Buradasınız
İşçiler Arasında Arbede Yaşanmadı, Mitingi Amacından Saptırmak İsteyenler Alanın Dışına Çıkarıldı
Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu
İşçi ve emekçileri yoksullaştıran, işsiz bırakan ekonomik krize karşı 3 Konfederasyonun “Krizin bedelini ödemeyeceğiz” sloganıyla ortaklaşa düzenledikleri ve yüz bini aşkın işçi ve emekçinin katılımıyla gerçekleşen mitingde yaşanan kimi olaylar, basın ve yayın organlarında geniş yer bulmuştur.
Basın ve yayın organlarının bu olayı kamuoyuna aktarış biçimlerinde dikkatimizden kaçmayan kimi eksiklikleri gidermek ve kamunun doğru bilgiye sahip olması amacıyla kendimizi bu açıklamayı yapmak zorunda hissediyoruz.
1. Mitinge katılım ve coşku oldukça yüksek düzeyde olmuştur. İşçiler ve emekçiler krizin faturasını ödemeyeceklerini, krize karşı sermayenin önlemlerine karşı direneceklerini açık bir biçimde ortaya koymuşlar; siyasal iktidarın işçi ve emekçilerin taleplerini dikkate almasını talep etmişlerdir.
2. Mitingin amacı ve hedefi ortadayken, Türk Metal Sendikası’nın beslemesi 50-60 kişi, yürüyüş ve mitingi sabote etmek, amacından saptırmak için, kürsü çevresini kuşatmaya başlamışlar, kürsünün önünde kurulu bulunan güvenlik bariyerini aşmışlar ve daha önceden kararlaştırdıkları gibi kürsüyü ele geçirerek, mitingi Ergenekon davasından tutuklu bulunan genel başkanlarına destek için kullanmaya çalışmışlardır. Bu grup kendi üyelerine sürekli olarak, mitingini amacıyla ilgisi olmayan sloganlar attırma çabası içinde olmuş, bu sloganlardan rahatsız olan on binlerce işçiyi kışkırtarak işi mitingin disiplin ve güvenliğini tehdit eder noktaya ulaştırmışlardır.
3. Kürsüden yapılan tüm uyarılara rağmen, miting alanının yakınında bulunan prefabrik binaların üstünden inmeyi reddetmişler ve astıkları posterlerle mitinge katılan yüz bine yakın işçinin tepkisini çekmişler ve miting alanındakilerin büyük bir çoğunluğu tarafından protesto edilmişlerdir.
4. Bu grubun tepki almasının nedeni, 12 Eylül askeri darbesi ile birlikte sermaye tarafından işyerlerine sokulan ve tam 25 yıldır metal işçilerinin hak kayıplarına neden olan sarı-taşeron Türk Metal’i “sendika” sıfatında, işçi aidatlarını kişisel serveti haline dönüştüren tutuklu genel başkanlarını ise “sendikacı” olarak sunmaya çalışmalarıdır. Türkiye işçi sınıfı, Özbek ve onun gibilere her zaman tepki göstermiştir ve bu tepkisinde de haklıdır.
5. Basın yayın organlarında, arbedenin Sendikamızın açtığı bir pankarttan dolayı çıktığı söylenmektedir. Bu gerçek değildir. Söz konusu pankart sendikamız tarafından açılmamıştır. Pankartı açanlar, Türk Metal ve sermaye işbirliği nedeniyle işten atılan, mağdur edilen, canı yakılan işçilerdir. Pankarttaki ifade ise çoğu basın ve yayın organında yer aldığı gibi “Hain Özbek hesap verecek” değil, “Hain Özbek, işçilere hesap verecek” biçimindedir.
6. Bu slogan Türk Metal’in beslemesi küçük grup tecrit edilip, alandan çıkartılıncaya kadar, çok sayıda insan tarafından atılmaya devam etmiştir.
7. Sendikamız, basın yayın organlarında yer alan haberlerde, çatışmanın tarafı imiş gibi gösterilmektedir. Oysa sendikamız yönetici ve görevlilerinin takındığı kararlı tutum, üyelerimizi tahrik eden, küfürler yağdıran amigoların linç edilmesinin ve olayların büyümesinin önüne geçmiştir.
8. Tüm işçilerin birlik ve dayanışma içinde sermayenin saldırılarına karşı ortak mücadelesinin örülmeye çalışıldığı bir dönemde, Birleşik Metal-İş Sendikası bu çabanın en aktif unsurudur. Bu mücadelenin gereklerini hiçbir şekilde yerine getirmeyen, tam çeyrek asırdır işçi sınıfına yaptığı ihanetlerle tanınan ve paralı adamlarıyla işçilerin birlik, dayanışma ve mücadelesine zarar verici tavırlarını mitinge yansıtmaya çalışanlara karşı, yine işçiler gerekli tepkiyi göstermişler ve onları alanı terk etmeye zorlamışlardır. Birleşik Metal İş Sendikası her zaman metal işçilerinin birliğini savunmuştur ve hangi sendikaya üye olurlarsa olsunlar tüm metal işçilerini sermayeye karşı ortak mücadeleye çağırmaktadır.
9. Gösterilen tepkiler neticesinde kürsünün ele geçirilmesi engellenmiş, daha büyük olayların çıkmasının önüne sendikamız yönetici ve görevlilerinin kararlı tutumuyla geçilmiş ve Türk Metal çetesinin gerçek yüzü işçi ve emekçilere bir kez daha gösterilmiştir.
Kamuoyuna duyurulur.
Son Eklenenler
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...
- 17 Ağustos 1999 gecesi Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri yaşandı. Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’yi sarsan 7,4 büyüklüğündeki depremde 50 binden fazla insan hayatını kaybetti, çok daha fazlası yaralandı. Yüzbinlerce...
- Mersin’in Tarsus ilçesi 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren PMS Tıbbi Cihazlar fabrikasında 12 işçi, sendikaya üye oldukları için işten çıkarıldı. Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS), 16 Ağustosta fabrika önünde basın açıklaması...
- Sakarya Hendek’te bulunan, Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Koç Holding’in şirketlerinden Türk Traktör’ün tedarikçisi olan SAG Hidrolik fabrikasında bir işçinin işten çıkarılması sonrası 12 Ağustosta direniş başladı. TEKSİF Sendikasına...
- İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırıları ve açlık politikası tarifsiz acılar yaşatmaya devam ediyor. Siyonist rejim, iki milyon Filistinlinin bölgeden sürülmesi anlamına gelecek olan Gazze’yi tam işgal planıyla saldırılarını tırmandırıyor....