Buradasınız
İşçilerin Sorunlarını Kim Çözecek?
Gebze’den bir metal işçisi

Kış yavaş yavaş kendisini hissettirmeye başladı. Artık havaların güzel olduğu son günleri yaşıyoruz. Biz de fırsattan istifade bir Pazar sabahı kahvaltı yapmak için sözleştik. Ben ve metal işçisi bir arkadaşım bir pastanede oturup kahvaltı yaptık. Bizler işçi olduğumuz için haliyle gündemimiz işçilerin yaşadığı sorunlardı. Arkadaşıma “işçilerin sorunları neler, bu sorunları kim çözecek?” diye sordum.
Arkadaşım yarasına tuz basılmış gibi başladı konuşmaya. “Sana hangi birini sayayım ki! İşçilerin yaşadığı her şey sorun. Düşük maaşlar, uzun iş saatleri, esnek ve güvencesiz çalışma, iş kazaları, bunların her biri hayatımızı etkileyen en büyük sorunlar. Ha bir de benim son işyerinden ayrılmama neden olan hava şartları” deyince ben merak ettim ve bunu biraz açmasını istedim. Şunları söyledi:
“En son çalıştığım fabrikada araba parçaları üretiyorduk. Ortam yazın çok sıcak, kışın ise çok soğuk oluyordu. İnsan vücudu bu, ne çok sıcak havada rahat eder, ne de çok soğuk havada. Yazın sıcaklarda adeta sucuk gibi oluyorduk. Sonbaharın gelmesi ile birlikte havalar hafiften serinledi. Derken bu sefer de başka bir sorun ile yüz yüze kaldık. Havalar soğumaya başladı. Bize hiçbir koruyucu ekipman vermediler ve hiçbir ısıtıcı veya soğutucu yoktu üretim alanında. Ben terlikle çalışıyordum. Ayakkabı ve mont istediğimde ise ha bugün ha yarın diyerek beni oyalıyorlardı. Biz yazın sıcak, kışın soğuklarla boğuşurken patron klimalı odasında rahat bir şekilde oturuyordu. Geçen kış bir sebeple patronun odasına gittim. Daha girer girmez, ben cennete mi geldim diye düşündüm. Oda çok sıcaktı ve benim çıkasım gelmiyordu. Lakin aşağıda soğuk üretim alanında makine beni bekliyordu. Aşağıya indiğimde, ne olacak bizim bu halimiz diye düşündüm. Bir süre daha çalıştıktan sonra dayanamadım ve işi bıraktım. Bütün bunlar benim için üstesinden gelinemeyecek sorunlardı. Ta ki UİD-DER ile tanışana kadar. Ben UİD-DER ile tanıştıktan sonra farkına vardım ki çözülemeyecek hiçbir sorun yoktur. Ben dağ gibi görünen sorunların aslında çakıl taşı olduğunu UİD-DER sayesinde gördüm. Yeter ki bizler fabrikada işçi arkadaşlarımızla bir araya gelelim ve UİD-DER’de örgütlenelim. Bu sorunlara ancak bu şekilde çözüm bulabiliriz.”
Benim bunların üstüne söyleyebilecek hiçbir şeyim kalmadı aslına bakarsanız. Arkadaşım işçilerin yaşadığı sorunları ve bu sorunların nasıl çözülebileceğini anlattı. Bizlere düşen, işçileri biraraya getiren ve yaşadıkları sorunları çözmek için onları mücadeleye sevk eden derneğimiz UİD-DER’de örgütlenmektir.
Kraldan Çok Kralcı
Son Eklenenler
- ABD’nin her yıl “özgürlük ve bağımsızlık günü” olarak kutladığı 4 Temmuz, bu yıl resmi törenlerin ve barbekü partilerinin ötesine geçerek işçi ve emekçilerin öfkesine sahne oldu. “Amerika’ya Özgürlük” sloganıyla onlarca şehirde gerçekleşen...
- Şüphesiz ki koşullar insanın ruh halini belirlemede çok etkili olur. Aynı şekilde tersine, bilinçlenen, ruh halleri değişen insanlar koşulları belirlemekte ve değiştirmekte çok etkili olur. Örneğin yoğun bir kış mevsimin yarattığı ruh hali, öyle bir...
- “Kamu imkânlarını amacı dışında kullanmak, kamuya ait işleri yavaşlatmak ya da aksatmak, verilen görevleri layıkıyla yerine getirmemek hem vebal hem de günahtır. Kamu hizmetlerini sunarken insanlar arasında ayrım yapmak, tanıdığı kişilere öncelik...
- Petrol-İş Sendikasında örgütlü grevci TPI Kompozit ve Temel Conta işçileri ile grevlerini kazanımla sonuçlandıran DYO Boya işçileri ve sendika düşmanlığına, işten atma saldırılarına karşı direnen TEKSİF üyesi Digel Tekstil işçileri, İzmir Menemen...
- Yıllar önce çalışıp ayrıldığım işyerinden bir işçi arkadaşım anlattı. Patron ekonomik krizden dolayı iflas ettiğini, işyerini kapatacağını söylemiş işçilere. Sonra patronla birlikte oturup ağlaşmışlar; “ne güzel bir işyerimiz vardı, ne güzel bir...
- Başlıkta yer alan ifadeler, Hakkı Özkan’ın “Grevden Sonra” romanındaki öncü işçi Nuri’nin eşinin sözleridir. Nuri, grevde öncüdür; mayası sağlam, kararlı bir işçidir. Yazar Hakkı Özkan matbaa işçiliği yapmıştır, yaşadıklarını romana aktarmıştır. “...
- Gebze Sendikalar Birliği, İsrail devletinin Gazze’de yürüttüğü katliamı, emperyalist savaşı lanetlemek, Filistin halkının sesi olmak, işçilerin dayanışmasını büyütmek için Filistinli sendikacılarla birlikte Gebze Kent Meydanında bir eylem düzenledi...
- Kenya’da, geçtiğimiz sene Haziran ayında, IMF’nin dayattığı kemer sıkma politikaları doğrultusunda yeni vergi yasası hazırlanmıştı. Bu yasa tasarısı, işsizlik, yoksulluk ve artan hayat pahalılığıyla boğuşan işçilerin ve emekçi gençliğin öfkesini...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu, Kocaeli Dilovası ve İzmir Çiğli’de üretim yapan DYO Boya fabrikalarında, düşük zam dayatmasına karşı greve çıkan işçilerin mücadelesi 44. gününde kazanımla sonuçlandı. İlk yıl için yüzde 73...
- İşçi sınıfının tarihsel mücadele mirasını yaşatmak ve bu mirastan güç alarak işçilerin birliğini büyütmek için çalışan UİD-DER, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55. yılı vesilesiyle 29 Haziranda, “Gelenekten Geleceğe: Umut Örgütlü Mücadelede!”...
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kocaeli’nin Körfez ilçesinde faaliyet gösteren Gübretaş fabrikasında yüzde 30 sefalet dayatmasına karşı işçiler, 3 Temmuzda greve başladı. Devrimci Sağlık-İş Sendikasının, kamu işçilerine dayatılan sefalet...
- Geçtiğimiz hafta sonu, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55, UİD-DER’in kuruluşunun 19. yılı vesilesiyle Uğur Mumcu Kültür Merkezi’nde yüzlerce işçi arkadaşımızla yan yanaydık. Grevleri devam eden Petrol-İş üyesi DYO işçileri, DİSK’in kurucusu...
- Sivas katliamının 32. yılında Türkiye’nin birçok kentinde anma etkinlikleri ve eylemler düzenlendi. Katledilen 33 aydın ve sanatçı anıldı, katliam bir kez daha lanetlendi. Sivas katliamının unutulmadığının, tüm katliamların er ya da geç hesabının...