Buradasınız
İşçi Kadınlar Referandumu Tartışıyor
Tuzla’dan kadın işçiler
İşyerinden rahatsızlanan bir arkadaşımızı ziyarete gittik. Yedi kadın bir aradayız. İşyeri sorunlarımızdan ve günlük hayhuydan açılan sohbet referanduma geldi. Arkadaşlardan birine “ne diyeceksin referandumda, ne düşünüyorsun?” diye sordum. Başını sertçe kaldırıp öfkeyle “tabii ki hayır diyeceğim” dedi. Odada bir sessizlik oluştu ve herkes bu öfkeli sese kulak verdi. Ben de “peki neden hayır diyeceksin, merak ettiğimden soruyorum yanlış anlama” dedim. O da “neden beni tek bir adamın yönetmesine izin vereyim, olur mu böyle bir şey? İstediği kadar iyi olsun buna karşıyım” dedi. Diğer arkadaşlar da fikirlerini belirtmeye başladılar. Arkadaşlardan ikisi AKP’ye oy vermiş ama referandum konusunda kararsız. AKP’ye oy vermiş diğer bir arkadaşın neden hayır dediğini dikkatle dinlediler.
Referandumun parti seçimleri gibi algılanmaması gerektiğini anlattım. Yedi kadının beşi hayır diyor, ikisi kararsız bir şekilde dinliyordu. Kadın arkadaşlarımızdan biri konuya asgari ücretin düşüklüğünden girdi. “Aldığımız zammı gördük, hiçbir şeye yetmiyor” dedi. Diğer bir işçi arkadaşım “benim için kim olduğu fark etmez babam bile olsa koca ülkenin yönetimini bir tek adamın eline vermem” dedi.
“Bugün partiye bakıp oy verecek olursak beğendiğin parti gider yerine beğenmediğin geldiğinde iş işten geçmiş olur. Bu mesele parti meselesi değil. Sistemi değiştirmek istiyorlar. Tek kişinin söz sahibi olduğu bir sistem biz işçiler için hiç de iyi olmaz. Daha yeni metal işçilerinin grevi ‘milli güvenlik’ gerekçesiyle engellendi. Şimdiden hayır diyenleri terörist ilan ettiler” dedi diğer bir arkadaş.
Kararsız arkadaşlar hayır diyen arkadaşlarının bu anlattıklarını dikkatle dinliyordu. Kadınlar olarak sorunlarımızı tartışmaya başladık. Uzun ve güzel bir sohbet ortamı oluşturduk.
İktidardakiler işçi arkadaşlarımızı yalanlarla kandırmaya çalışıyorlar. Ama yine de işçi arkadaşlarımız tek adam rejimine hükümetin ümit ettiği kadar destek vermiyor. Bugün AKP’ye oy veren birçok işçi kararsız ve evet demeyi içine sindirebilmiş değil. Çünkü bir yerlerde bir şeylerin yanlış gittiğinin farkına varmaya başlıyorlar. Arkadaşlarımıza tek adam rejiminin biz işçi sınıfı için iyi bir gelecek vaat etmediğini ve bu değişimin bizim değil egemenlerin çıkarlarına hizmet ettiğini anlatabilmeliyiz. Biz de kadın işçiler olarak bulunduğumuz her yerde neden HAYIR dememiz gerektiğini anlatmaya devam edeceğiz.
Temizlik İşçisi Kadınlardan HAYIR!
Dytech İşçileri: Çelik-İş Bizi Sattı!
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...