik, konuyu ısrarla masada çözmek için çaba sarf ettik. Ancak karşı taraf ısrarla gerçeklerden uzak tekliflerini yineledi. Bu uzlaşmaz tutum nedeniyle bugün grev uygulamasını başlatıyoruz. Adil bir teklif gelmediği müddetçe grev pankartımız burada kalmaya devam edecek, grev gözcülerimiz her gün burada nöbetlerini tutacaklar. Taleplerimiz makul ve BBC açısından karşılanabilir taleplerdir. Kararlıyız, kazanacağız, çünkü haklıyız. Gazetecilerin birlikte güçlü olduklarını bir kez daha göstereceğiz.” Basın açıklamasının ardından grev pankartı asıldı.
- Polonez Direnişçisi: “Biz Başardık, Şimdi Hep Birlikte Başaralım!”
- Betek Boya’da İşten Atma Saldırısı
- Green Transfo’da Grev Başladı
- İşçilerin Grev-Direniş Rehberi
- İşçiler “146+Bir Polonez” Belgeselinin Galasında Buluştu
- Arıtaş Kriyojenik İşçileri de Greve Çıktı
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Polonez Direnişçileri Çatalca Adliyesi Önünde
- Polonez İşçileri Baskılara Rağmen Mücadeleyi Sürdürüyor!
- Metal Sektöründe Bir Kez Daha Grev Yasağı
- Grev Ateşi Büyüyor: Grid Solutions ve Schneider Elektrik de Grevde!
- Grevlerden Direnişlere İşçilerin Mücadelesi Büyüyor
- Hitachi Energy’nin 4 Fabrikasında Grev Başladı
- Aile Hekimleri Grevde
- Çayırhan Maden ve Enerji İşçilerinin Eylemi Sona Erdi
- Direniş Çadırına Tezek Döktüren Korku
- Grev ve Direnişler Dayanışmayla Büyüyor
- Çayırhan Maden İşçileri: “Biz Çocuklarımızın Geleceği İçin Mücadele Ediyoruz”
- SASA İşçileri Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- UİD-DER’den Atakaş Çelik İşçilerine Dayanışma Ziyareti
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...