Buradasınız
DİSK ve KESK’ten TÜİK Önünde Basın Açıklamaları
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Haziran ayı enflasyonunu bir önceki aya göre yüzde 3,92, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 38,21, 12 aylık ortalamalara göre ise yüzde 59,95 olarak açıkladı. Memur ve emeklilerin maaş zammını etkileyecek 6 aylık enflasyon ise yüzde 19,77 olarak açıklandı.
TÜİK’in enflasyon verilerini açıklamasının ardından DİSK ve KESK 5 Temmuzda Ankara’da TÜİK binası yakınında basın açıklamaları gerçekleştirdiler.
DİSK: “TÜİK Milyonlarca Emekçinin Hakkını Gasp Etmeye Devam Ediyor!”
DİSK Başkanlar Kurulu ve DİSK üyesi işçiler 10.30’da Necatibey Caddesinde bulunan Özveren Çocuk Parkı’nda toplandılar. TÜİK binasına doğru yapılan kısa bir yürüyüşün ardından basın açılamasına geçildi. Açıklama öncesi konuşan DİSK İç Anadolu Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün DİSK’in tüm emekçilerin hakkını savunduğunu, iktidarın TÜİK’i siyasi iktidarın çıkarları doğrultusunda ücretlilerin maaşlarını düşürmek için kullanıldığını belirtti ve TÜİK’i mahkeme kararlarını uygulayıp enflasyon sepetini açıklamaya çağırdıklarını söyledi.
Görgün’ün ardından sözü DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu aldı. Çerkezoğlu, TÜİK’in açıkladığı enflasyon verilerinin milyonlarca işçi, emekçi ve emeklinin ücretlerini etkilediğini ve açıklanan verilerin çarşı, pazar, markette karşılaşılan enflasyonun çok altında kaldığını, üstelik bu makasın giderek açıldığını söyledi. Çerkezoğlu, “Bugün TÜİK’in açıkladığı 6 aylık enflasyon oranı da işçilerin, memurların ve emeklilerin alacağı ücret artışı için esas alınacak. Enflasyonun hatalı ve eksik ölçülmesi milyonlarca emekçinin hakkının gasp edilmesi anlamına geliyor. Enflasyon meselesi sadece bir istatistiki mesele değil, halkın ekmeği meselesidir” dedi.
Çerkezoğlu, TÜİK’in 2022 yılı Haziran ayından beri çeşitli ürünlerin fiyat değişimlerinin görülebildiği enflasyon madde sepetini açıklamadığını hatırlattı. DİSK’in açtığı dava sonucunda Ankara 6. İdare Mahkemesi’nin DİSK’in talebini haklı bulduğunu ve TÜİK’in enflasyon madde sepetini DİSK’e vermesine karar verdiğini belirtti. Çerkezoğlu, bu yargı kararına rağmen TÜİK’in enflasyon madde sepetini yayımlamamakta ısrar ettiğini ve karartmaya devam ettiğini söyledi. TÜİK’in enflasyonu düşük göstermek için yaptığı oyunları şu sözlerle açıkladı: “Doğalgazdaki Hazine desteğini gerekçe göstererek doğalgazın fiyatını sıfır kabul eden TÜİK, Mayıs ayında sıfıra yakın bir enflasyon açıkladı. Geçmişte, sebebi ne olursa olsun, gerekçesi ne olursa olsun sübvansiyon ve gelir desteklerini hesaba katmadan enflasyon hesaplaması yapan TÜİK, bu kez doğalgazın fiyatıyla beraber enflasyonu da sıfırladı. İşçilerin, emekçilerin, emeklilerin ekmeğiyle bir kez daha oynadı.”
TÜİK’in enflasyonla mücadele kurumu olmadığını, enflasyonla mücadele etmesi gerekenin hükümet olduğunu söyleyen Çerkezoğlu; “Kamusal sorumluluğunuzu yerine getirin. Enflasyonu doğru ölçün. Enflasyon verilerini bilim dünyasına açın ve kamuoyu ile paylaşın. Böylesine yüksek enflasyon döneminde daha fazla şeffaf ve açık olun. Hukuka uyun, gerçekleri açıklayın, ekmeğimizle oynamayın!” diyerek basın açıklamasını bitirdi. Eylem sırasında sık sık “TÜİK Elini Cebimizden Çek”, “Sefalete Teslim Olmayacağız”, “TÜİK Mahkeme Kararını Uygula” sloganları atıldı.
KESK: “Ne TÜİK’in Sahte Enflasyonu, Ne İktidarın Refah Payı Aldatmacası. İnsanca Yaşamaya Yetecek Ücret İstiyoruz!”
KESK pek çok ilde TÜİK binaları önünde ve meydanlarda ortak basın açıklamaları gerçekleştirdi. Ankara’da TÜİK binası yakınında yapılan basın açıklamasını KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Cemal Erdoğan yaptı. Erdoğan, TÜİK’in açıkladığı verilerin karşısında bağımsız iktisatçılardan oluşan Enflasyon Araştırma Grubu’nun (ENAG) Haziranda aylık yüzde 8,54, altı aylık yüzde 50,53, yıllık yüzde 108,58 enflasyon artışı açıkladığını ve ENAG’ın açıkladığı rakamların emekçilerin gerçek enflasyonunu yansıttığını belirtildi. Erdoğan neden alanlarda olduklarını şu sözlerle açıkladı. “Çünkü maaşlarımız, ücretlerimiz yıllardır hiç kimsenin, iktidarın kendisinin dahi inanmadığı TÜİK rakamlarına göre arttırılıyor. Yaşadığımız gerçek hayat pahalılığı ile ilgisi olmayan bu sanal rakamlar özellikle maaş zammı alacağımız dönemlerde daha da aşağı çekiliyor. Çarşıda, mutfakta yaşadığımız gerçek enflasyon 2 ise TÜİK bunu 1 puan gösteriyor.”
Erdoğan, kamu emekçilerinin maaşlarının enflasyon karşısında eridiğini şu sözlerle anlattı: “Türkiye tüm çalışanlar için bir asgari ücretliler ülkesine çevrilmiş bulunuyor. On yıl önce asgari ücretin 2,5 katı olan en düşük kamu emekçisi maaşı haziran itibari ile 8506 lira olan asgari ücretin 1,2 katına indi. Yine on yıl önce asgari ücretin 3 katını aşan ortalama kamu emekçisi maaşı asgari ücretin 1,5 katına indi. İktidarın seçimlerden önce verdiği ‘en düşük memur maaşı 22 bin lira olacak’ sözünün üzerinden 55 gün geçti. Ama 55 gün önce önemli bir artış gibi gözüken rakam hızla erimeye devam ediyor. Türk lirası sadece son 55 günde dolar karşısında %25 değer kaybetti. 55 gün önce bir dolar 19,5 lira iken bugün 26 liranın üzerine çıktı. 55 gün önce vaad edilen 22 bin lira ile 1128 dolar alınıyordu. Bugün ise 846 dolar alınabiliyor.”
Erdoğan kamu emekçilerinin taleplerini şöyle sıraladı:
- Bunun için en düşük kamu emekçisi maaşı temmuz ayı itibariyle eş ve çocuk yardımı, kira yardımı, ulaşım ve yakacak yardımı gibi sosyal yardım kalemleri ile yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalıdır.
- Bu rakam her üç ayda bir yoksulluk sınırında yaşanan artışa göre güncellenmeli, üzerine her çeyrekte yaşanan büyüme rakamları refah payı olarak eklenmelidir.
- Gelir vergisi birinci dilim oranı %15’ten %10’a düşürülmeli, yoksulluk sınırına kadar olan maaşlar-ücretler birinci vergi diliminde sabitlenmelidir.
- Seçim öncesi verilen kira yardımı, mülakatın kaldırılması sözlerinin gereği, zamana yayılmadan hemen yerine getirilmelidir.
Erdoğan, “KESK’e bağlı sendikaların üyeleri olarak tüm kamu emekçilerini, emeklileri yıllardır hepimize kaybettiren bu yoksulluk ve sefalet düzenine karşı insanca yaşayacak ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek mücadelesinde omuz omuza vermeye çağırıyoruz” sözleriyle basın açıklamasını sonlandırdı.
KESK üyesi kamu emekçilerinin TÜİK’i sık sık alkışlarla protesto ettikleri eylemde “Sefalete Teslim Olmayacağız”, “Direne Direne Kazanacağız”, “Sarı Sendikaya Hayır”, “Sermayeye Değil Emekçiye Bütçe”, “Birleşe Birleşe Kazanacağız”, “Sadaka Değil Toplu Sözleşme” sloganları atıldı.
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”
- Türk-İş’ten Ankara Mitingi: “Zordayız, Geçinemiyoruz”
- Sağlık Emekçileri: Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz
- DİSK: “Sendikal Hakların Önündeki Engeller Kaldırılsın!”
- Fernas İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- DİSK Ankara’da İşçi Buluşması Gerçekleştirdi
- Madencilerin Ankara Yürüyüşü, Öğretmenlerin Hak Gasplarına Karşı Mücadelesi Sürüyor
- DİSK’li İşçiler İstanbul’dan Seslendi: “Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz!”
- Türk-İş’ten Eş Zamanlı Eylemler
- DİSK’li İşçiler Mersin’de “Gelirde Adalet, Vergide Adalet” Dedi
- Polonez İşçileri Saldırılara Rağmen Mücadeleye Devam Ediyor
- Sendikaların Eylemleri Devam Ediyor
- Türk-İş’ten Türkiye Genelinde Eylemler
- İstanbul’dan Antep’e İşçiler Hakları İçin Mücadeleye Devam Ediyor
- Belediye İşçileri Saldırılara Karşı Mücadele Ediyor
Son Eklenenler
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...
- Gün geçmiyor ki her gün bir öncekine rahmet okutacak, canımızı yakan bir olay olmasın. Sistemin iyice çürümesi ve tarifsiz bir bataklığa dönmesiyle birlikte, bu çürümüşlük toplumda derin yaralar açıyor. Bunun sonuçlarından bir yenisi de İzmir’de...
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...