Buradasınız
“Ben de İmza Atmak İstiyorum”
Gebze’den bir grup işçi
Aylardır devam eden “İş Kazaları Kader Değildir, İşçi Ölümlerini Durduralım!” kampanyamız sürüyor. Stantlar ve ev ziyaretleri ile işçilere ulaşmaya devam ediyoruz. Her fırsatta işçilere iş kazalarının kaderimiz olmadığını anlatmaya çalışıyoruz.
Bayramdan hemen önce, 13 Ekimde Gebze Eski Çarşı’da kurduğumuz stantta şahit olduğumuz şeyler bizi çok etkiledi. Bir işçi eşi, eşini iş kazasında kaybettiğini anlatırken gözleri doldu. “Ben eşimi iş kazasında kaybettim. Dava açtım ama patron kazadan sonra iflas verdiği için hiçbir hak alamadım. Olan eşime oldu, ocağımız söndü.”
Hemen her işçi standımıza uğrayarak destek verdi. Çok kalabalık olan caddede işçiler bizi orada gördüklerine memnun olduklarını söyleyerek çalışmalarımızı desteklediler. İmza kampanyamıza katılan bütün işçi arkadaşlarımızın dikkatini çeken bir nokta vardı: Gebze’de iş kazaları çok sık yaşanıyor ve iş kazası geçirmemiş işçi neredeyse yok.
Bizi en çok şaşırtan şey ise minik bir kardeşimizin tepkisi oldu. Dört-beş yaşlarında bir işçi çocuğu yanımıza gelerek “haksızlık yapıyorsunuz” dedi. Biz ne olduğunu anlayamadan, “ben de imza atmak istiyorum ama yaşım küçük diye imza attırmıyorsunuz” dedi. Ne için imza atmak istediğini bilip bilmediğini sorduk; bildiğini ve kampanyaya destek vermek istediğini söyledi. Bu küçük kardeşimizin sevimliliği ve kararlılığı hepimizin yüreğini ısıttı.
Kampanyamız özellikle kadın işçilerin yoğun desteğini alıyor. O gün de en çok kadın işçiler ilgi gösterdiler standımıza. Onlardan da iş kazası geçiren ve bu kazalarda ölen yakınlarının acı hikâyelerini dinledik. Eşlerini imza atmak üzere standa yönlendirmelerine şahit olduk. İmza atmak isteyen işçi arkadaşlarımız pek çok kez uzun kuyruklar oluşturdular ve o kuyruklarda işçilerin sorunlarının nasıl çözülebileceğine dair tartışmalar yürüttüler.
Bayram öncesi yaptığımız bu çalışmada iş cinayetleri yüzünden bayramda pek çok işçi ailesinin ocağına ateş düştüğünü anlattık. Ocağına ateş düşen işçi ailelerini dinledik. Biz bir kere daha görmüş olduk ki; işçiler iş kazalarına karşı çok tepkililer ve bu tepkilerini imza ile duyarlılığa dönüştürüyorlar. UİD-DER bu tepkiyi işyerlerinde örgütlenme çalışmalarına dönüştürmeye çalışıyor. Bu tepkiyi ve duyarlılığı büyütüp iş kazalarına son vermek için herkesi UİD-DER’in çalışmalarına omuz vermeye davet ediyoruz.
Ben İşçi Sınıfıyım
Bayramda Dostlarımızla Buluştuk
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...