Çatlayıncaya, Patlayıncaya Kadar Yiyin!
İstanbul/Sancaktepe’den bir kadın işçi
Elektrik ve doğalgaza gelen zamlardan sonra, ipin ucu iyice kaçtı. Evlerde fırınlarımız var ama kullanamıyoruz. Mümkün mü artık fırını açıp çoluk çocuğa bir kek ya da börek yapmak? Herhangi bir elektrikli ev aletini açmadan önce iki kez düşünüyoruz. Ya kombiyi? Doğalgaza her zam geldiğinde, kapattığımız petek sayısına bir yenisini ekliyoruz. Uzun ve yorucu çalışma gününün sonunda evlerimize ulaştığımızda, kısacık dinlenme zamanlarımızı üşüyerek, üstümüzü kalın giyerek geçiriyoruz. Aymaz, kendini bilmez, gaz dağıtım şirketinin genel müdürünün iddia ettiği gibi atletle oturmuyoruz! Sanırım kendisi çok sıcak ortamda oturuyor, sıcaklıktan ateş basıyor olacak ki, atletle oturuyor. Emekçilerin yaşamından o kadar kopmuş ki bizleri de kendisi gibi zannediyor.
Pazarda 1 salatalık 5 lira 13 kuruş, bir adet patlıcan 5 lira 25 kuruş, 1 domates 2 lira 63 kuruş, bir ekmek 3 lira… Çarşı pazar el yakıyor. Tezgâhların yanına yaklaşıyor, fiyatlara bakıyor ve geri çekiliyoruz. Kilo ile alabileceğimiz bir meyve ya da sebze türü neredeyse kalmadı. Marketlerden tane ile alışveriş yapar hale geldik. En temel ihtiyaçlarımızı karşılayamaz durumdayız. Artık gıdamızdan kısıyoruz geçinebilmek için. Tatlı, meyve, kuruyemiş gibi şeyler hepten lüks oldu. Önceden ucuz tatlıcılardan baklava alıp iyi kötü ağzımızı tatlandırırdık, artık onu bile yapamıyoruz. Ama yoksulların da baklavadan “mahrum kalmaması” için bir çözüm bulmuş üreticiler. İçi boş baklava satılıyor artık tatlıcıların tezgâhlarında. Şaka gibi ama gerçek! Baklavayı içi boş tost ve ardından gözleme takip etti. Bakalım biz alamadıkça daha nelerin içi boşalacak!
Ne demiş büyükler? Tok açın halinden anlar mı? Anlamaz... Biz emekçiler bu haldeyken mecliste oturanların karınları tok, sırtları pek. 28 bin 600 lira maaş alan milletvekilleri, asgari ücretle geçinmeye çalışan emekçilerden çok daha ucuza, hatta maliyetinin de altında yiyeceklerle karınlarını doyuruyorlar mecliste. Nasıl olsa bütçede oluşan her açığı ödediği vergilerle kapatan milyonlarca işçi var. Geçenlerde sosyal medyada paylaşılan meclis lokantası adisyonunda neler yok ki! 18 liraya adana kebap, 22 liraya kuzu şiş ve daha neler neler…
Bu nasıl bir rahatlık? Bebeklerini aç karnına uyutamadıkları için şekerli su ile avutan analar varken onlar 4 liraya fırın sütlaç yiyorlar. Çocuklarımız 12 liraya okul kantinlerinden ancak içi neredeyse boş tost alabilirken onlar aynı parayla kıymalı pide yiyorlar. Kara kışın soğuğunda dışarıda çalışan inşaat işçileri, belediye işçileri bir tas çorbayı 15 liraya dahi bulamazken, onlar meclisin sıcak lokantasında 2,5 liraya çeşit çeşit çorba içiyorlar. Yoksul emekçi kadınlar semt pazarlarında yerlere dökülmüş çürük meyve sebzelerden öğün çıkarmaya çalışırken onlar 8,5 liraya şefin salatası yiyorlar.
Yiyin efendiler yiyin. Doyuncaya, tıksırıncaya, çatlayıncaya kadar yiyin! Bu devran şimdilik sizin için dönüyor. Keyfini sürün. Sizleri o koltuklara oturtanların, aç gözbebeklerine bakarak yiyin. Soğuktan donarak ölenlerin bedenlerine bakarak yiyin. Haklarını aradıkları için üzerlerine plastik mermi sıkılan, ücretlerine bir ekmek daha eklemek istedikleri için kışın soğuğunda dışarı atılan işçilere bakarak yiyin. Geleceklerini ve hayallerini çaldığınız Enes’lere bakarak yiyin. Temsil ettiğiniz düzeni eninde sonunda yıkacak olan işçilerin öfkesinden içiniz titreyerek yiyin!
Son Eklenenler
- 301 maden işçisinin hayatını kaybettiği Soma Katliamının 10’uncu yılında Soma ve İstanbul başta olmak üzere pek çok yerde eylemler yapıldı. Somalı madenciler anıldı, iş cinayetleri protesto edildi. İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri...
- Arjantin’de sendikaların çağrısıyla işçiler 9 Mayısta 24 saatliğine genel greve gitti. Faşist devlet başkanı Javier Milei ve hükümetine karşı yapılan genel grev çağrısına çeşitli sektörlerden işçiler karşılık verdi. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT...
- Zorlu bir yıldan geçerken işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ı, heyecan ve coşku içinde karşıladık. UİD-DER olarak 1 Mayıs’a işçi kentleri Lüleburgaz ve Bursa’da katıldık. Lüleburgaz’da geçirdiğimiz ilk 1 Mayıs’ımız...
- Emekli bir işçi: Bu 1 Mayıs’ta da sınıf kardeşlerimizle kol kola yürüdük. Sınıfımızın taleplerini hep birlikte haykırdık. İyi ki önümüzde bizlere yolu açan sınıfımızın mücadele örgütü UİD-DER var. Kendini, sınıfın taleplerine ve sadece sınıfın...
- Bugün 13 Mayıs 2024. Soma madenci katliamının 10. yıldönümü. 10 yıldır dinmeyen bir acı ve öfkedir Soma Türkiye işçi sınıfının kalbinde. Çünkü Soma’nın hesabı sorulmadı, çünkü Somalar devam ediyor, çünkü kapitalistlerin kâr hırsı yeni Somaların...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- Çorum’un Dodurga ilçesinde bulunan maden ocağında faaliyet gösteren ODAŞ Elektrik bünyesindeki Yel Enerji’de çalışan işçiler patronun sendika düşmanlığına karşı 9 Mayısta direnişe başladı. Yel Enerji işçileri kötü çalışma koşulları ve düşük...
- Sınıfımızın uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Mücadele örgütümüz UİD-DER, bu sene 1 Mayıs’ı işçi kentleri olan Bursa ve Lüleburgaz’da kutlama kararı aldı. Bizler de bu doğrultuda tüm hazırlıklarımızı yaparak...
- Öz İplik-İş Sendikası, Başkanlar Kurulunu, direnişteki Durak Tekstil işçileriyle dayanışmak amacıyla Bursa’da gerçekleştirdi. Kurulun ardından sendika yöneticileri direnişlerinin 83. gününde Durak Tekstil işçilerini ziyaret etti. Burada yapılan...
- 1 Mayıs işçi sınıfının uluslararası birlik ve mücadele günü. Her 1 Mayıs’ta UİD-DER’li mücadeleci işçiler bir gelincik tarlasını andırır gibi dolduruyorlar meydanları. Her 1 Mayıs’ta, işçi sınıfının bu çalışkan evlatları coşku dolu, disiplinli...
- Merhaba dostlar, uzun zamandan beri çalışma şartlarım nedeniyle birçok etkinliğe katılamıyordum. Yaşımın genç olmasına rağmen heyecanımı yitirmiştim. Hem yaşadığım şehirlerde etkinliklerin olmaması hem de maddi imkânsızlıklar yüzünden uzak kalmıştım...
- İstanbul Eyüpsultan’da özel bir lisenin müdürü 74 yaşındaki emekli öğretmen İbrahim Oktugan öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürüldü. Öğretmenler “Can Güvenliğimiz Sağlansın, Gerekli Tedbirler alınsın!” talebiyle İzmir’den Bursa’ya, Mardin’...
- 21-28 Nisan Ebeler Haftası ve 12-18 Mayıs Dünya Hemşireler Haftası vesilesiyle 10 Mayısta İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen hemşire ve ebeler basın açıklaması gerçekleştirdi.