Buradasınız
Van’da Deprem, Simav’da Ölüm
Gebze’den bir işçi
Depremde evleri hasar gören Ali ve Ayşe Akbaş çifti çadırda kalmaya başladılar. Isınmak için yaktıkları mangalı, havanın soğuk olması nedeniyle söndürmeyince karbondioksit gazından zehirlenerek hayatlarını kaybettiler. Van depreminde evleri yıkılan ve çadırda kalan insanların başlarına bu tür olayların geldiğini duyuyoruz. Ama zehirlenen bu aile Van depreminden değil, Simav depreminden dolayı çadırda kalıyor. Yani 19 Mayıstan bu yana onlar çadırda yaşıyorlar.
Kütahya Simav’da 5,9 büyüklüğünde bir deprem gerçekleşmişti 19 Mayısta. Birçok ev hasar görmüş, insanlar çadırlarda yaşamaya başlamıştı. Devletin deprem bölgesine uzattığı “yardım eli” çadırdan ibaretti. Depremzedeler çadırda kalmanın sıkıntılarıyla bugüne kadar geldiler. Simav’da havalar soğudu ama insanlar hâlâ çadırda kalıyorlar. Ali ve Ayşe Akbaş ısınmak için çadırda yaktıkları mangaldan sızan gazla zehirlenerek öldüler. Simav halkı kara kışa çadırda girdi. Benzer şeyler şimdi Van’da da oluyor. Hükümet yetkilileri Van’a gereken tüm yardımların yapıldığını söylüyor. Simav’da yaşananlar devletin Van’a nasıl yardım yaptığının da göstergesidir aslında. Simav’da insanlar beş buçuk aydır çadırda yaşıyor ve bu deprem çoktan unutulmuş durumda. Van depremzedeleri de benzer şekilde çadırlarda unutulacak, belki yanarak, donarak veya zehirlenerek ölecek.
Dünyanın en büyük onyedinci ekonomisiyiz. Aylar önce deprem olan Simav’da insanlar çadırlarda yaşıyor ve ölüyor, hâlâ. Büyük ekonomiyiz. Van’da, depremde, çadırda, enkaz altında, donarak, yanarak ve zehirlenerek ölüyor insanlar, hâlâ. Ama ekonomimiz büyüyor. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, ekonomik büyümeye bir katkı da kendisi yapıyor ve deprem konutlarının depremzedelere bedava verilmeyeceğini açıklıyor. Büyüyen ekonominin altında alınterimiz, canlarımız, umutlarımız kalıyor. “Ekonomimiz” işte böyle “büyüyor.”
Her yerde hazır ve nazır
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...