Buradasınız
İşçiler Haykırdı: “İş Kazalarına Karşı Mücadeleye ve Dayanışmaya!”

UİD-DER’in 15 Aralıkta Petrol-İş Sendikası Genel Merkez salonunda gerçekleştirdiği “İş Kazalarına Karşı Mücadeleye ve Dayanışmaya!” etkinliğine çeşitli kentlerden yüzlerce işçi katıldı. Adana, Mersin, Ankara, Zonguldak, Karabük, Çorlu, Gebze ve İstanbul’un emekçi semtlerinden bir araya gelen işçiler; UİD-DER’in iş kazalarına, meslek hastalıklarına ve iş cinayetlerine karşı yürüttüğü kampanyaya coşkuyla destek verdiler. Sömürüsüz ve savaşsız bir dünya için mücadele çağrısının yapılmasıyla son bulan etkinlik, salondaki tüm işçilerin dakikalarca ayakta alkışlamasıyla son buldu.
Etkinliğe, HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü, İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, KESK Genel Başkanı Lami Özgen; DERİTEKS Tuzla Şubesi, Genel-İş Anadolu Yakası Şubesi, TÜMTİS yöneticileri, Çelik-İş İstanbul 1 ve 2 nolu şube yöneticileri; İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nden, Bir Umut Derneği’nden, Anti-Kapitalist Müslümanlar/Kapitalizme Karşı Mücadele Derneği’nden, Kârerliler Derneği’nden yöneticiler katıldılar. Feniş Alüminyum, Punto Deri, Hacettepe, DHL direnişçileri, UPS işçileri de etkinlikte yerlerini aldılar ve iş kazalarına karşı öfkelerini dile getirdiler.
Etkinliğe, uluslararası işçi dayanışmasının anlamını ortaya koyan çok sayıda ülkeden ve işçi örgütünden mesajlar da gönderildi.
Etkinliğe katılan işçiler ve kurumlar selamlandıktan sonra, UİD-DER’in faaliyetlerini anlatan bir video izlendi. İş kazalarında yaşamını kaybeden işçilerin anısına ithaf edilen etkinlikte, iş kazalarında ve işçi sınıfının mücadelesinde hayatını kaybedenler için saygı duruşu gerçekleştirildi. Saygı duruşunun ardından salondaki işçiler, dakikalarca süren alkışlarıyla iş kazalarına olan tepkilerini ifade ettiler.
İşçi sınıfının birliği ve dayanışması için yoğun bir emek harcayan derneğimiz UİD-DER adına da bir konuşma yapıldı. Konuşmada, UİD-DER’in “İş Kazaları Kader Değildir, İşçi Ölümlerini Durduralım” kampanyasıyla işçilerin protestosunu 100 binden fazla imzayla Meclis’e taşıdığının altı çizildi.
İş kazalarının işçiler ve aileleri üzerinde nasıl bir yıkıma, fiziksel ve psikolojik tahribata yol açtığına dikkat çekildi. İş kazalarının gerçek sorumlusunun patronlar sınıfı ve gerekli önlemleri almayan, iş yerlerinin denetimini sağlamayan AKP hükümeti olduğu vurgulandı. Kapitalist sömürü düzeni teşhir edildi. UİD-DER’in, işçi sınıfının somut sorunlarının çözümü yolunda örgütlülüğü büyütmek ve geniş kesimlere bu örgütlülüğü yaymak amacıyla kurulduğu vurgulandı. Sendikaların üzerine düşen görevi yapmadığı koşullarda, UİD-DER’in sendikaların doğal görevlerini üstlenmek zorunda kaldığı belirtildi. Çeşitli kampanyalar yürüten UİD-DER’in, işçilere moral ve güç verdiği, örgütlenen ve mücadele eden işçilerin umutsuzluktan sıyrıldığı ifade edilerek, örgütlenme çağrısı yinelendi.
Etkinlik boyunca iş kazaları ve iş cinayetleri, işçilerin mücadelesi kapsamında çeşitli videolar gösterildi. İş kazalarında yaşamını kaybeden işçi ailelerine söz verildi. Etkinliğe katılanlar arasında bulunan, iş kazası geçirerek ağır bir şekilde yaralanan işçilerin duyguları aktarıldı. Dizi setinde iş cinayetine kurban giden Selin Edem’in ablası ve Davutpaşa’daki patlamada yaşamını kaybeden Heybetullah Güleç’in ağabeyi Adalet Arayan İşçi Aileleri adına bir konuşma yaptılar; iş kazalarına ve iş cinayetlerine karşı UİD-DER’in ortaya koymuş olduğu çalışmadan dolayı teşekkür ettiler.
Feniş, Punto Deri, Hacettepe Hastanesi direnişçileri iş kazalarına olan öfkelerini dile getirdiler, direnişlerinin başarıya ulaşması için dayanışma çağrısı yaptılar. Daha sonra kürsüye gelen HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü ve HDP Milletvekili Levent Tüzel, yaptıkları konuşmalarda, UİD-DER’in yürüttüğü kampanyanın önemine değinerek, iş kazalarına ve iş cinayetlerine karşı sessiz kalınmaması gerektiğini, istendiğinde ses getiren mücadelelerin örgütlenebildiğini vurguladılar. Etkinlikte, DİSK Genel-İş Anadolu Yakası 1 Nolu Şube Başkanı Mahmut Şengül de bir konuşma yaparak iş kazalarına karşı sendikaların üzerine düşen görevi yapması gerektiğini belirtti.
UİD-DER İSİG Komitesi adına da bir konuşmanın yapıldığı etkinlikte; Japonya, İngiltere, İran, Avusturya ve Almanya’dan gönderilen mesajlara yer verildi.
Göçmen işçilerin sorunlarının da yer bulduğu etkinlikte, Elif Çağlı’nın göçmen işçilerin çileli yaşamını anlatan şiiri Umut Teknesi’ne de yer verildi. Etkinlikte, UİD-DER Müzik Grubu da çeşitli ezgiler seslendirdi. Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde madencilerin nasıl köle gibi çalıştırıldığını anlatan, madencilerin kahırlı yaşamının bir ifadesi olan “Mükellefiyet”, UİD-DER Müzik Grubu’nun iş kazalarına karşı yürütülen kampanya sırasında bestelediği “Kader Değil”, ayrıca “Madenci” ve “İşçinin Türküsü” ezgileri salondaki işçilere yoğun duygular yaşattı. Hep bir ağızdan söylenen “İşçinin Türküsü”yle biten etkinliğimiz dakikalarca ayakta alkışlandı ve adeta alkış fırtınaları kopardı. İşçiler salonu terk etmek istemediler. Yavaşlayan alkış fırtınası durup durup yeniden yükseldi. İşçiler, “UİD-DER Yürüyor, Mücadele Büyüyor!” sloganıyla salondan ayrıldılar.
Son Eklenenler
- Kamu Çerçeve Protokolünde siyasi iktidarın sefalet zammı dayatmasına karşı Dev Sağlık-İş Ankara’da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde eylem gerçekleştirdi. Çeşitli illerden gelen sendika temsilci ve üyelerinin katılımıyla 18 Haziranda...
- Kültür Radyo Televizyon (KRT) işçileri, aylardır maaşlarını ve yemek ücretlerini alamamalarına, düşük ücret dayatmasına, keyfi işten çıkarmalara ve artan baskılara karşı sürdürdükleri direnişlerinin 15’inci günü olan 18 Haziranda Beşiktaş Meydanında...
- Sıcakların bastırdığı ama henüz çok bunaltıcı olmadığı Haziran günlerindeyiz. Ama soluduğumuz toplumsal atmosfer son derece bunaltıcı, boğucu. Üstelik bu boğucu, zehirli atmosfer kesifleşmeye devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada şahit olduğumuz...
- Rejimin 19 Mart saldırılarını protesto eylemlerine katılan İzmir Genel-İş 8 No’lu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin ve 3 No’lu Şube Kadın Komisyonu Başkanı Mine Bilir, 17 Haziranda “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla tutuklandı. Bu...
- İnsanlık için çıkış yolu, işçi sınıfının uluslararası düzeyde örgütlenmesi, kendisinin sömürülmesi üzerine kurulu bu düzeni yıkması, yeni bir toplumsal düzenin kapılarını açmasıdır. Bilinç ve örgütlülük düzeyinin son derece geri olmasından hareketle...
- Kamuda çalışan 600 bin işçinin 2025–2027 yılları arasındaki ücret zammı ve sosyal haklarının belirleneceği Kamu Çerçeve Protokolü Çerçeve Sözleşmesi için Türk-İş ve Hak-İş Konfederasyonları ilk teklifi 27 Şubatta vermişti. Kamu işverenleri adına...
- Rus yazar Maksim Gorki 18 Haziran 1936’da hayatını kaybetti. Gorki, hayatı boyunca safını işçi sınıfından yana belirledi, işçi sınıfının sömürüden kurtuluşu mücadelesinin içinde yer aldı. Emekçilerin zorlu yaşamını ve mücadelesini konu edinen...
- Bana okumayı sevgili ustam öğretmişti. Derilerin köşesine “1, 2” diye yazarak başlamış, zamanla harfleri, kelimeleri, okumayı da öğretmişti. Ama itiraf edeyim ki, okumayı söker sökmez okuduklarımı, okumanın kıymetini anladım sanmayın. Okuduklarımdan...
- Sağlık emekçileri, Aile Sağlığı Merkezlerine 6 ay gelmemiş hastalar bahane edilerek ASM çalışanlarının ücretlerinden kesinti yapılmasına karşı 16 Haziranda İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. Emekçiler “Eziyet Yönetmeliği”...
- DİSK, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin 55’inci yılında anma etkinlikleri düzenledi. İstanbul’da Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda gerçekleştirilen basın açıklamasının yanı sıra DİSK Bölge Temsilciliklerinin olduğu Mersin, Eskişehir, Edirne, Samsun,...
- Ekim 2023’ten bu yana Filistin halkına yönelik katliamını sürdüren İsrail devleti, şimdi de İran’a saldırarak savaşı yeni cephelerle büyütüyor. Batılı egemenlerin desteğiyle yürütülen bu savaş şimdiye kadar on binlerce masum insanın canını aldı,...
- Engellilerin Haklarına Erişim Platformu ve Türkiye Körler Federasyonu, 14 Haziranda Ankara’da “Büyük Engelli Buluşması” düzenledi. Platform ve federasyon üyesi yüzlerce engelli emekçinin bir araya geldiği eylemde engelliler, haklarının ellerinden...
- Sabahın ilk anlarına değin usulünce bekledikleri güneşin, en uzun huzmeleri mahallerinden içeri girdiğinde onlar çoktan bulut gibi yüklenmişlerdi. Öyle üstünkörü değil, öyle aniden değil, yarım yamalak değil; biriktirmiş de planlamış da gelmişlerdi...