Buradasınız
İş Güvenliği mi Dediniz?
Sarıgazi’den bir işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
İş Sağlığı Güvenliği Yasası 1 yıl önce yürürlüğe girdi. Yasayla beraber patronlara pek çok yaptırım geldi. “İş güvenliği” kavramı herkesin gündemine girdi. Ama nedense hâlâ ölümlü iş kazalarında herhangi bir azalma olmadı. Yasalara geçti geçmesine de bunların günlük hayatımıza nasıl yansıdığına bir bakalım hep beraber.
İş güvenliği eğitimi
Kimi işyerlerinde “eğitim aldım” imzasıyla formalitenin ötesine geçmeyen bu konu, diğer işyerlerinde de iş güvenliği eğitiminden çok “işçilerin nasıl gerçekleri görmemesini sağlarız” eğitimine benziyor. Kimi işyerlerinde ise iş güvenliği uzmanı yasanın ismini verip işçilere “bu yasayı okuyun” diyor. Alınan eğitimlerde anlatılan konular da bu şaklabanlığı açıkça gözler önüne seriyor. Çoğu işyerinde verilen eğitimlerde anlatılan birkaç konuyu örnekleyelim sizin için:
- Gerçekleşen kazaların çoğu işçinin dikkatsizliğinden kaynaklanmaktadır:
Öyledir kesin! İşin hızlı yürümesi için kaldırılan emniyet butonları, koruma aparatı olmayan testereler, iskele tepesinde emniyet kemersiz çalışma iş kazası sebebi olacak değil ya!
- Üst üste 3 gün işe gitmezsen atılırsın:
Evet, bu işyerlerindeki iş güvenliğinin en önemli maddesidir! İş güvenliği hususunda tüm çalışanların bunu bilmesi gerekir.
- Arkadaşına eşek şakası yaparken ona kalıcı bir zarar verirsen ömür boyu onun maaşını SGK senden keser:
Doğru bu konuyu bilmemiz gerekiyor bizim. Patronun iş kazası geçiren işçi için yükümlülükleri ise, bu eğitimin konusu olamayacak kadar önemsiz!
Ahizeye doğru öksür bakalım!
50 kişinin üstünde çalışanı bulunan işyerlerinde işyeri hekimi bulundurma zorunluluğu bulunuyor.
Haftada 1 ya da 2 gün en fazla 1 saat kalan doktor hiç kimseyi doğru düzgün muayene etmiyor. Muayene eden de sevk vermemek için elinden geleni yapıyor.
Sürekli kol ağrısı çeken işçinin izin almaması için “sevke gerek yok, sorunun psikolojik, ağrıyı düşünme” deniyor mesela. Hatta kimi işyerlerinde doktor işçilere telefonla canlı bağlanıp şikâyetlerini öyle dinliyor! “Öksür bakayım ahizeye doğru. Önemli bir şey değil, üşütmüşsün sen.”
Son 1 yıldır geçerli olan yasa konusunda yapılan çok fazla şey yok aslında. Bu süreçte iş yerlerine yapılan bir denetim de yok. Panolara birkaç uyarı yazısı yazmakla, parayla alınan birkaç sertifikayla, her ay imzalanan iş güvenliği toplantısı tutanaklarıyla iş kazalarının önüne geçilmiyor. Önemli olan yasaları koymak değil, yasaların uygulanmasını sağlamaktır. Bu süreç iş kazalarını, işçi ölümlerini patronların ve devletin ne kadar ciddiye aldığını bizlere gösterdi aslında. Bu nedenle yanımızdaki işçi arkadaşımızla konuşmaktan, çalışma koşullarımızı düzeltmek için birlikte hareket etmekten başka çaremiz yok. Bizim hayatımızı kurtaracak olan kendi örgütlülüğümüzdür.
Son Eklenenler
- 2025 yılı için asgari ücret zammı, TÜİK’in sahte rakamlarıyla açıklanan enflasyon oranının dahi altında kalan yüzde 30 olarak belirlendi. Patronlar da işçilere bu sefalet zammını dayatıyor. Şubat ayıyla beraber zamlı ücretlerin açıklanması sonrası...
- İş kazaları ve iş cinayetleri dur durak bilmiyor. Sermeyenin aç gözlülüğü işçileri yaşamından ediyor. Balıkesir’de bulunan ZSR Patlayıcı üretim tesisinde, 24 Aralık 2024’te gerçekleşen patlamada 11 işçi yaşamını yitirdi. Patlama sonrasında Balıkesir...
- Maraş ve Hatay başta olmak üzere 11 şehirde çok büyük yıkım yaratan, yaklaşık yüz bin insanın hayatını kaybettiği, on binlerce insanın yaralandığı, milyonlarca insanın yaşamının derinden etkilendiği 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti....
- Siyasi iktidarın ekonomi politikalarının hedefi belli: Ekonomik yıkımın bedelini işçi ve emekçilere ödetmek, on milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin açlığa talim etmesi pahasına sermayeyi dizginsizce büyütmeye devam etmek. Soygunun, talanın...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti. Aradan geçen zamanda depremlerin yarattığı yıkımın, ortaya saçılan yolsuzlukların, usulsüzlüklerin ve boş vermişliğin hesabı sorulmadı. Siyasi gelişmelerle, yaratılan yapay gündemlerle yaşanan felaketin...
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...