Buradasınız
Cargill İşçileri Direnişlerini Anlatıyor
Cargill işçilerinin sendikalı olarak işlerine geri dönmek için başlattıkları mücadele devam ediyor. Tuzla’da gözaltına alınan, ardından serbest bırakılan işçilerden Taner bu mücadeleyi neden başlattıklarını şöyle anlatıyor: “Cargill kurulma aşamasında çalışma koşulları ve maaş anlamında çevredeki fabrikalara göre iyiydi. Fabrika ruhsat aldıktan sonra ücret ve çalışma koşullarını bayağı bir değiştirdi. Enflasyon oranının altında zam vermeye başladılar. İşçi sayısını azalttılar. Daha az işçi ile daha fazla iş yapmaya başladık. Böylece biz işçilerde tepki oluşmaya başladı. Örgütlenmeye başladık. İlk örgütlenmede 10-15 kişi kadardık. Balıkesir’deki Turyağ fabrikasını satın aldılar. Bu fabrikadaki işçileri de Bursa’ya dâhil ettiler, sendikal sayıyı yetersiz göstermek istediler. Bu süreçte bizi işten çıkardılar. Biz biraz sekteye uğradık. Turyağ’da da örgütlenmeye başladık. Biraz zamanımızı aldı fakat sayıyı tamamladık ve yetki için başvuru yaptık. Bu defa da İstanbul’daki Genel Merkezi sayıya dâhil ettiler. Oysa Çalışma Bakanlığında kayıtlar gözükmüyordu. Bizim yetkimizi Bakanlık kabul etmedi. Bu süreçte işten atmalar başladı. 14 işçi arkadaşımızı işten attılar. Şu anda örgütlenme çalışmamız devam ediyor.”
“Cargill işçileri asgari ücret altında maaş alıyorlar”
Taner’in ardından adaşı diğer Taner alıyor sözü: “Öncelikle çalışma koşulları bu durumu tetikledi. Yoğun iş temposu, fazla mesailer ve buna karşılık düşük maaş politikası vardı Cargill’in. Hep verdiğimiz örnektir, Ocak ayında yapılan zam ile birlikte iki yıllık Cargill işçileri asgari ücret altında maaş alıyorlar. Bu nedenle iyileştirme yapmak zorunda kaldılar. Biz uzun dönemdir çalışmamıza rağmen biz dahi asgari ücret bandında ücret alıyorduk. Arkadaşım da bahsetti, sendikayı çalışma ortamı ve ekonomik şartlardan kaynaklı tercih ettik. Bunun üzerine işverenin işçilere karşı tutumu bir anda değişti. Ödenmeyen banka promosyonları ödenmeye başlandı. Yakacak yardımı birden yüksek miktarda artmaya başladı. Normalde enflasyon altında zam gelirdi. Bu sene bir tık enflasyon üstünde zam vermeye başladı. İçerde çalışan arkadaşlarımız bu durumun farkında. Bunların çözüm olmadığının da farkında. Bunların gelip geçici olduğunun da farkında. Bizlere destekleri de var. Biz bu konuda şanslıyız. Fabrika giriş ve çıkışlarında arkadaşlarımız her zaman mutlaka yanımıza uğruyorlar. Halimizi hatırımızı soruyorlar.”
2014’te işten çıkarılan işçilerden olan Taner, sendikalaşma haklarını kullandıkları için işten atılmalarına tepkisini şöyle dile getiriyor: “Biz haksızlığa maruz kaldığımızı düşündüğümüz için hâlâ örgütlenmeye ve direnişe devam ediyoruz. 2014’te işten çıkartıldım. Gerçekten de haksızlığa uğradık. Bizim mahkemelerimiz sonuçlandı. Sendikal davayı kazandık. Haklılığımız mahkemeler tarafından da onaylandı. Ama Cargill işe iademizi kabul etmedi. Biz de örgütlenmeye ve direnişe devam ediyoruz.”
Tek çare örgütlenmek!
Her türlü zorluğa rağmen mücadelelerine devam ettiklerini dile getiren diğer direnişçi işçi Taner, şöyle diyor: Bu yola çıkarken de söylediğimiz bir şey vardı; yöneticilerin iki dudağı arasındaki maaş politikasından bıktık usandık! Her sene oyalamalarından bıktık usandık! Bizler gibi düşünen insanlar varsa tek çareleri örgütlenmek. Şu anda şartları iyi olan işçiler için de işlerin kötüye gitmemesinin bir garantisi yok ki Cargill bunun bir örneğidir. Çok iyi maaş verirken şu anda asgari ücret bandına oturmuş bir işyeri. O yüzden mutlaka haklarını almaları gerekiyor. Bize ne tür deneyim oldu? Mücadelenin güzelliğini öğrendik. Bazı arkadaşlar ilk kez böyle bir ortamda bulundular. İlk olmanın şaşkınlığı vardı başlangıçta şimdi onlar da umuda dönüştürdü o şaşkınlığı. Güzel gidiyor direniş, umutluyuz. Amacımız işbaşı yapmak, işimize geri dönmek. Emek verdiğimiz, alın teri döktüğümüz yere geri dönmek istiyoruz. Daha iyi bir ortamda daha iyi şartlarda çalışmak istiyoruz.”
Diğer işçi sözü şöyle tamamlıyor: “Cargill’in şunu anlaması lazım: İşten çıkartmalar devam ettikçe buradaki işçiler aslında daha fazla bilinçleniyor. Örgütlü olmanın gücünü daha iyi anlıyorlar. Sonuçta örgütlenme mücadelesi hiçbir zaman bitmeyecek. Eninde sonunda bu mücadeleyi kazanacağız.”
“İnsan bu sınıf dayanışmasını gördükçe çok mutlu oluyor”
İşçilere mücadelelerine uluslararası destek gelip gelmediğini soruyoruz, şöyle cevaplıyorlar sorumuzu: “Tek Gıda-İş’in de üye olduğu uluslararası gıda sendikaları konfederasyonu bu konuda öncülük yapıyor. Cargill’in sendikalı olan işyerleri de var. Burada yaşanan hukuksuzluğu anlatan yazılar yollandı. Cargill Genel Merkezine, CEO’suna mesajlar gidiyor. Konfederasyona bağlı sendikaların üyeleri bizler adına protesto gösterileri düzenledi farklı ülkelerde, biz de çok şaşırdık. Arjantin, Venezüella, İspanya’da işe iade taleplerimizi dile getiren eylemler yaptılar. Sendikamızın sitesinden de ulaşabileceğiniz bir imza kampanyası başlatıldı. Uluslararası anlamda bir kampanya yürütülüyor.”
Tıpkı kendileri gibi direnişte olan Flormar işçileriyle bir araya geldikleri için de mutlular Cargill işçileri: “Feribottan inerken kalabalığı gördük, onların bizim için kahvaltı getirmesi bizi çok duygulandırdı. Gerçekten çok güzel bir duygu. İnsan bu sınıf dayanışmasını gördükçe çok mutlu oluyor. Umarım onlar da mücadelelerini kazanırlar. İnşallah direnişte olan bütün işçilerin mücadeleleri kazanımla sonuçlanır.”
İSTEMEM
Cargill İşçileri Yürüyüşlerini Tamamladı
- Çorum’da Yel Enerji İşçileri Sendika Düşmanlığına Karşı Direnişte
- Durak Tekstil Direnişinin 83. Gününde Dayanışma Eylemi
- Durak Tekstil İşçileriyle Söyleşi
- İşçiler Hak Gasplarına, Baskı ve Yasaklara Boyun Eğmiyor
- Patronlar Saldırıyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Patronun Grev Kırıcılığına ve Jandarma Saldırısına Rağmen Lezita Grevi Sürüyor
- Durak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Etkinliği
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Perfetti’de Baskılar da Direniş de Devam Ediyor!
- Akkuyu Nükleer Santrali Şantiyesi İşçileri İş Bıraktı
- Hakları İçin Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- Ücret Gasplarına, İşten Atmalara ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Gates Endüstriyel Metal Kauçuk’ta Grev Başladı
- Ekol Ofset ve Aunde Teknik’te Sendika Düşmanlığı
- Patiswiss’de Sendika Düşmanlığı Protesto Edildi
- Durak Tekstil İşçilerine UİD-DER’den Dayanışma Ziyareti
- Erciyas Grevini Ziyaret Ettik
- Esitaş İşçileri Sendikalı Olma Hakkını Mücadeleyle Kazandı
- Antep’te Düşük Ücret Dayatmasına Karşı İş Bırakma Eylemleri
Son Eklenenler
- Kapitalist sistem toplumun çoğunluğunu oluşturan işçi sınıfına, bu sınıfın bir parçası olan gençlere söz hakkı tanımıyor. Pek çok sorun yaşıyoruz ama itiraz hakkımız yok sayılıyor. Ağır çalışma koşullarına itiraz ediyorsun, patron “beğenmiyorsan...
- İktidarın 2024 yılı için “büyük zam” müjdeleriyle açıkladığı asgari ücret ve emekli maaşı zamları, yılın daha ilk üç ayında enflasyon yüzünden güneş gören kar gibi eridi. Milyonlarca emekliye reva görülen 10 bin liranın sefalet maaşı olduğu, asgari...
- Motokurye olarak çalışan Balıkesir Üniversitesi öğrencisi 20 yaşındaki Ata Emre Akman, 11 Mayısta sipariş bırakmaya gittiği adresten ayrılırken defalarca bıçaklanarak öldürüldü. Ata Emre’nin ölümünden sonra ülkenin pek çok kentinde protesto...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmen olarak 1 Mayıs coşkusunu bu sene yine UİD-DER ile birlikte yaşadık. Rejimin baskılarının arttığı, işçi ve emekçilerin nefes alamadığı bir dönemde bizler alanlarda taleplerimizi haykırdık, dost...
- Merhabalar. 1 Mayıs öncesinde UİD-DER’in temsilciliklerinde düzenlenen “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” etkinliklerini izleyebilme fırsatı buldum. UİD-DER’li işçi abi ve ablalarımız etkinliklerde şarkılarla,...
- İzmir’de Bayraklı ve Çiğli belediyelerinde emekçiler haksız işten atmalara ve maaş kesintilerine karşı mücadele ediyor. Bayraklı Belediyesi’nde çalışan Tüm Bel-Sen üyesi kamu emekçileri ve belediye işçileri, ücretlerindeki haksız kesintileri 14...
- “Çöl kalsın gurbeti, çöl kalsın Zonguldak’ı...” Eşini maden kazasında kaybetmiş bir emekçi kadın, duyduğu acıyı bu sözlerle haykırır. Aslen bir öğretmen olan Hasan Kalyoncu, tayin olduğu Karadeniz şehirlerinde bunun gibi nice feryada tanık olur ve...
- Geçtiğimiz Ramazan Bayramında emekçilerin çoğunluğu çocuklarına bayramlık bile alamadan bir bayram geçirmek zorunda kaldılar. İmkânını bulup memleketine giden emekçiler yol ücretleri, yakıt parası derken ellerindeki üç kuruşu da tükettiler. İmkânı...
- Türkiye işçi sınıfı tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma maden katliamının üzerinden on yıl geçti. Acımız da öfkemiz de taptaze. Ne yazık ki bu on yılda binlerce işçi kardeşimizi daha iş cinayetlerinde yitirdik. Kapitalist kâr düzeni her gün...
- Ticaret Bakanlığı 2 Mayısta İsrail’le ticaretin tamamen durdurulduğunu açıkladı. Bakanlık 9 Nisanda ise ihracatı “kısıtlama” kararı almıştı. 7 Ekimden bu yana kahve zincirlerini, deterjan markalarını boykot çağrıları yapan, fırınlara, bakkallara “...
- Merhaba dostlar. Ben İstanbul’dan bir eğitim işçisiyim. Haftalar öncesinde başlayan coşkumuz, enerjimiz takvimler 1 Mayıs dediğinde zirveye çıktı. 1 Mayıs’ı geride bıraktık ama ben hâlâ çok heyecanlıyım. 1 Mayıs’tan önce kendi kendime düşündüğüm ve...
- Merhaba dostlar, bizler Gebze’de yaşayan genç işçi ve öğrenci gençler olarak geçtiğimiz 1 Mayıs’ta UİD-DER ile mücadele alanlarında yerimizi aldık. Bu sene derneğimizin aldığı ortak karar ile Bursa ve Lüleburgaz’da 1 Mayıs mitinglerine katıldık....
- Hep birlikte çok uzaklara baksak/ Bugünden yarından çok uzaklara/ Geçmişin ve geleceğin en uzak düşüne/ O barış ve kardeşlik çağına/