Buradasınız
İşçi Dayanışması Neden İşçilere Ulaşmalı?
UİD-DER’li bir grup işçi
Bizler Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği üyesi olan işçileriz. Bu derneği arkadaşlarımız aracılığıyla tanıdık, bizleri davet ettikleri etkinliklere gelip gitmeye başladık ve daha sonra buranın bir parçası olduk. Bu onurlu kavgayla tanıştık ve hangi sınıfa ait olduğumuzu burada öğrendik. Çıkarsız dostlukların ve paylaştıkça artan mutlulukların tadına burada vardık. Yaşamanın anlamını ve karşılıksızca insanları sevmenin keyfini burada yaşadık. Çünkü hepimiz açız; sadece ekmeğe, yemeğe değil bütün güzellikleri yaşamaya açız. Aç bırakıldık birilerinin doyması için ve yine de doyuramadık onları. Kimimiz öldük, kimimiz sakat kaldık, ömürlerimiz alındı elimizden, yetmedi yetmiyor onlar hâlâ doymadı. Bizler dernekte öğrendik ki onlar hiçbir zaman doymayacaklar. Bizler neden aç kaldığımızı sorgulamadığımız sürece, neden tüm güzelliklerden mahrum edildiğimizi öğrenmediğimiz sürece, biz işçiler birleşmediğimiz sürece, onlar hiçbir zaman doymayacaklar.
Derneğimizde her hafta sonu çeşitli etkinlikler yapılıyor. Yapılan bütün etkinliklerin bir amacı var, işçileri ve emekçileri birleştirmek ve sınıf mücadelesini yükseltmek.
Derneğimizin birçok faaliyetinde elimizden gelen tüm çabayı gösteriyoruz, aynı zamanda derneğimizin yayın organı olan İşçi Dayanışması’nı işçi arkadaşlarımıza fabrikalarda ve mahallelerde ulaştırmaya çalışıyoruz. Derneğimizi tanıtıp etkinlikleri anlatıyor ve onları deneğimize davet ediyoruz. Biz işçiler haklarımızı burada öğreniyoruz. İşçi dayanışmasını buralarda oluşturmalı ve patronların saldırılarına karşı ayakta kalabilmek için bu dayanışma ağını sıkı sıkı örerek güçlendirmeliyiz.
İşçi Dayanışması neden işçilere ulaşmalı?
İşçi Dayanışması, işçilerin fabrikalarda, atölyelerde, çeşitli sektörlerde ve mahallelerinde yaşadığı sorunları kendi kalemlerinden dökülen sözcüklerle, diğer sınıf kardeşlerine duyurabildikleri bir bültendir. Böyle olduğu için de bu yayının işçiler tarafından sahiplenilmesi ve önemsenmesi gerekir. Çünkü bizler buradan okuduğumuz mektuplardan görüyoruz ki, işçilerin sadece bir sektörde değil birçok sektörde ve bütün iş alanlarında yaşadığı sorunlar hep aynı. Oysa biz işçiler hep şunu söyleriz; “bizim çalıştığımız işyeri çok kötü, böyle işyeri başka bir yerde yok”. Çareyi işimizi değiştirmekte aramaya çalışırız ama aynı sorunlar her gittiğimiz yerde yine karşımıza çıkar. Sorunlardan asla kaçarak kurtulamayız, sorunlarımızı bir araya gelerek birleşerek çözebiliriz, başka türlü bir çözüm yolu yok! İşte bunun için İşçi Dayanışması bütün işçilere ulaşmalı.
İşçi Dayanışması’nı işçi kardeşlerimize nasıl ulaştırıyoruz?
En yakınımızdan başlayarak en uzağımıza doğru, bültenimizi dağıtmaya çalışıyoruz. İşyerinde yanımızdaki iş arkadaşımıza, işten çıktıktan sonra ise mahallerimizde ve diğer fabrikaların önlerinde sınıf kardeşlerimize ulaştırmaya çalışılıyoruz. Birçoğumuz 11-12 saat çalışmanın ardından birkaç işçi arkadaşımıza daha ulaşabilmek için yollara düşüyoruz ve biliyoruz ki harcadığımız emek boşa gitmedi ve de gitmeyecek. Bizlere ulaşanlar böyle ulaştı ve bizler de diğer sınıf kardeşlerimize böyle ulaşacağız.
Özellikle fabrika önlerinde dağıtım yaptığımızda birilerinin paçası tutuşuyor. Engellemeye çalışıyorlar bizleri, tehdit ederek, fabrikanın önünden uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Aslında patronlar ve onların uşakları bu durumu çok iyi biliyorlar; işçiler bir şeyler öğrenirse kendilerinin rahatları kaçacak. Bu baskılara rağmen İşçi Dayanışması işçilere ulaşıyor.
İşçi ve emekçi mahallelerine kapı kapı dolaşarak bültenimizi ulaştırıyoruz. İçeriye davet eden aileleri ziyaret ediyoruz, sıcacık çayları yudumlarken aynı zamanda da sorunlarımızı tartışıyoruz. Her evin içi birbirine benziyor. Yani “bu sorun sadece bize ait” dediğimiz her şey, işçi ve emekçi ailelerinde ve hepimizin hanesinde üç aşağı beş yukarı aynı düzeyde yaşanıyor. Bu da gösteriyor ki biz işçilerin kaderi aynı; aynı sorunları ayrı ayrı hanelerde ve fabrikalarda yaşıyoruz.
Dağıtım sırasında bin bir türlü soru ile karşılaşıyoruz. Bu sorulardan bir tanesi var ki, sistemin insanlar üzerinde yaratmış olduğu tahribatı ve çıkarcılığı anlatmaya yetiyor. Soru şöyle: “Bu işten kaç para alıyorsunuz? Eğer iyi para varsa biz de gelelim dağıtalım!” Bizler dağıtımdan para almayı bir kenara bıraktık, yetmeyen ücretlerimizden dolayı bazen gideceğimiz uzak mesafelere bile yürüyerek gidiyoruz. Bizim tek dileğimiz var, işçiler birleşsin! Bu da aynı zamanda sınıfın çıkarı demek, işçi sınıfının kurtuluşu demek.
Biz işçiler ne yapmalıyız!
Şimdi sıra bu yaptığımız şeyleri düşünmekte. Bu zamana kadar kime ve hangi sınıfa hizmet ettiğimizi anlayabilmek için şapkamızı önümüze koyup düşünmemiz gerek.
Biz işçiler birçok şey yapabiliriz, şöyle dışarıya bir çıkıp bakalım… Ne görüyoruz? Birçok şey değil mi? Dışarıda gördüğümüz her şeyi biz işçiler yaptık. İnanın, açın ellerinize ve bakın her şeyi bu eller yaptı, milyonlarca ve milyarlarca olan ellerimiz yaptı. Şimdi güvenmeliyiz kendimize, biz her şeyi başarabiliriz demeliyiz.
İnsanın insan kalabilmesi için haksızlıkların karşısına dikilip hesap sorması ve mücadele etmesi gerekir. Seni de bekliyoruz çalışmalarımıza, fabrika önlerine, mahallelere İşçi Dayanışması dağıtmaya davet ediyoruz, seni de aramızda görmek istiyoruz, bu kavga bizim canım kardeşim! İşçi Dayanışması dağıtma işinden ne kadar kazanıyorsunuz diyen işçi kardeşim! Bu işten senin bir ömür boyu kazanamayacağın kadar çok kazanıyoruz; kendimizi, insanlığımızı kazanıyoruz. Ve eminiz sen de bize katıldığında bir gün koca dünyayı da kazanacağız!
46. Yılında Kavel Destanı
Son Eklenenler
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...