Buradasınız
Gebzeli İşçiler Anlatıyor/II
UİD-DER: Günde kaç saat çalışıyorsunuz?
Küçük sanayi işçisi: Yaşım 16 ve sabah 7’de iş başı yapıp akşam 8 buçuk, 9’a kadar, bazen de gece 12’ye kadar çalışıyorum.
Tersane işçisi: Günde 8 saat çalışıyorum. Fakat hemen hemen her gün mesaiye kalıyorum.
Özel güvenlik işçisi: Her güvenlikçi gibi ben de 12 saat çalışıyorum.
Haftada ve ayda kaç saat fazla mesai yapıyorsunuz? Mesailer zorunlu mu, siz isteyerek mi kalıyorsunuz? Ücretiniz yüksek olsaydı fazla mesaiye yine de kalır mıydınız?
Tersane işçisi: Mesailere kalıyoruz ve zorunlu. Yasa üzerinde her ne kadar isteğe bağlı olsa da bu uygulanmıyor. Mesaiye kalınmadığı zaman bazı yaptırımlar uygulanıyor.
Özel güvenlik işçisi: Ben Kilis’ten buraya geldim. Söylenen birçok söz yalan çıktı. Mesai yapmama rağmen karşılığını alamıyorum ki! Benim mesaimin karşılığı 50 lira olmalıyken yarısı kırpılıyor ve 25 lira veriliyor.
Küçük sanayi işçisi: Haftalık 25 saate yakın mesai yapıyorum da karşılığını alamıyorum ki!
Peki, geçinebiliyor musunuz?
Tersane işçisi: Zor, yani kıt kanaat…
Küçük sanayi işçisi: Haftalık 60 lira para alıyorum. Bu benim sigara parama yetmiyor.
Özel güvenlik işçisi: Bu maaşla çok zor geçinebilmek…
Hafta sonu tatiliniz var mı? Ailenize zaman ayırabiliyor musunuz, sosyal yaşamınız var mı?
Küçük sanayi işçisi: Pazar günü çalışmıyorum ama uykusuz ve yorgun olduğum için genelde öğleye kadar uyuyorum. Bir sosyal faaliyetim yok diyebilirim.
Tersane işçisi: Sosyal yaşamımız sıfır, aileme de vakit ayıramıyorum. Mesela ben geçen ay sadece bir Pazar dinlenebildim.
Özel güvenlik işçisi: Genelde yok. Çünkü bizi hafta sonu çağırıyorlar ve bu sözleşmemizde yazılı. Biz bunu bile bile imzaladık, çünkü mecburduk işimiz yoktu, boşta geziyorduk. Aileme kesinlikle vakit ayıramıyorum. Bakın ablam yanı başımda oturuyor ve 2 gün önce doğum yaptı. Ben daha yanına gidemedim. “Gidersen iş akdini feshederiz” diyorlar. Birçok haksızlık yapılıyor ama elden bir şey gelmiyor. Kıdem tazminatı vermiyorlar, en baştan “sendikaya üye olursanız kendi çıkışınızı kendiniz verirsiniz” diye açıktan tehdit ediliyoruz.
Dışarıda milyonlarca işsiz varken, üç işçinin yapacağı işi neden bir kişi yapıyor? Bu normal mi?
Küçük sanayi işçisi: Normal değil. Altı ustaya ben bakıyorum ve bazen yetişemiyorum. O zaman da bana bağırıyorlar. Bu da zoruma gidiyor. Ne bileyim, çok üstümüze geliyorlar.
Tersane işçisi: Değil tabii. Sömürü sistemi böyle işliyor, kapitalizm bu işte, sömürmeden var olamaz. Bu çarkın içinde dönüp dolaşıyoruz.
Özel güvenlik işçisi: Normal değil bu, zaten işsizliğin en büyük kaynağı bu.
Önümüz 1 Mayıs, işçi sınıfının birlik mücadele ve dayanışma günü. UİD-DER “Ücretler Yükseltilsin, İş Saatleri Kısaltılsın!” adıyla bir kampanya yürütüyor. Bu konuda düşüncenizi alabilir miyiz?
Küçük sanayi işçisi: Kesinlikle destekliyorum. Çalışma saatlerinin düşürülmesi gerekiyor.
Tersane işçisi: Böylesi bir kampanya desteklenmeli tabii ki, insanca bir yaşam için en temiz ve gerekli bir talep bu.
Özel güvenlik işçisi: Bence çok güzel bir iş yapıyorsunuz. Umarım bu daha da yaygınlaşır.
Kampanyamızı yaygınlaştırmak için siz ne yapmak istersiniz?
Küçük sanayi işçisi: Bu kampanyayı herkese duyurabiliriz. Herkes destek olsa zaten bunun üstesinden gelebiliriz. Çok iyi bir şey olur o zaman, sosyal yaşamımız da olur, buna bir şekilde dur demek lazım zaten.
Özel güvenlik işçisi: Biz 15 güvenlikçi arkadaş, 25 metrekare odada kalıyoruz. İçler acısı halimiz. Ben sizin broşürlerinizi aldım, az önce arkadaşlarınız da detaylı bilgilendirdi. Ben akşam bütün arkadaşlarıma bundan bahsedeceğim.
Kampanyamızdaki talepleri haykırmak için 1 Mayıs’ta yerimizi alacağız. Sizi, ailenizi ve çevrenizi yanımızda görmek isteriz. Bize destek vermek için ne gibi çalışmalar yapmak istersiniz?
Küçük sanayi işçisi: Zaten sizin sayenizde 1 Mayıs kampanyası başladı. Biz de çevremizdekileri katarak geleceğiz 1 Mayısa.
Tersane işçisi: Kapitalizme karşı örgütsüz, bireysel bir mücadele olmaz. Örgütlenmek oldukça önemli. Ben zaten ailemle 1 Mayısa katılacağım, size de başarılar diliyorum.
Özel güvenlik işçisi: İşten çıkma pahasına sizinle geleceğim. Çünkü artık bardağın taşma noktasına geldim.
Dayanışma
1 Mayıs Coşkusunu Birlikte Yaşayalım
Son Eklenenler
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...